5 entry daha
  • roma imparatoru hadrianus'un (76-138) doktorudur. hadrianus bize onu hadrianus'un anıları'nın başında, küçük yeğeni marcus aurelius'a (hadrianus'un zamanında çok takdir ettiği bu yeğeni sonradan roma imparatoru olacaktır, tarihçiler onu en iyi beş roma imparatorundan biri olarak kaydedeceklerdir, invulnerable) yazdığı mektupta tanıtır:
    "sevgili marcus,
    bugün, asya'da uzun süreli bir yolculuktan villa'ya (villa hadrianus, roma) yeni dönen doktorum hermogenes'i görmeye gittim. muayeneden önce hiçbir şey yememem gerektiği için sabahın erken saatleri için sözleşmiştik. harmanimi ve üstümdekileri çıkararak sedire uzandım. giderek yaşlanan, su toplamış yüreğiyle ölüme yaklaşmış bir adam tasviri sana da bana da sevimsiz geleceği için ayrıntılara girmiyorum. şu kadarını söyleyeyim; hermogenes'in istediği gibi öksürdüm, soluk aldım ve soluğumu tuttum. belli etmek istemiyordu ama, hastalığımın hızlı ilerleyişi karşısında çok endişelendi ve suçu kendisinin yokluğunda bana bakan iollas'a yüklemeye kalkıştı. doktor karşısında imparator gibi davranmak ne kadar güçse, kişinin temel niteliğini, insanlığını koruması da o kadar güç. doktorun gözünde, bir irin, kötü sıvılar kabı, zavallı bir kan ve lenfa karışımından başka bir şey değildim. ruhumdan iyi tanıdığım bedenimin, bu sadık yoldaş ve dostumun, sahibini yutarak ölüme sürükleyebilecek kurnaz bir canavar olabileceği bu sabah ilk kez aklıma geldi. ama yeter... bedenimi seviyorum; bana her yönden hizmet etti ve bugün gereksinimi olan bakımı ona çok görmüyorum. ancak benim için doğu'dan getirttiği otlardan, maden tuzlarının belirli karışımlarından hermonegenes'in iddia ettiği gibi doğaüstü yararlar sağlanabileceğine pek inanmıyorum. ne kadar ince düşünceli bir adam olursa olsun, içime su serpmek için söylediği çetrefil reçete lafları kimseyi kandıramayacak kadar bayat. böyle yalan dolan laflardan nasıl nefret ettiğimi bilir; ama insan otuz yıl doktorluk mesleğinde dirsek çürüttüyse cezasını bulmuş demektir zaten. ölmek üzere olduğumu benden saklamak için gösterdiği çabalardan ötürü, bu iyi yardımcımı bağışlıyorum. hermogenes bilge kişidir, hatta akıllıdır ve sıradan saray doktorlarından daha dürüsttür. benim yazgım, en iyi bakımı görmesi gereken hasta adam yazgısı. ancak eceli gelen adamın hayat sınırlarını kimse zorlayamaz. şişen kol ve bacaklarım uzun rıma törenlerini kaldıramıyorum artık; nefes nefese kalıyorum; boğulacak gibi oluyorum ve altmış yaşındayım (hadrianus'un ölümüne iki yıl daha vardır, invulnerable) (...)"

    edebiyatta doktorlar maddesinde bahsetmiş olduğum veysel inan belki de hadrianus'a daha iyi bir doktor olabilirdi (yetenekleri, becerileri, hayalleri ve bilhassa "kediye kedi" demesi açısından); öte yandan, neredeyse aynı nitelikte bir doktor olan ama bir de deli ve tehditkar hastalığa maruz olan amadeu de prado hadrianus'a uygun olurdu. yalnız ikisinin de bir imparator dahi olsa kimseye eyvallahları olmayacağı için yolları belli bir vadede ayrılırdı.

    hadrianus'un anıları, marguerite yourcenar; nili bilkur.

    (bkz: memoires d'hadrien/@invulnerable)
2 entry daha
hesabın var mı? giriş yap