türkiye'nin 2. dünya savaşı fırsatını kaçırması

• aslında bakıldığında savaşta tarafsız kalmak gayet barışcıl ve alkışlanası bir politika. zamanın devleri tepişirken, savaştan yeni çıkmış fakir türkiye ikinci bir dünya savaşını kaldıramayabilirdi. fakat bu noktada belirtmeye değer birkaç nokta var:
  
  *savaşın patlak verdiği ilk yıllar kestirmek çok zordu ama savaşın gidişatıyla hangi tarafın galip geleceği kapsamlı bir gözlemle akıllıca belirlenip, savaşa amerika'nın yanında dahil olunsaydı eğer, ikinci dünya savaşı'nın galiplerinden biri olurduk ve savaştan hemen sonra kurulan birleşmiş milletler'de güvenlik konseyi'nin 5 değil 6 daimi üyesinden biri olurduk: abd, ingiltere, fransa, rusya, çin, türkiye.
  
  *ayrıca türkçe biraz daha yaygın bir dil olsaydı eğer, p6 üyesinin dili olmasının verdiği etkiyle birleşmiş milletlerin resmi 6 değil 7 dilinden biri olurdu: `ingilizce, fransızca, ispanyolca, rusça, arapça, çince, türkçe`.
  
  *dediğim gibi ikinci dünya savaşı ile ilgili olarak türkiye bunu kaldıramazdı zaten savaştan çıkmışlığın verdiği fakirlik ve imkansızlık vardı şeklindeki karşı argüman da gayet mantıklı olmakla birlikte, ikinci dünya savaşı'na girmemiş günümüz türkiye'sinin ekmeğe sürülür bir ilerleme katetmemiş olduğu gerçeği de yine biz mirasyedi embesil halkın yüzüne tokat gibi çarpıyor.