• evrimi mutasyona dayali varyasyonlar ve dogal secilim yonlendirir. bilincsiz olduklari icin "kendilerine niye sunu da yapmadiniz?" demek abes istigaldir. (kaldi ki ayni kisi, benzer mantikla bu sorulari tanriya da sorabilir, alacagi cevabin ise sefkat tokatindan ibaret olmasi mumkundur)

    ayrica evrim devam etmekte olan bir surectir. bakarsiniz bazi seyler gelecekte ortaya cikar. ama ben simdiden spoiler vereyim: 24 saat orgazm olmak bir ruyadan ibarettir. cunku ortalikta orgazm halinde gezen canli av olmaya ve elenmeye mahkumdur.
  • bir erkeğin kaburgasından çıkan bir kadın ve sonrasında türeyen insanlık söyleminden çok daha bilimsel etkenlerdir. bahsi geçen proteinler ve onları oluşturan aminoasitlerin yeryüzündeki tüm canlılarda olması bu etkenlerin başında gelmektedir.
  • yaslanma/olum nispeten derin bir mevzu, ama 24 saat orgazm mutlulugunda dolasmanin hicbir organizmaya (genlerini aktarmak acisindan) bir fayda saglamayacagi asikar. boyle bir organizma ne yemek bulmaya ugrasir, ne soguktan kacar, ne de ciftlesmeye calisir, dolayisiyla bir sekilde ortaya ciksa bile mutlu ve kisa bir hayatin ardindan dogal secilim tarafindan zirt diye elenir. ramiz dayi agziyla soylersek, aci cekeceksin ki acidan kacmayi ogrenesin, arzu duyacaksin ki arzuladigin seye ugrasmak icin cabalayasin.
  • doğal seçilim de denen, yaradılışçıların kafasının basmadığı şeylerdir. yaradılışçı arkadaşlar bazı şeylerin amaçsız, eşyanın tabiatı gereği olduğunu anlayamıyorlar maalesef.

    evrim bilinçli bir mekanizma olmadığı için, her zaman birilerinin ideal bulacağı sonuçları üretmez. hiç yaşlanmamak veya ölmemek hepimizin hoşuna giderdi elbet, ancak evrim uyumlu olanın hayatta kalması demek. takdir edersiniz ki, yavaş yaşlanmak, uzun yaşamak* amaçlı bir vücut ile, rekabetçi olmak amaçlı bir vücudun öncelikleri çok farklı olacaktır. bu iki vücut tipinden, hayatta kalma ve üreme konusunda diğerinden daha başarılı olan uzun vadede diğerine baskın gelecektir. uzun ömre uygun bedenin, uzun yaşayacağı garanti midir? hayır. başka birşeylere yem olabilir, yiyecek bulamayıp açlıktan gidebilir, kolunu bacağını yaralayıp mikrop kapabilir, kafasına taş da düşebilir, ayı da çıkabilir. peki bu yaşlanmama konusunda çok iyi olan canlımız, hayatta kalma konusunda o kadar iyi değilse? hatta ve hatta yaşlanmasını yavaşlatan unsurlar bizzat bu durumlarda şansını düşürüyorsa? o zaman bu canlılar zaman içinde elenecektir. daha ileri gideyim, nasıl tavus kuşunun kuyruğu hayatta kalma şansını düşürüyor, ancak eş bulma şansını arttırdığı için zararını çıkarıyorsa, yavaş yaşlanan arkadaşların sağladığı avantaj rekabetçilerden küçükse yine eleneceklerdir, az önceki durumlarda hayatta kalabilseler bile.

    ha bu olay olur da şu şekilde olabilir mesela. dünyadan bir örnek vereyim. bir canlı, gelişmiş bir sinir sistemi evrimleştirebilir. bunun sağladığı avantajlar sayesinde sayede şanslı günlerde leşlere talim ederken, bilinen evrendeki en başarılı avcı türe dönüşebilir, yaptığı aletlerle keklikten balığa her canlıyı avlayabilir. zamanla doğayı kontrol etmeyi öğrenip, tarım ve hayvancılıkla yiyecek kaynaklarını stabilize edebilir, miktarını arttırabilir. bu fazla yiyecek bu canlıların yiyecek üretimi dışında işlerle uğraşmasına, bu işlerde uzmanlaşmasına, ve zamanla bilim geliştirmesine sebep olabilir. bu bilim sayesinde sözkonusu canlılar doğayı daha küçük ölçekte ve daha büyük çapta manipüle etmeye başlayabilirler. bir tarafı ağrıdığında belli yaprakları çiğneyen şempanze ile, ağrısını bastıracak kimyasallar* üreten adam arasında o kadar derin farklar yoktur*, ellerindeki imkanları çıkarları için kullanırlar sadece. biri ne kadar doğal ise, öbürü de öyledir.

    bugün sadece ömrünü uzatabilen insan, yarın gençliğini uzatabilir, ölümünü yenebilir. bu durumda evrim gençlik/ölümsüzlük üretmiyor diyebilir miyiz gerçekten? bana sadece dolaylı çalışıyormuş gibi geliyor.
  • çevresel etkenlerdir. besin, rekabet, avcılık tetiklemesi olabildiği gibi fiziksel etkenlerden de kaynaklı olabilir. zürafaların ağaçların tepelerindeki besinlerle beslendiklerinden dolayı boyunlarının uzun olması, azot eksiklerini gidermek için böcek yiyen bitkiler, boynuzları çok büyük olduğu için saklanamayan dolayısıyla avlanarak türü tüketilen dev geyik bunlara örnektir. sıcaklık, yükseklik, kuraklık da pekala birer etken olabilir. ya da genetiği oynanarak doğal ortama adaptasyonu sağlanmış canlıların bile evrimsel sürece etkisi vardır- örneğin caulerpa racemosa türü şu anda çoğu türü yoketmekte olduğu gibi çok büyük ihtimalle henüz olmasa da ileride kendisi ile beslenecek canlıların evrimine yol açabilecektir.
    insanda görülebilecek evrim 24 saat süren orgasm ya da sonsuza kadar yaşamaktan çok (sonsuza kadar yaşayan bir insanın maymuna döndüğünü iddia eden bir teori vardı, o da incelenebilir bence) mesela küresel ısınmayı ele alalım. çok teorik bir konuşma olacak fakat dünyada kara parçasının kalmadığını ve bütün insanların suda yaşamaya zorlandığını düşünelim, eğer hayatta kalabilirse, (uzun)bir süre sonra parmaklar arası palet oluşumu daha belirgin olur, daha da uzun bir süre sonra yüzgeç oluşumu falan gözükebilir. çiğ su ürünü ile besleneceğinden iç organlarında da farklılaşma, diş yapısında farklılaşma gözükür falan filan... evrim budur, insanın deniz anası vucütlu bir balina kafasına dönmesi değil.

    zaten anne karnındaki embryo incelenerek insan evrimi kolayca izlenebilir, çok fazla ileriye gitmeye gerek yok.
  • bu etkenlerin başında iklim ve coğrafya gelir. örneğin en ağır iklimlerden birinde, afrika'da yaşayan timsahların içinde iki sene yemek yemeden yaşayabilen örnekler var. hayvanın habitatına senede bir-iki ay bolluk geliyor ve o arada yeterli enerjiyi depolayabilirse günde üç öğün yemek yiyen bir insana göre hayal olabilecek kadar uzun süre yaşayıp üstüne üstlük bu şartlara rağmen neslini de devam ettirebiliyor. buna karşın enerjiyi uzun süre koruyabilmek için metabolizmasını çok çok yavaşlatmak zorunda ve anlık ataklar dışında tamamen hantal bir vücuda sahip. şimdi şartlar öyle, hayvan da böyle.* eğer yarın metabolizması daha hızlı çalışan, daha çevik, daha cevval bir timsah çıkarsa yumurtadan, uzun süren kuraklığa dayanamayıp neslini sürdürme şansı elde edemeyecektir. bak hayvan doğal seçildi* hiç bir bilinçli müdahale olmadan. peki afrika'nın zilyon yıllık kurak düzenine bütün yıl sürecek bir bereket gelirse ne olacak? yumurtadan çıkan cevval türler verimli iklim içinde daha fazla uyum sağlayacak ve çevik timsah genlerini sonraki nesillere aktararak evrilecekler. hayvanın metabolizmasının yavaşlığı dezavantaja dönüşürse klasik timsahımız da zamanla emekli olacak artık. bilinç var mı? yok. çok kastırırsan "iklimi kim değiştiriyor?" diye gayet bilimsel ve evrimle alakalı bir soru sorarak insanların sana götü ile gülmeye devam etmelerini sağlayabilirsin ama. hala umut var.

    edit: çevik timsaha da örnek vereyim;
    bizim türkçe'de timsah olarak bildiğimiz cins, aslında krokodil ve alligator diye ikiye ayrılır. alligator'lar* krokodillere göre daha bereketli yaşam alanlarına sahip oldukları için koşma ve zıplama gibi ekstra özelliklere sahip olacak şekilde evrilmiştir ama iki yıl aç kalamazlar.
  • yaşadığımız evren mükemmelse; evrimsel süreci yönlendiren etkenler de o kadar mükemmeldir.

    tabii evrenin her zaman mükemmel olması için hiç değişmemesi gerekir. yoksa 1 saniye önce ya da sonra daha mükemmel (nasıl oluyorsa!) olma ihtimali mevcuttur. birileri tanrı'nın evreni mükemmel olarak yarattığını iddia ediyorsa ya zırvalıyordur ya da parmenides, zenon filandır.

    özetle evrimsel süreci yönlendiren etkenler senin üreyecek kadar hayatta kalma şansını arttırma (maalesef) yönüne meyleder sadece.
  • doğal seçilim baskısını oluştururlar. bu baskı değerinin nasıl hesaplandığına ilişkin bi şeyler okumadım (okursam kafam basar mı bilmiyorum, biraz ileri düzeyde bi matematik sanırım), genel kültürvari üstünkörü bi şeyler biliyorum sadece.. o bildiklerimi de yazdıydım öncesinde.. ki zaten evrim konusunda yeni bi şey bulunmadığı sürece sözlüğe yazılabilecek yeni bi şey yok ki.. tartışmanın devam etmesi yüzünden yeni laflar söylendiğini sanmasın kimse.

    (bkz: evrim teorisi/#16744608)
  • (bkz: #11808446)
hesabın var mı? giriş yap