hümanizm

• hümanizm her açıdan bir yaşam biçimidir. her insanın 10 saniye sonra yaşamasının bile garantisi yok. işte bu yüzden herkesin yaşamaya ve en önemlisi bunu özgürce yapmaya hakkı vardır. herhangi bir dine inan, hiçbir dine inanmayan, her milletten, her ırktan, her düşünceden, her tarzdan insanın özgürce yaşamak sonuna kadar hakkıdır. hümanist olmayan herkes, insanoğlu ve diğer canlılar için tehlike arz eder.
• seküler bir hayat duruşu ilkesi ve her otorite karşısında insanı özgürleştirme çabası.
• aklın kutsanarak naklin önüne geçmesi de denebilir. düşünebilen varlık olarak insanın doğru ve iyiyi kendi başına salt akılla bulabileceği tezini savunur ve bu savdan öte geçemez zaten
• bir görüşten fazlası, bir yaşam biçimdir.
  
  bir hümanist için, gittikçe kötüleşen dünya koşullarında, hümanizm saf ızdırap verici hale gelse de büyük bir açık yüreklilikle;
  
  "homo sum, humani nihil a me alienum puto"
• sadece hümanist olmanın, sadece antimilitarist olmanın yolu yoktur bu ülkede. samimiyetle hümanist söylemlerde bulunsanız bile bonus olarak "pkk sempatizanı" yaftasını da yer oturursunuz. zira bu ülkede ya pkk sempatizanı yada faşistsinizdir. ortası yoktur. sonuçta belki ütopyadır ama bu coğrafyada daha bir ütopyadır.
• hümanizm türkçe'de en yanlış yorumlanan, anlaşılan kavramlardan biridir. hele ki insansevicilik gibi anlaşildiği durumlar vardir ki kaçasin gelir oradan.
  hümanizm kavrami basit bir şey anlatır: tarihin merkezinin insan olduğudur. insanmerkezcilik de diyebiliriz fakat tam bir karşilik olur mu emin degilim (yani ceviri bakimindan olur ama istilahi olarak olur mu).
  örneğin felsefede hümanizm geçtiğinde, mesela "bu dönemde marx'in hümanist olduğu ve yapitlarinda ..." ifadesinde anlatilmak istenen marx'in o dönem olay ve olgularin insan merkezli degerlendirdigi, şimdinin ancak insan eylemliliğinin tarihsel - toplumsal şekillenişiyle (praksis) anlaşılabilecegidir.
  x çok hümanist bir insandir, şeklinde cümle kurmak ya da antropomorfolojik her objeyi "hmm... hümanistik bir sanat eseri" olarak damgalamak iyi bir şey degildir.
  
  ancak son sözümüz homines quod volunt credunt: insanlar, sadece inanmak istediklerine inanırlar, olsun. sevgi dolu kalplere selam.
• türkiye'deki en önemli temsilcisi suat sinanoğlu olan akımdır.
  
  türkiye'deki savunucuları batı kültürünün sadece yüzeysel bir taklitle değil, kökleriyle beraber alınması gerektiğini vurgulamıştır. hatta çalışmalarının sonucunu kısmen almışlardır. türkiye'nin kurduğu "hümanist jimnazyum" tipi okullar latince öğretmişlerdir. lakin maalesef bunlar uzun süre yaşatılamamıştır.
  
  daha geniş bilgi için bkz: sinanoğlu'nun "türk hümanizmi". allahtan biri scribd'e koymuş bunu: http://www.scribd.com/…lu-turk-humanizmi-cilt-1-2-3
• bütün çocukları sevmektir, ama hepsini.
• en çok milliyetçi, ulusalcı güruhun nefret söylemine maruz kalan olgu.
  
  zira adamların kitabında "insanları safi insan oldukları için sevmek" diye bir olgu yok. bir toprak parçasını sevdikleri kadar insanları sevseydiler dünya bambaşka bir yer olurdu.
• insana deger vermek , karsindakiyle kendini esit tutmaktir bir yerde. dunya bu 7 milyar insan varken kotu insanlari olmamisi mumkun degil humanizim gibi felsefe akimlari veya bir takim calismalar sadece kotu olaylarin azalmasini saglar ki bu hayatimiz icin iyi birsey dir .