kitap okumuyorum eksikliğini hissetmiyorum

• sadece, yemek, içmek ve sevişmek için yaşayan insanlar için doğru bir tespit olabilir.
• eksik geldiyse demek ki dünyaya
• tam yeni türkiye'ye yakışan bir beyanat. imam sırıtırsa cemaat kırıtırmış.
  
  bu güzel kızımız kitap okuyan insanların gözünden kendisini görebilse ve ne kadar boş bir insan olduğunu fark edebilse utancından bir kaç hafta sokağa çıkamaz. o bir kaç haftayı da muhtemelen okuyarak bir şeyler öğrenmeye çalışarak geçirir. okumayan insan pek çok konuda fikir beyan ederken boş teneke olmaktan ve gürültü kirliliğinden öteye geçemiyor maalesef.
• - "kitapların kibrit veya ateş olmadan da yakılabilmesiyle ilgiliydi. çünkü, eğer dünya kitap okumayanlarla, öğrenmeyenlerle, bilgisizlerle dolmaya başlarsa, kitap yakmak zorunda kalmazsınız, değil mi?"
  (fahrenheit 451'in önsözünde geçen bir cümle.)
• bu mesela deniz çuprası yemiyorum, eksikliğini hissetmiyorum gibi bir şey mi? tadını bilmediğin şeyin eksikliğini hissedemezsin, öyle değil mi?
• sen hissetmessin zaten "öldüğünde öldüğünü sen bilmezsin. sadece başkaları için zordur. aynı şey aptallığın için de geçerli."
• aklıma modern türkiyenin milletvekili profilini anında getiren ifadedir. biraz da gülümseten ifadedir.
• üniversite mezunu kesim içinde dahi sayıları azımsanmayacak bir kesimin zihniyetidir.
• okumamanın eksikliğini, okumuyorsan nasıl bilceksin
• bir de yemeyi dene belki selüloz ihtiyacını karşılar.