kobe bifteği

• 1 kilosunun parasıyla normal bir sığırın tamamı alınabilir.
  
  o paraya öküz alırız esprisi hiçbir şeye bu kadar uymaz herhalde.
• japonya dışına çıkarılması yasaklanmış olan japonya'daki özel bir cins sığırın etidir. en önemli özelliği marbling, yani et içindeki kas yağı dokusunun etin neredeyse yuzde 90'ını kapsamasıdır.
  
  gerçek kobe biftekleri elde edilmesi için sığırların mutlaka soy ağaçlarına bakılarak kesimhaneye girmesine izin verilir. eti her ne kadar muteber olursa olsun, soy ağacı bulunmayan bir sığıra kobe bifteği damgası vurulmaz. bu etlerin atalarının 7 sülalesi bellidir.
  
  nasıl isviçre'de üretilen her saat swiss made logosu kullanamıyorsa, bu kobe biftekleri de bir dizi regulasyona tabi tutularak damgalanırlar. uçakla ülke dışına et satışı çok katı kotalara bağlıdır. bir nevi milli servet olarak görülen damızlık kobe sığırlarının çıkışı ise az önce dedim ya, kesinlikle yasaktır.
  
  fii tarihinde abd'ye ve bazı ülkelere bir dönem kobe sığırı ihracatı yapılmış olsa da, aman ülke elden gidiyor denilerek bir süre sonra pasaportları iptal edilmiştir.
• yiyemedik onu biz ama fırsat olursa yeriz. lakin yerken dikkat edilecek hususlardan biri de, bu bifteğin hatun kişilerce pişirilmesi gerektiğiymiş. er kişi, ete cani duygularla yaklaşıp, hunharca davrandığından (beyle mini mini minnaacık küpler halinde kesilen parçaları, sarmısak eşliğinde, manasızca uzun bir süre ve de sabırla ters yüz edememelerinden) etten gereken verim alınamıyormuş. bilindiği üzere şuşinin de hatun kişilerce değil, çekik gözlü, edeleli, capon beyfendileri tarafından hazırlanması hususunda gereksiz bir vehamet olması da göz önüne alındığında (kadınların avuç içleri sıcak olduğundan pirincin kalitesi düşüyormuş) ne diyorduk, evet bu olay da göz önüne alındığında, capon mutfağının ne denli cinsiyetçi, ne denli seksist, ne denli humanist, eeeeööö......ne denli o denli olduğu, bulutsuz bir havada çıplak gözle görülebilir.
  
  sözün özeti; capon mutfağına freudyen yaklaşalım, freudyen yaklaştıralım canlar.
• kobe bryant'in isminin kaynagidir ayrica. alinazik gibi yani.
• bu etin lezzetinin sirri, bir grup capon kardesimizin wagyu sigirlarina dogduklarindan itibaren duzenli olarak masaj yapmasidir. boylece etin icinde sertlesmis bolgelere ve sinirlere rastlanmadigi iddia edilir. tabi capon kardeslerimiz bu is icin maas alirlar, ve dolayisi ile cok cok cok pahalidir bu tur et.
• özellikle ense ve butlarına masaj yapılan, özel bir bira ile beslenerek vücut yağ oranları arttırılan ve günün belli saatleri askıda tutulan ineklerdir. normal yaşayan ineklerin etleri içinde yağ dağılımı daha çok etin dış kısmındayken bu ineklerde yağ homojen dağılmaktadır. kilosu 1000-1500 usd arasında değişmektedir. ağızda eriyen yumuşak ötesi bir ettir.
• miyazaki'deki salgin nedeniyle fiyatlari daha da artacaktir.
  yatirim araci olarak kullanilabilir...
  hayatimiz forex, borsa oldu...
• abd'de [aslinda hemen hemen japonya disinda hic bir yerde] yemek mumkun degilmis. orjinal japon kobe beef ile abd'de ve muhtemelen dunyanin diger yerlerinde satilan sey ayni sey degil imis.
  
  http://www.forbes.com/…cam-the-great-kobe-beef-lie/
• inekleri ozel kasagilarla timar ederek deri altindaki yaglarin yayilmasini saglarlar. bu sayede goruntu olarak da ilginc bir ettir. mamafih cok yagli oldugu icin aslinda agir da bir ettir. teppanyaki denen usulle sac ustunde hafif kavurunca guzel olur ama japon mutfagindan beklenmeyecek sekilde doyurur insani. italyanlar sevmez mesela, turkler de kuzu pirzoladan sasmamali herhalde.
• amerika ve kanada'da ozel ciftliklerde, japon restaurantlari icin muzik dinletilerek, masaj yapilarak ve fazla hareket etmemeleri saglanarak yetistirilmis ineklerin, sofraya gelmis, yumusacik halidir.