nazım hikmet
-
“yaşarsın, karıcığım,
kara bir duman gibi dağılır hatıram rüzgarda;
yaşarsın, kalbimin kızıl saçlı bacısı,
en fazla bir yıl sürer
yirminci asırlarda
ölüm acısı.
ölüm
bir ipte sallanan bir ölü.
bu ölüme bir türlü
razı olmuyor gönlüm.
fakat
emin ol ki, sevgili,
zavallı bir çingenenin
kıllı, siyah bir örümceğe benzeyen eli
geçirecekse eğer
ipi boğazıma,
mavi gözlerimde korkuyu görmek için
boşuna bakacaklar.
ben,
alacakaranlığında son sabahımın
dostlarımı ve seni göreceğim,
ve yalnız
yarım kalmış bir şarkının acısını
toprağa götüreceğim... -
en güzel ve en gerçek şeyin yaşamak olduğunu biliyorum da bildiklerimle yaşayamıyorum ah nasıl bir kaos bu anlatamıyorum taşıyor benden bildiklerim yaşayacağım günlere akıyor yaşıyorum kendi bildiklerimle kafamın içindekilerle ama yaşamak başkalarının bildikleriyle şekilleniyor insanlar başkalarının bildiklerini tekrar ediyor. işte bu ezberlerden uzakta bir yaşamak benimki. sahi sincap da böyle mi yapıyordu insanlardan uzakta kendi doğasındayken ciddi.
nazım
sen
neden
haziranda
öldün
ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap