• sabaha kadar bilgisayar oyunu oynayıp balkona sigara içmeye çıkınca göğe bakıp ''renkler yanlış lan'' demek.
  • telefon numarası ile kimlik numarası aynı hanelerle başlayınca kimlik numarası yerine cep numarasını söylemek.
  • martılara eldeki simit yerine öbür eldeki cep telefonunu atmak.
  • babanla aynı işyerinde çalışırken babana "x abi" diye hitap etmek.
  • dandik bir türk dizisine tebessüm ettiğinizi fark etmek.
  • sigara içerken çubuk kraker yemek; kraker yerine sigara filtresini ısırmaya çalışırken yanağı yakmak, ciyak ciyak bağırırken, yanan tütünün kucağa düşmesi.
  • misafirliğe gittiğiniz bir evde kapıdan girerken ev sahiplerine hoşgeldiniz demek.
  • tarih 2004'ün yagmurlu bir günü
    yer: sirkeci
    o gün istanbulda olan iş hayatıma veda edip bursaya dönmeye karar vermiştim. hava yagmurlu diye motor'u şirket garajına koyup oradan alıp yenikapı dan vapura binmeyi planlayan bir salak * sabah uyanıp şirkete gidilir, motor alınır saat 7 civarıdır * binilir ve gidilir belli bir yerden sonra, kafa üşümeye başlar o an kafamdan geçen düşünce, "su beremi takayim" kenara çekilir bere çıkartılır ve farkedilir ki aslında kask takmak unutulmuştur.
  • iki kampüslü okulun ana kampüsünde yemek yedikten sonra diğer kampüse gitmek için ana kampüsün belli bir yerinde, her zaman gelen ve diğer kampüse sefer yapan servis beklenmeye başlanır. daha sonra servis beklenen durakta sınıf arkadaşlarıyla karşılaşılır fakat o kadar samimi olunmadığı için sadece merhabalaşılır. vakit ilerler, aval aval etrafa bakınırken bir otobüs yanaşır ve durakta duran sınıf arkadaşlarımı alır, kapısını kapatır, hareket eder.

    durakta tekim.

    salaklığa dip dalan ben 'noluyo lan' diyerekten servisin arkasından bakarak gerizekalılığımı tescillediğimi farkettim ve gittim oradan, hemen!
  • sevgiliye "hacu" demek..

    *
hesabın var mı? giriş yap