• (bkz: baban da ananı boşasın mı delikanlı)
  • türk adetleri ve alışkanlıkları.

    kız kısmısının her türlü düğün masrafını damada kitlemeye çalışması. düğün damattan, mobilya damattan, gelinlik damattan. kız kısmısı neyi karşılıyor? nişan ve kına, o0o0o0o0o.

    adet ayağına düğün pastasını getiren garsonun "pıçak kesmiyo abi ehe ehe" demesi. bir rüşvet de ona bayılacak olmak. siktiri çekmek istemek ama el alem senin her hareketini izlerken bir bok yapamamak.

    düğün arabasının önünün kesilmesi, durdan etten anlamayan hırt çocukların para vermezsen arabana zarar vermeleri. para vermemek için hepsini ezmekten başka çaren olmaması.
    (sanki konvoya kadar hiç para harcamamışsın gibi)

    taze gelinlerin "ben anamın yakınında oturacam :(" diye tutturması. anasının evinden ayrılırken "hem ağlarım hem giderim" demesi, ama hiç gidememesi. evliliğini anasının kucağında sürdürmesi. bazen bokunu çıkarıp anasını direk eve yerleştirmesi.

    türk kaynanası. türk kaynanasının %90'ı gelinine eziyet etmekten sadistçe zevk alır. niye? "ben kaynanamdan çektim, gelinim de benden çeksin." negzel.

    düğün salonu işletmecisinden tut gelinlikçisine, çalgıcısından tut fotografçısına kadar herkesin, "nasıl olsa bir kere evleniyorlar diye paraları saçacaklar, dur bir de ben sikeyim şunları" deyip kazık fiyatları dayaması.

    kız kısmısının düğün davetlilerinin kuaför masraflarının tamamının damada itelenmesi.

    kız ve oğlandan daha fazla ailelerin muhatap olması. gelin ve damat birbirine sırılsıklam aşık olduğu halde aileler arasında gerginlik çıktığı için huzurlarının bozulması. aman kızımızı/oğlumuzu ezdirmeyelim diye dünür ilişkilerinde birbirlerine baskınlık sağlamaya çalışmaları.

    anasının kucağından ayrılmayan kızın haftada bir annesigile yemeğe gitmeleri/onları yemeğe almaları için kocasına baskı yapması. adamcağızın izin gününü piç etmesi. yetmezmiş gibi anne dışında her türlü 4. derece akrabayı, samimi olsun olmasın, görmesi için kocasını da zorlaması. tek başına gitse "eşin niye gelmedi?" sorularına maruz kalıp nasıl geçindiklerine dair hiçbir fikri olmayan insanlara dedikoduluk malzeme vermesi.

    ne olur ne olmaz diye kendini sağlama almak, koz elde etmek isteyen kızın, damadın evini kendi üstüne yaptırtmak için baskı yapması.

    okulda türkler hep güya aile kurumuna çok önem veren, bunun bozulmaması için her şeyi yapan bir millet olarak anlatılmıştır ama türk adetleri tam tersine, evliliği zorlaştırmak, bozmak, yıkmak üzerine kuruludur. nişan, düğün, nikah engellerini aşarken, kişilerin birbirine olan sevgisi türk adetleri tarafından yıpratılır. aile kurumunun korunması isteniyorsa bu adetler ve alışkanlıklar yok edilmelidir.

    ek: tuzlu kahveyi de unutmamak lazım.
  • evde kendisi varken kızın sıçmaması gerektiğini savunan mal erkeklerce savunulan nedenler.
  • bizim kızları suçlamak için demiyorum ama en okumuş, en aydın, en liberal diyeceğiniz kız bile o para yolma amaçlı düğün geleneklerine yenik düşecek ve sizi darlayacak. kendisi istemese arkadaşı, annesi, akrabaları vs erkeğin en ufak bir harcamadan ve/veya gelenekten kaçması halinden kıza değer vermediği fikrini kızın aklına sokacak. sokmasa da alttan alta kıza "bedavaya gidiyorsun" iması yaparak değersiz hissettirmeye çalışacak. o da kendini kötü hissedip kime saracak bilin bakalım? tabii ki damada.

    ben bu gelenek ve adet baskısına katlanabilirim diyorsanız evlenin. yoksa şikayet etmenin manası yok. toplum belli, kültür belli, evlenen ve evlenmeyen kadınlara bakış açısı belli. kadınlar kaçsa da çevresi rahat bırakmıyor. bırakan da milli piyango büyük ikramiyesi gibi nadirdir.
  • tüm dünyada yaşamı erkek cinsiyeti dizayn ederken, türk kızlarının insan gibi yaşama isteğinin önünde bir engel olarak görülmesi oldukça ironiktir.

    not: yine birileri yazdıklarının arkasında duramayıp başlığı başa bırakmış.
  • başlıktan da anlaşılacağı üzere bahsedilen kadın değil kızdır.
    ailesi tarafından mülkiyet kavramıyla, sıfır kilometre bir araba alır gibi bir kızla evlendirilen oğlanımıza sürekli olarak çükü olduğu için özel bir değer atfedilmiştir. ileriki yaşlarında evlenene kadar götünden ayrılmayacağı, hediyelere boğacağı sevgilisinin, evlendikten yani mülkiyet ilişkisini tamamladıktan sonra götünü dönen türk erkekleri için ne zor bişeydir türk kadınıyla evlenmek.

    bir kadını mutlu etmek veya bir kadınla mutlu olmak bu kadar zor olmasa gerek.

    ayrıca bu insanlar türk olmayan kadınların çok farklı olduklarını sanmaktadır. senin gibi kadından bi haber, asosyal ve erkek egemen bir zihniyet ancak ve ancak doğu arabistan'dan evlenirse belki mutlu olabilir. kadını ancak doğu arabistan'da bir dekorasyon malzemesi olarak görebilirsin.
  • arkadaş benim anlamadığım iki şey var. birincisi bu türk kızı kimdir ya da kaç kişidir? ikincisi herkesin mi annesi yabancı? gidiyorsunuz sorunlu hatunları buluyorsunuz sonra türk kızı bik bik. sen tanımadan evleniyorsan biriyle sende de problem var demektir. aynı şeyler türk erkeği genellemesi için de geçerli. sorunlu insan belli eder kendisini. eğer ilişkide sıkıntı varsa evlenince geçmez daha da büyür.
  • sike sike türk kızıyla evlenecek er kişi beyanı.

    ya bu genelleme yapma modası nedir? bir bilen varsa yeşillendirsin. anan da türk kızıydı bir zamanlar, kız kardeşin de türk kızı, salya sümük uğruna ağladığın ilk aşkın da büyük ihtimalle türk kızıydı. bu nasıl bir nankörlük lan. sanki bana takılmadığı farklı ırktan kadın kalmadı da, genelleme yoluyla türk kızına bok atıyor.

    tamam türk kızının, endemik bir tür olduğu gerçek ama şartlar onu o hale getiyor. ki bence bu şartlara rağmen yine iyi dayanıyor.

    neymiş, yaşama isteğiymiş. kendi standartlarında, seni mutlu edebilecek, sıkıntısız bir insan bulamıyorsan geber amk.

    sinirlendim sözlük gece gece.
  • +türk kızı ile evlenmemek için en büyük sebep ne olabilir?
    -bir türk kızını hak etmemek.
  • turkiye'deki butun kadinlari kezban olarak goren, ya da sadece bu kaliba uyan kadinlarla etkilesime girmis insan beyanatindan oteye gidemez burada sunulacak olan en buyuk neden. buraya nedenleri dizen arkadaslar sunu dusunmezler hic: davul dengi dengine çalar. iki yil kadar once dunya tatlisi bir hollandali kadinla iliskim vardi(ki bir seneden fazla bir sure hollanda'da beraber yasadik), turk kadinlarindan ya da bir baska deyisle benim o zamana dek etkilesime girdigim kadinlardan ne kadar da farkli diye dusunurdum. anlayisli, kaprissiz, gosteris pesinde olmayan, sadik ve guzel bir kadindi. simdi ise bir turk kadini ile beraberim, ve hollandali sevgilimi farkli yaptigina inandigim butun degerlerin fazlasinin onda oldugunu gordum. ben degistim, hitap ettigim kadin degisti. herkesin idealine hitap eden kadin var bu topraklarda, ama unutmayin secici olan dunyanin her yerinde kadindir, ve istedigin "tiplemede" kadin sizi secmiyorsa, sorun sizdedir.
hesabın var mı? giriş yap