• istanbul’dan kuş bakışı bakıldığında çok yakın görünen ama muhteşem virajlı yolları sebebiyle otobüsle yaklaşık 10-12 saat süren bulgaristan’ın güzel bir sahil şehridir.
    golden sands ve diğer birkaç sayfiye bölgesi ile turizm anlamında bulgaristan’ın en yüksek gelire sahip şehirlerinden birisidir. fiyatlar türkiye ile kıyaslandığında oldukça uygundur. şehirde genelde turistlerin tercihi olarak happy grill restorantlar zinciri popüler olsa da grill master benden daha yüksek puan almıştır.
    türkler ve çingeneler şehrin oldukça büyük nüfusa sahip azınlıklarıdır. türkler çingenelerden daha güvenilir ve düzgün bir imaja sahiptirler. ben türk olduğum için bir problem yaşamadım ama bu belki şehre döviz bıraktığım için olmuş olabilir. benim hissettiğim halkın yabancı herkese kaba davrandığı. bir restorana girdiğinizde size yan gözlerle bakan garsonun “ buyur ne vardı? ” bakışları ve davranışları ile karşılaşabilirsiniz. karnım aç yemek yemek istiyorum dediğinizde uzaktan size otur işareti yapabilir, yadırgamayın genel havaları bu şekilde.
    varna şehir merkezinin en meşhur oteli karadeniz oteli’dir. içerisinde bir casino vardır. ama casino benim bugüne kadar gördüklerim içinde en pis , havasız, karanlık ve boğucu casinodur. cihazların üçte biri çalışmamaktadır. içerisi türk kokonalarla doluydu. buraya takılmanızı da pek tavsiye etmiyorum.
    şehirde her köşe başında mükemmel dondurma satan standlar var. bunlardan da 5-6 leva ( yaklaşık 7-8 tl ye 2 kişinin doyacağı kadar dondurma yiyebilirsiniz) karşılığında tıka basa dondurma yiyebilirsiniz. dondurma dışındaki ikinci popüler abur cubur mısır. haşlanmış mısıra bayılıyorlar. ayrıca popcorn da oldukça fazla tüketiliyor.
    şehrin en popüler gece klübü xtravaganzza ama bunun da açılış saati gece 10 ve sabah 6 ya kadar hizmet veriyor. yaz mevsiminde şehrin içindeki şubenin kapılarını tamamen kapatıyorlar sadece sahildeki beach club ‘ı çalışıyor.
    bira sudan ucuz. kamenitza diye bir biraları var, bizim efes gibi heryerde bulabileceğiniz bir bira ve lezzeti hiç fena sayılmaz. süpermarketten 50lik bir birayı 1,5 levaya bulabilirsiniz. ( tl karşılığı için yaklaşık 1,3 ile çarpabilirsiniz )
    bulgar kadınları iç çamaşırlarına çok düşkün olduklarından heralde her yer sexy iç çamaşırları satan mağazalarla dolu. türkiye’de bile bulunmayan triumph marka iç çamaşırlarının mağazasını gördüm her yerde mesela. ayrıca ayakkabıya çok düşkünler , her yer kalitesiz ayakkabı mağazası ile dolu.tavsiyem giyim kuşam konusunda 1 leva bile harcamamanızdır. türkiye bu konuda çoook daha kaliteli ve güzel mallarla dolu.
    son zamanlarda arttığını düşünüyorum çok fazla alman ve rus turist gördüm. rusları gece klüplerinde çok göremezsiniz ama almanlar klüpleri doldurmuş vaziyetteler. ayrıca türk turist sayısı da en az onlar kadar fazla. ama bizimkiler dil bilmezliklerinden olsa gerek genelde casinolarda slotların karşısında takılmayı tercih ediyorlar.
    varna sahil şeridi sıra sıra bar ve beach clublarla dolu. oldukça renkli bir ortam var. insan sormadan edemiyor karadenize bakan o kadar uzun bir sahil şeridine sahip türkiye’de varna’daki deniz kültürünün onda biri yok. deniz çok temiz olmamakla birlikte avrupa birliğine girmelerinden dolayı olsa gerek her yerde çevresel düzenlemeler var ve halk bilinçlendirilmeye çalışılıyor. denizin tam önünde inanılmaz bir park var. sea park adında. muhteşem çiçek düzenlemeleri , ilginç ağaçlar , tarih müzesi gibi yerleri de barındıran bu park amerika ve ingilteredeki devasa örneklerinin minyatürü gibi desem abartmamış olurum. insanın çıkası gelmiyor ve halk da burada yürüyüş yapmaktan çok zevk alıyor.
    varna’nın sembolü gül ( ve kaktüs ). o yüzden hediye olarak gül ve gülden mamül ürünlerden edinmek ( gül likörü, gül rakısı , güllü şampuan/saç kremi/losyonlar , vs ) o yöreye ait bir hediye götürmek isteyenler için bence tek alternatif. onun dışında benim gördüğüm herhangi bir numaraları yok. bir de seramik konusunda iddialı olduklarını söylüyorlar ama türkiye’dekilerin yanında solda sıfır.
    kızları ve erkekleri gerçekten çok güzel ve bakımlı. doğu avrupa ülkelerinin güzel kızlarının hangi babalardan çıktığına gözlerimle şahit oldum.
    şehir komünizm sonrası geçmişe dair hiçbir şeyi hatırlamak istemiyor. halk çok düşük maaşlarla istihdam edilmesine rağmen ( doktor maaşı türk parası 1000 tl bile değil ) hallerinden memnunlar. hükümetlerinden memnun değiller çünkü herkesin cebini doldurmak için ülke yönettiğine inanıyorlar ama gene de avrupa birliğinin bir parçası olduklarından ve ülkedeki değişimden memnunlar.
    varna’ya giderken burgas şehrinden geçmek zorundasınız ve yanlış bilmiyorsam varna’ya uçak yok. sahil yolu keskin virajlarla dolu ve bu motosiklet kullanıcıları için çok güzel bir seyahat alternatifi olabilir diye düşünüyorum. (bkz: motoru yatırmak) benzinin de bizden çok daha ucuz olduğunu göz önünde bulundurursak bulgaristan sahil şeridini motorla gezmemek için bir sebep göremiyorum. ülkeye giriş kırklareli dereköy gümrük kapısı’ndan gerçekleşmektedir. bulgar polisi uluslararası ehliyet sormuyor ama yeşil sigortasız ve schengen vizesiz ( schengen vizesini bulgaristan'dan almanızı tavsiye etmiyorum, yunanistan'dan alınma schengen hem daha ucuz hem daha uzun süreli ve bulgaristana sorunsuz geçebiliyorsunuz ilk geçişinizde ) içeriye giriş yapamıyorsunuz. yeşil sigortayı da türk gümrük kontrolde 15 günlüğüne yaklaşık 63 euro karşılığında turing ‘den edinmek mümkün. ( az önce bir arkadaştan öğrendiğim kadarıyla 30 günlük sigorta bulgar gümrük kontrolde 30 euro ya veriliyormuş. ordan almanız daha mantıklı olur. )
    bulgar gümrük polisinin kafası dumanlı ve işi yokuşa sürmeyi seviyor ama 3-5 topkek veya 5-6 kızılay soda ile işleri hızlandırmanız mümkün.

    benim gibi lp* manyakları bilir, bir çok efsanevi plağın çakma olanları made in bulgaria ‘dır. varna’ya gitmişken koleksiyona yeni parçalar ekleyelim gazıyla 2 gün şehrin altını üstüne getirdim ve varna’da tek bir ikinci el plak bulamadım. şehrin sembolu katedrale çok yakın bir yerde bulunan teknomarket ‘te sıfır plak bulmak mümkün . ben dayanamayıp bir pantera plağı patlattım 35 leva vererek. yumuşak karnımdan yakaladılar beni…

    ayrıca bir tur şirketi ile gitmenizi kesinlikle tavsiye etmiyorum. gezinizi kendinizin ayarlaması çok daha mantıklı ve karlı olacaktır. nişikli turizm ve metro turizm’in şehrin merkezinde satış ofisleri var. çok daha uygun ve konforlu bir otobüs yolculuğu ile varna’ya ulaşmanız mümkün . 25-30€ civarı bir paraya da peugeot 206 tarzı bir araç kiralayabilirsiniz. burgas yaklaşık 120 km civarı , oraya gidebilirsiniz. golden sands’e şehrin içinde 3 leva karşılığında binebileceğiniz 409 no’lu otobüsle gidebilir, güzel plajlarda denizin tadını çıkartabilirsiniz. gene 75-80 leva karşılığında karadenizde dalış yapabilir ( hayatımda ilk defa bir denizatı gördüm mesela ) ve gene plajın ortasında 60-70 leva karşılığında güzel bulgar kızlarına veya erkeklerine plajda tüm vücut masajı yaptırabilirsiniz.

    bir önemli husus da heryerde olan exchange ofisler. buralarda euro veya tl leri leva yaptırıyorsunuz ( veya tam tersi ) ama kurlar o kadar değişken ki bunu belirtmek zorundayım. misal golden sands denen tatil bölgesinde 100 euro ile 159 leva alabiliyorken, varna şehir merkezindeki bir bankadan 195 leva alabiliyorsunuz. 100 euroda 50 tl ye yakın bir fark demek bu , ki bence bu konuda biraz uyanık ve hazırlıklı olmanız cebiniz lehinedir.

    tarhanana varna’dan bildirdi.

    edit: varna'ya uçuşlar başlamış thy ile
  • thy'nin uçak seferlerine başladığı bulgaristan şehri. şimdiye dek ziyaret ettiğim 10'a yakın ülke içinde güzel kadın ortalaması en yüksek olanı aynı zamanda -ki bu 10 ülkenin içinde ukrayna ve rusya da var-

    kadınları haricinde şehir de çok güzel. benden önceki entrylerde de bahsedildiği gibi şehri varna ve golden sands olarak 2 kısımda değerlendirmek lazım. golden sands merkezden otobüsle 25-30 dakikada ulaşılabilen, şehrin turistik bölgesi. biz büyük çoğunlukla varna'nın merkezinde yerel hakla içiçe vakit geçirdik ve bundan da pişman olmadık.. merkezdeki halk plajı akşam beach bar/clublara dönüşen mekanlarla iç içe ve gündüzleri de bu barlardan şezlong/içecek hizmeti alabiliyorsunuz. deniz çok dalgalı ve pek temiz değil. ancak keyifli vakit geçirmek için güzel bir sahili var. benim gibi yüzmeyle pek işiniz olmuyor ancak deniz kenarında vakit geçirmeyi seviyorsanız varna beklentilerinizi karşılayacaktır.

    gündüz denize girilen sahil kesiminde 1-2 km boyunca restaurant, bar ve gece kulüpleri mevcut. akşam da burada vakit geçirebiliyorsunuz. tam anlamıyla gece kulübü olarak adlandırılabilecek 3 mekan var; xtravaganzza, premium ve 4aspik (bu 3'ünden açık hava mekanı olan yalnızca 4aspik). 3 ünü de uğradık, tarz olarak hepsi birbirinin aynısı; bol bol bulgarca pop müzik çalıyorlar. mekanın küçük olmasından dolayı en sıcak ortam xtravaganzzada. gece kulüpleri haricinde beach bar ları da denemenizi tavsiye ederim. hem açık havanın keyfini çıkarabiliyorsunuz, hem de müzik kalitesi çok daha yüksek.. biz en çok sahil kesiminin en sonundaki cuba bar ı beğendik.

    yemekler türkiye'deki tatil yöreleriyle kıyaslandığında uygun. sahilde nord ve şehrin bir çok bölgesinde bulabileceğiniz happy tavsiye edebileceğim yerler. bol bol balık yiyin.

    anayolla sahil arasını kaplayan park gerçekten büyüleyici.. gülhane parkının 100 kat büyüğünü düşünün; işte öyle bir şey. gençler, aileler, sevgililer, her kesimden yürüyüş yapan insanları görebiliyorsunuz. parkın içinde bolca spor kompleksi de mevcut.

    kaldığımız 5 gecenin tamamında eve dönüş için bu parkın içinde sabah 4-5 sularında geçtik; ne gece ne de gündüz parkta ya da herhangi tenha bir mekanda en ufak bir sıkıntı yaşamadık.

    vize konusuna da açıklık getirecek olursam; italya'dan aldığım geçerli schengenim vardı, italya'ya da giriş-çıkış yapmıştım. bulgaristan tam anlamıyla schengen sistmeine dahil olmadığı için seyahatten önce bulgar konsolosluğunu aradım ve şunu teyit ettiler; 5 güne kadarki turistik bulgaristan seyahatleri için schengen kabul ediyorlar. (vizenin alındığı ülkeye giriş-çıkış yapmış olmak koşuluyla)

    varna'yı herkese tavsiye ederim. bundan sonraki hedef burgas..
  • bulgaristan ın izmir idir.18 kilometre yakınındaki golden sandsde cesmesidir.sokaklarında yürürken kendinize sorarsınız ; acaba burda güzel dogmayan kızları öldürüp toprağa mı gömüyorlar?fiyatların ucuzlugu da cabasıdır bu güzel sehirde.hem gözünüze hem midenize güzel bir ziyafet cekebilir , deniz kıyısındaki central park ında ormanda gezip , deniz müzesine girip , astronomi kulesine çıkıp çok güzel bir gün yaşayabilirsiniz.domuz eti takıntınız varsa restoranda ısmarladıgınız yemegin icerigine dikkat etmeniz gerekiyor.
  • nazım hikmet'in memleket sevdasını doruklarda yaşadığı ve vatanını hemen karşı kıyıdan seyreden şehirdir. karadeniz kıyısındaki bu bulgar şehri hasretin mekanı, geçen vapurlar ise memleket habercisi olmuştur nazım için. 1957 yılında ünlü vapur şiirini de işte tam bu duygularla varna' da yazmıştır.

    vapur

    yürek değil be, çarıkmış bu, manda gönünden,
    teper ha babam teper
    paralanmaz, teper taşlı yolları.

    bir vapur geçer varna önünden,
    uy karadeniz'in gümüş telleri,
    bir vapur geçer bogaz'a doğru.
    nazım usulcacik okşar vapuru,
    yanar elleri...
  • anneannemin çocukluğumdan beri dilinden düşürmediği şehir. son 1-2 yıldır baskın olan alzheimer rahatsızlığından ötürü, sizi her görüşünde sıfırdan anlatmaya başlıyor bu şehri. aslında şehiri değil de varna'nın büyük bir akarsu kenarında kurulan köyünden bahsediyor. gagavuz türkleriyle içiçe zamanında yaşadıklarından, doğal güzelliğinden, çocukluğunun geçtiği o ormandan bahsediyor. ne çok ne az, hemen hemen aynı cümleler fakat mekan hep aynı olsa da, eminin o zamanında "bizi atatürk çağırmıştı evimize" diyip bıraktıkları yerden şimdi çok daha farklıdır. bir de hep der; "atatürk çağırmış, gidilmez mi ya. mal, mülk, arazi gavur türklerin olsun, biz kendi vatanımızda da yetiştiririz."
  • 8 aydir yasadigim sehir. avrupa'nin en ucuz sehirlerinden biridir. mukemmel bir sahili vardir, denizi de guzeldir ama bizdeki balikesir canakkale ayarindadir. ama cok daha temizdir. taksiciler dayakliktir. fakat triumph isimli taksiler oldukca profesyoneldir. varna’da harika mekanlar var. hele ki eger benim gibi viski tadimina merakliysaniz tasting room diye bir mekan var ki, muadilini ancak new york veya londra gibi yerlerde bulabilirsiniz. onun disinda da cok guzel kokteyl barlari, publar, bira barlari vb. var. en guzeli ise, cesit var, bizdeki gibi her mekan efes fici bira satmiyor. yerli halk kafayi borek ve dondurma ile bozmustur. sonbahar ve kisin sadece borek, ilkbahar ve yaz sadece dondurma yerler. borekleri rezalettir, yagin icinde yuzer. bizdeki simitci neyse burda da borekciler meshurdur, fakat hepsi kotudur. kiralar ucuz sayılır, deniz kenarindaki esyali bir ev bile 600-700 levaya bulunabilir. ic bolgeler cok daha ucuzdur. iceride de guzel yerler vardir, fakat çomar insan çoktur. airbnb oldukca ucuz. istanbul'dan cok daha ucuz. ingilizce bilen yerli sayisi hollanda'ya gore 100 kat azdir, ama turkiye'ye gore 20 kat fazladir. "yeenim bulgarca ogrenemedin mi ne ingilizcesi" deme potansiyeline sahip dayilar ve teyzeler sokaklarda fink atmaktadir, fakat bulasmazsaniz onlar da size bulasmazlar. trafik kurallari ve sehir ici yollar bizdekinden daha gelismistir, ama suruculer bizdekinden daha kotudur. park etmeyi bilen yerli sayisi sifirdir. et ve alkol burada turkiye'ye gore daha ucuzdur, ve cok daha iyidir. hele alkol, en ucuzudur. kibris'ta yillarca yasamis bir birey olarak buraya geldigimde ilk tepkim "ne kadar ucuz" olmustu. ha bu arada kibris demisken, eger kibris'taki kumarhane ortamini sevdiyseniz, burdakileri sevmeyeceksiniz. cunku kumarhaneler kucucuktur, hizmet kibris'taki gibi ahim sahim degildir. dunya peynirleri uygun fiyatlara bulunur, tirt peynirler genelde yerli peynirlerdir. fakat buradaki beyaz peynirler hem turkiye'den, hem de yunanistan'dan daha guzeldir, o yuzden bulgar beyaz peynirini ayri kefeye koymak lazim. sehir kucuk oldugu icin her yere taksiyle gidebilirsiniz, tum sehir kadikoy kadar. sehir disinda da yerlesim yerleri var, ama buralar da comar yuvasidir, ayrica hicbir sey yoktur, her yer windows xp arka planina benzemektedir. basta dumur olursunuz, sonra alisirsiniz. ama dedigim gibi, sehirici harika. her sokakta bir spor salonu vardir. neredeyse hepsine gittim, maxi fit veya vm oldukca iyidir, buyuktur, calisanlar profesyoneldir, ama bizdekine gore oldukca pahalidir. fitness cult hem ucuz hem de old school havasindadir, iceride 90'lar rap calar. onun disindaki neredeyse tum gymler saka gibidir. internet asiri hizli ve ucuzdur. 1gbit interneti aylik 250-300 liraya alabilirsiniz. yok ben 50 mbit alayim diyorsaniz da aylik 50-60 lira'ya alirsiniz. ayrica hayatimin askiyla tanistigim sehirdir, bu yuzden bende yeri ayridir. istanbul'da yasiyorsaniz ve makul bir tatil istiyorsaniz, esenler'den otobuse atlayip, 8 saat icinde ulasabilirsiniz.
  • an itibariyle bu entrinin girildigi sehirdir ki; sadece sozluge kendisi ile ilgili bir ani birakmak istedigimden girilmektedir. bir internet kafe bulamayip, calistigimiz bir sirketin bilgisayarindan arada bir kiril alfabesine donen klavyesini tiklamakta olup, bulgaristan’a girdigimden beri plovdiv ile birlikte en yasanilan sehirleri secmisimdir kendilerini.
  • hinduizm de sınıf ya da kast anlamına gelen kelime..
  • allah sağlık ve uzun ömür versin 87 yaşındaki teyzemin, ben oranın en iyi okulu olan muallim naci mektebi'nde okuyordum ama babamın türkiye'ye göç kararı ile okulumu bırakıp türkiye'ye göç ettik dediği cumhuriyet öncesi türk coğrafyasının en iyi eğitimli nüfusunun yer aldığı eski türk kenti.
    adını her duyduğumda bir hüzün kaplar içimi.
    ve
    acaba, o muallim naci mektebi neresindeydi bu kentin? ve ne olmuştur acaba şimdi? ve tüm mezunları nerelerdedirler acaba şimdi?
  • türkiye'y yakın tatil yerleri kapsamında en iyi tercih olabilecek yerlerden biridir. teorik olarak istanbul'dan antalya'ya gitmek varna'ya gitmekten daha zordur.
    alabildiğine makul fiyatlaryla şaşırtan bir şehirdir ayrıca.
    restaurant ve eğlence yeri olarak gidilebilecek yerlerden bazıları godzilla , happy bar, lavazza, rafael , ginger coffee,
    sea garden, mall varna, arrodance, olarak söylenebilir.
    casino'lar oldukça fazla olmakla birlikte goldensands bölgesindekiler daha büyük ve ferahtır.
    şehir'in bir handikapı ingilizce'nin çok az kullanılıyor olması. neredeyse tüm tabelalar sadece bulgarca yazıldığı için bilgi almak için etrafa soru sormak zorunda kalıyorsunuz ve genelde de kibar bir gülümsemeyle yetinmek zorunda kalıyorsunuz. tabii ki halkın ingilizce bilme zorunluluğu yok fakat kilit noktalarda bu kimselerin veya yazıların olmaması biraz sıkıntı yaratabiliyor.
hesabın var mı? giriş yap