• beşiktaş her puan kaybettiğinde olduğu gibi yine tinercilerin ağlama duvarı olan maç.
    (bkz: ağlama melis)
  • olm hala galatasaraylılar açıklama kasıyor.

    ben de galatasaraylıyım, bayadır küfretmiyordum motoru açıcam açılın.

    lan dalyarak, yaptık şikeyi siktik bi leylek kalana kadar bütün kuşları. malatya'ya doğan da yolladık, zalad'a para da verdik. amın oğulları yaptık lan yaptık. bi sor niye;
    cezası yok.
    futbolun amına koymuş yöneticilerin, inşaatlar, tarlalar, at yarışçıları havalarda uçuştu ceza mı aldınız. bize de ceza yok, öyle göte böyle 25 cm.
    duygun yarsuvat'a sesleniyorum, bu sezon da yapın lan teşvik şike neyse, parası benim gibi düşünenlerden vallahi bak. cezası yok bişey yok, kerizliğin de lüzumu yok. yeter ki şu amınakoduklarıma koyduk mu diyebilelim.
  • zamaninda galatasaray sozluk'te hakkinda birseyler karalamis oldugum mac.

    simdi oncelikli olarak soyle bir havami atayim: (bkz: oradaydim) ama tabi bir yandan da yasimiz ortaya cikiyor.

    o macin sonrasinda yasanan 'sikedir, degildir" tartismasi inanin olaydan bir 10 sene sonra baslayandan daha azdi. yok efendim 8 gol lazimmis da, bu kadar bariz sike yapilmazmis da, falan felan. tabi bunun nedenlerinden biri bu tartismayi simdilerde yapanlarin o gunu hatirlayacak yasta olmamasindan kaynaklaniyor. kulaktan dolma, dogru yanlis bilgilerle atip tuma olayi. o yuzden o gunden aklimda kalanlari paylasmak istedim.

    ilk olarak soyleyelim ki, evet son hafataya girilirken 2 averaj ustunlukle cikiyorduk sahaya, bu da demektir ki biz maci 1-0 alsak, basiktas'in 3-0 yapmasi gerekiyordu. bu konu net, bize 8-0 falan lazim degildi. ancak su da dogrudur ki, besiktasin kac farkli yenecegini tahmin edemedigimizden, bize de mumkun oldugunca farkli yenmek dusuyordu. simdi besiktas 3-1 yenmis, biz 1-0 da yensek olurdu demek de pek dogru degil aslinda. zira sampiyonlugu daha ilk 45 dakikada 5-0'a getirip garantilemis, inonude ki maci formaliteye sokmustuk. yani acaba bizim mac 0-0, ya da 1-0 gibi makul sonuclarla devam etseydi, besiktas 3-1'den farkli bitirebilir miydi maci? evet, bence bu hakli bir aciklama. yani 1-0'in bize yetiyor olmasi takimimizi savunurken kullanacagimiz bir arguman olmamali bu durumda.

    gelelim maca. tribunler gecekondu kale arkasi haric tamamen sari kirmizi renklere maca 5-6 saat kala burunmus, kapilar daha oglen olmadan kapanmisti. yanlis hatirlamiyorsam mac ogleden sonra 3-4 gibi baslayacakti. ankaragucu o zamanlar kendi sahasindaki maclarda bile anca kale arkasini doldururdu ki, o gun o tribunun bile bir bolumu bos, bir bolumu de galatasaraylilarla doluydu. ankaragucu ile ilgili diger bir not, takimin o donemde yillarca 9-10. sirada yer almasi, ligin son 5-10 haftasina girerken rahatlamasi ve hedefsiz kalmasiyla ilgili olabilir. zaten ankarada o takimin ligin ikinci yarisinda gereken maclari iceride disarida sattigi ile ilgili espriler, efsaneler havalarda ucusurdu. o sene de kendi sahasinda kume dusme mucadelesi veren karsiyakadan 5 yemesi enteresandi ki ayni ankaragucu ayni sahada konyaya 8 tane atmisti. cok bilinen besiktas, fener maclarina deginmiyorum bile- zaten pek buyuk maclardan puan koparabilen bir takim degildi o zamanlar.

    macin baslamasiyla, galatasarayin rakip kaleye cullanmasi ve ilk 10 dakika icinde gollerin gelmesi bir oldu. ayni dakikalarda istanbuldan da gol haberi geldi ama beklenenin aksine genclerbirligi atmisti golu. bunun sevinci uzun sure surdu ankarada da. o genclerbirligi aslinda hafta icinde 4 as oyuncusunu birden bire kadro disi birakmis, adnan polat ve galatasaraylilarin buyuk tepkisine yol acmisti. acikcasi mac oncesi supheli bir durum olacaksa bunun istanbuldaki macta yasanacagina dair bir inanis hakimdi.
    neyse ankaraya donelim. maraton tribunundeydim ve o gun sag kanatta, ilk yari bize yakin olacak sekilde ugur tutuneker'i hatirliyorum. hatta ara ara tribune donup besiktas macini sordugunu da. o macin ilk yarisinin sonlarina dogru 1-1 olurken, biz devre arasina sampiyon olarak giriyorduk. o an maci izlerken, sike ile ilgili bir durum sezemesem de, daha ilk yaridan 5-0 olmasi dogal olarak ben de bile biraz suphe uyandirmisti. ama ote yandan uzun yillardir ankaragucunu de takip eden bir ankarali olarak, o takimin nasil dagilabildigini, yil sonuna dogru nasil rehavete girip enteresan maglubiyetler aldigini da biliyordum. icimden sirf besiktaslilarin agzina dusmemek icin daha fazla gol atilmamasini, belki besiktasin da yaptigi gibi 6-0 yapip birakilmasini istedigimi de hatirliyorum. ama mac ikinci yari oyle bir kedi-fare oyununa dondu ki, artik o ortamda gol atmamak sike yapildiginin kaniti olurdu. ankaragucu tamamen dagilmis, mac bitse de gitsek havasina girmisti. hayatimda ilk defa ankaragucu taraftarinin bir istanbul takiminin gollerini alkisladigina o macin ikinci yarisinda sahit oldum. zaten son 15-20 dakika o taraftardan da kimse kalmadi stadda.

    bu arada besiktas da iki gol bulmus, maci kazanmisti. onlar da sergen basta olmak uzere, omuzlarda sampiyonluk kutluyorlardi mac sonu. ama gercek sampiyonun kutlamalari inanilmazdi. akillara kazinan tugay-falco dansi mi dersin, sadece beyaz donuyla kalmis arifin oradan oraya kosusu mu dersin hersey vardi. hakan, tugay, arif, bulent gibi isimlerin liderlik ettigi muhtesem jenerasyonun ilk sampiyonlugudur bu. ankara sokaklari gec saatlere kadar sari-kirmizi kiyafetli insanlarla doluydu.

    macin ertesi gunu ve o hafta gazeteler tabi ki genis yer verdiler maca. besiktas tarafindan suclamalar falan tabi ki vardi ama inanin bir kac hafta surdu bu en fazla. o sezon yanlis hatirlamiyorsam tsyd, kupa falan derken basiktasla 4-5 defa oynayip hic yenilmemistik. cogu besiktasli bile sampiyonlugu galatasarayin hakettigi konusunda birlesiyordu. zaten cumhurbaskanligi kupasi macinda da maglup edince sesleri kesildi, bu macla ilgili muhabbetin tekrar baslamasi icin o gunleri hatirlamayacak jenerasyonun buyumesi beklendi. simdi artik o gunlere ulasmis gibi duruyoruz, o yuzden bunlari anlatayim istedim.
  • deplasmanda fenere o sene 4 atmış takımın, beşiktaş'ın iki hafta önce 6 attığı takıma 8 atması garipmiş, şikeymiş :)

    ha bu arada bu şike diye ağlayan müptezellerin takımı beşiktaş'a da aynı sene galatasaray 3 tane atmıştır deplasmanda :)

    biri de demiş ki deplasmanda 8-0 biten maç olmadı. şampiyonlar liginde de 8-0 biten maç olmadı başka. kanıt mı gerizekalı bu? ahahaha
  • şu maça devamlı ankaragücü deplasmanı falan yazıp durmayın artık, yaşınız yetmiyorsa açın internetten maçın görüntülerine bakın. o gün stat tamamen sarı kırmızılı bayraklarla ve taraftarlarla doluydu.19 mayıs'ın sami yenden farkı yoktu. ankaragüclüler maça bile gelmemişti.adamlar kümede kalmanın rehavetine girmişlerdi.şike mike yazıyorsunuz tamam ama bunları da gözardı etmeyin.
  • 1992 - 1993 sezonu
    3 büyüklerin ankaragücü maçları.

    26.09.1992 fenerbahçe 1 - 2 ankaragücü
    10.10.1992 beşiktaş 4 - 0 ankaragücü
    20.12.1992 galatasaray 3 - 0 ankaragücü
    21.02.1993 ankaragücü 0 - 4 fenerbahçe
    14.03.1993 ankaragücü 0 - 6 beşiktaş
    30.05.1993 ankaragücü 0 - 8 galatasaray

    sezon sonu averaj durumu
    galatasaray +53
    beşiktaş +45

    yani galatasaray'a 1-0'da yetiyomuş.
    yani ankaragücü'ne deplasmanda 4/6/8 gol atılması çokta tuhaf değilmiş.

    bonus:
    06.12.1992 ankaragücü 8 - 0 konyaspor
    04.04.1993 ankaragücü 0 - 5 karşıyaka

    aynı sezon kendi sahasında anadolu takımlarından birine 8 atıp, bir diğerinden 5 gol'de yiyebiliyormuş.

    sizce de ağlama sezonunu biraz erken açmadınız mı ??
  • maçla ilgili uzun uzun konuşmaya gerek yok, değinmek istediğim sadece bir konu var.
    o da yıllardır galatasaraylıların 1-0 da bize yetiyordu polemiğidir.

    eğer beşiktaşlı futbolcuların maç sonrasında ve daha sonraki röportajlarını dinlerseniz ilk yarıda ankara'dan gelen 0-5'lik skorla şok olduklarını, bütün moral ve motivasyonlarını kaybettiklerini duyarsınız.
    hatta, zaten lakabı takoz olan ve kart görmeye her zaman müsait olan recep çetin, 0-5'i duyunca bütün kontrolünü kaybettiğini ve kırmızı kartı da hemen sonrasında gördüğünü söyler.

    her şey bitince 1-0 yetiyordu demek kolay, peki maçın 1-0 ya da kafa kafaya gittiğini öğrenen beşiktaşlı futbolcular daha fazlası için varlarını yoklarını ortaya koymazlar mıydı? gençlerbirliği takımını 4-1 ya da 5-1 yenecek güçleri yok muydu dersiniz?

    o yüzden varsayımlara dalmaya ve safça düşünmeye gerek yok. iş o kadar basit değil.
    bu maç 22 yıl sonra tartışılıyor belki 122 yıl sonra hala tartışılacak ve sonuca da ulaşılmayacak.
    konu herkesin vicdanına kalmış.
  • bjklilere sorulması gereken bir soru var. galatasaray son haftaya +2 gol averajla önde girmişti. yani bjknin şampiyon olması için ya ankaragücü denen takıma puan kaybetmesi gerekiyordu ya da küçük bir farkla kazanması gerekiyordu. misal 1-0 ki bu durumda bile galatasaray'ın geçilmesi için bjk'nin 4 fark atması gerekiyordu.
    soru bjk neye güvendi de 2 gol averajı geride olmayı telafi edeceğini ve galatasaray'ı geçeceğini düşündü? ikili averaja gelince. keşke olsaydı galatasaray 3-1 ve 0-0 ile bjknin önündeydi.
  • galatasaray 3-0 yenseydi ve bjk gençleri 6 -0 yenseydi ya da 6 farkla bjk'nin şampiyonluğu temiz mi olacaktı?
hesabın var mı? giriş yap