• alışveriş konusundaki aşırı düşkünlük. yine de bu konunun asıl işlendiği başlık için;
    (bkz: kızlardaki alışveriş manyaklığı)
  • bayram oncesi caddeleri ve alisveris yerlerini kabusa ceviren turde bir manyaklik. bayram oncesi evden cikmamak icin gerek yeter kosul.
  • herşeyin fiyatını bilip, değerini bilmemektir.
  • ortada alışveriş sebebi bişi yokken sudan bahanelerle (mesela, ya evden çıkarken bu papuçlar gözüme iyi gözükmüştü ama bi iğreti duruyo sanırım daha fazla böyle gezemicem, gel bi papuç alalım bana, değiştireyim hemen) kredi kartı ekstresine bir satır eklemek, anlık rahatlıklar sağlamaktır, psikolojik bir sorundur nitekim.
  • ekmek almak için girdiğim süpermarketten plaj terliği ve hasır şapka alıp çıktığımda aklımdan geçen kelimeler...
  • baskalariyla ayni seyleri giymekten, bir ornek olmaktan memnuniyet bile duyabilenlerin ozellikle indirim gunlerinde kendilerini kaybettiklerinde varilan sonuc.
    kimileri icin de farkli olma sevdasiyla yurt disinda kapilinan akim, ancak cok buyuk yikim olabiliyor doviz agir gelince.
  • "farklı olmak" için "uzak"lardan alışveriş de yapılsa, oradan buradan da bişeyler alınsa, eğer alınan şeyler "özel" olarak sizin için üretilmediyse, her şartta "tek tip"liğin içine düşersiniz.

    başka birinin kendince düşünüp seri ürettiği herhangi bir şey, ne kadar "sizin istediğiniz" olabilir ki?

    istediğinize inandırılmışsınızdır olsa olsa.

    long live terzi sabunu!
  • algıları şehir yaşantısından kilitlenmiş insanların hayatın dinamizmini anlayamaması yüzünden, manevi stabilitelerinin verdiği sıkıntıyı, maddi değişiklerle giderebileceklerini sanmalarından kaynaklanan davranış bozukluğu.

    en ufak sıkıntıyı "aman bir alış verişe çıkayım", "aman bir sigara içeyim","bir çikolata yiyeyim de mutluluk hormonu salgılayayım" gibi geçici ve tüketimsel acizliklerle gidermeye çalışmak hep bu temel sorunun değişik çözümlenmeye çalışılmalarıdır.
hesabın var mı? giriş yap