• paramı bitirdiğimden gidemeyeceğim ve içimde ukte olarak kalacak konserdir.
  • goldfrapp geliyor ve ben bütün indirimli biletler satılmışken, festivale birkaç gün kalmışken bunu öğreniyorum. hem de final dönemim yaklaşmışken. üstelik de yarınmış, şu saatten sonra nasıl kalkıp gidilir. şimdi oturup ağlayayım izninizle.
  • sakatlandigimdan dolayi ekimdeki biletle beni ic cektire cektire bakistiran festival
  • 2 adet bilete ihtiyac duydugum festival.
  • geçmiş yıllara oranla hakkında sözlükte daha az entry olmamasından mütevellit, bu yıl fazla ilgi çekmediğini düşündüğüm festival.
  • 8 sene sonra barışarock'ın gerçekleştiği alana yeniden gitmeme sebep olmuş, akılda hiçbir şekilde yer edemeyecek bi festivalin yanında daha çok barışarock anılarını canlandırmış festivaldir.

    8 sene önce mekanda gerçekten sanat vardı. çeşitli atölyelerin düzenlendiği, ellerinde pankartlarla çeşitli grupların dolaştığı bi etkinlik varken, dün anca görebildiğimiz rayban'da kızılderili şapkaları, başka bi yerde koç kafası, diğer bi yerde vespa ile fotoğraf çekilmeler filan derken daha öncekinin aksine kendimizi tamamen bir pazarın içerisinde tüketime kaptırmış olarak bulduk.

    barışarock'a gelen kitle de bir farkındalık ile festivale katılmıyordu, yine yüzde 70/80 oranında ortam varmış geldik modu hakimdi festival alanına. ama en azından hem dinlendiğinde en azından bi anlamı olan müzik oluyordu, hem de festival alanı gerçekten evimizdi. her sabah kalkınca çöpünü topladığımız, akan çeşmesinden su içebilmek için sıraya girdiğimiz, ağaçlar arasındaki hamaklarında keyif yaptığımız, festivalin verdiği puf yastıklarda değil, çadırların önünde oturup kağıt oynadığımız, en güzel festival kıyafetlerimizle gösteriş yapmaktan ziyade 3 gün içerisinde artık pislikten kaşıntı oranımızın arttığı, tanımadığımız nice insanla oturup rahat rahat konuşabildiğimiz, bireysellikten uzak bi yer idi.

    o zamanlar ülkenin gidişatı daha kıyım kıyım değişmekte olduğundan yurtdışı politikaları ile ilgili söylemler hep akılda kaldı: "savaşa karşı ses çıkar", "iran ırak olmasın" gibi. ya da diğer taraftan o zaman pluton'un gezegenlikten çıkarılmasına karşı içimizde bi burukluk vardı, buna karşı gülerek de olsa ses çıkıyordu. ama aslında tam da barışarock'a ihtiyacımızın doruk noktasında olduğu şu anda biz chill out'a giderek kafamızı boşaltmayı tercih ettik.

    evet chill out başlığı altına festival hakkında bi şeyler yazmam gerekiyordu ama maalesef yazmaya değer akılda kalan herhangi bir şey olamadı. sayesinde 8 sene önce aklımızda kalanlara daha çok tutunabildik sadece.
  • (bkz: bob moses)
    (bkz: ten walls)
hesabın var mı? giriş yap