eti kemik geçiyor
-
saat kac sorusuna verilebilecek en kotu cevap.
(bkz: ilkokul 3 esprileri) -
(bkz: kolunu isirip saat yapmak)
-
"kolumda saat yok" demenin pek nükteli bir usulüdür.
ha gönül isterdi ki 'eti kemik geçiyor' hakkında kafamızdaki tanımı, "cep telefonlarının yaygınlaşmasıyla beraber kol saati kullanımının azalması nedeniyle unutulmaya yüz tutmuştur" sözleriyle bitirelim. gel gör ki 'eti kemik geçiyor' ile ilgili verebileceğimiz bir örnek de mevcut maalesef: az evvel -çok afedersiniz- yatakta sevgili eşime saati sorup yanıt olarak mahmur bir "eti kemik geçiyor" aldım sözgelimi. fakat inanır mısınız nevrim döndü; o saniye evlilik kavramını baştan sorguladım yattığım yerde. -
dün yolda yürürken adamın biri, bir diğerine saati sordu ve adam da bu karşılığı verdi: "eti kemik geçiyor." yıllardır duymadığım- hatta nerdeyse ilkokuldan beri duymadığım- bu yanıtla bir süre ne düşüneceğimi şaşırdım. koskoca adam böyle bir yanıt vermiş ona mı şaşayım yoksa nerdeyse 20 senedir duymadığım birşeyi duymuş olmama mı, bilemedim. en kötüsü de akşam annemlere anlattım ve babam da annem de "hiç duymamıştık hehehehehe, ne komikmiş" diye uzun süre güldüler. ve sanırım artık bu espriyi (!) hayatlarının bir parçası yapacaklar.
-
(bkz: damardan kan geciyor)
-
(bkz: dünkü bu saat)
-
saatim yok demenin anatomik yolu.
-
90larda, saati olmayan birine saat sorulduğunda alınan cevap.
-
çocuk işi.
o yüzden herkes, zamanın tahakkümünden azade, çocuk olmak istiyor.
ne yapacaksın ki saat kaç? hadi gel oyun oynayalım.
ebe! -
(bkz: ülker kemik geçiyor)
ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap