• bizim medyada bir dengi var mi bilmiyorum ama amerikan medyasinda siklikla kullanilan, muteber yayin organlarinda cok sayida istihdam edilen bir meslektir. fact checker, genellilkle muhaberattan gelen haberin kisi ve kaynaklarini arastirir ve dogrulugunu, dogala ozdesligini kontrol eder. haber disinda yazilan editoryal, kisisel, gorus, fikir ivir kivir yazilari da kontrol edip onaylamakla gorevli olan ve meslege giris icin mevzilenmis fact checkerlar cogunlukla essek gibi calisitirilip hayattan bezdirilirler, cogunluk sayfa sekreterligi denen cehennemde yasamaya mahkum olurlarsa da, ara sira yukselip ileri gidenlerine de rastlanir.

    misal perihan magden'in bugun bana yastiklari yumruklatacak kadar utandiran yazisindaki hatalari bir factchecker gozden gecireydi, yazinin temel dayanagi olan "tapmak" kelimesi sarkida gecmiyor diye geri gonderseydi, perihan magden yazisini rotuslayacak, saymak ile tapmak arasinda kaybolup giden incelige falan vurgu yaparak kemalizm elestirisini yapacakti. ama radikal'de isler bu sekilde yurumediginden boyle oluyor.
  • kimi kurum ve kuruluslarda fact check fetisinin uc noktalara ulastigi da soylenegelir.

    misal, "o pazar sabahi chicago sokaklarinda dalgin dalgin yururken, tatli bir meltem sacimi oksuyordu" cumlesini gorunce meteoroloji arsivlerine dalip, o sabah chicago'da ruzgar ne taraftan esiyormus diye kontol eden fact checkerlara the new yorker'in koridorlarinda hala rastlayabiliyormusuz.

    fact checker olarak hayatimi gecirme fikrinin detayci, pozitivist, obsesif kompulsif, ecnebinin "big picture" dedigi zerzevati gormekten aciz ve yaraticiliktan uzak ruhuma ne kadar hitap ettigini, bir kosede oturup 40 yil boyunca robot gibi onun bunun yazilarindaki iddia ve bilgilerin dogrulugu teyid ederek mutlu mesut yasayip gidebilecegimi bilmek de, yaratana ve yaraticiya giptayla bakan benligimde derin bir yara, zaman zaman kabuslarima giren bir ihtimaldir.

    editorluge de ayni sebepten yatkinim, editorlukten de ayni sebeple hazzetmiyorum.
    ("tatli bir meltem sacimi oksuyordu" diye baslayan yazidan kimseye hayir gelmez yalniz, onu diyeyim.)
  • türkçe tercümesi doğrulayıcı / teyit edici olabilecek kelime.

    başarılı örnekleri için bkz:

    teyit.org & malumatfurus.org& doğruluk payı & yalansavar
  • (bkz: şerefsizlik)
    türkiye’dekileri tam incelemedim ama dünyadaki örnekleri tamamen yalan dolan siteler snopes başta olmak üzere.
    bilgiyi araştırmak yerine hazır besin olarak almaya alışmış kitleye hitap ediyorlar.
  • amerika'daki fact checkerlar hunter biden'in laptopuna "disinfo" dediler.

    amerika'daki fact checkerlar da turkiye'deki teyit.org gibi kuruluslar da insanlari "guven" imasi ile ikna eden siyasi kuruluslardir.

    insanlar "fact checkerlar kontrol etmis, o halde bana kuskulanmak yakismaz. cunku kuskulananlar komplo teoricisidir. ben kendimi komplocularla ayni tarafta gormek istemiyorum" der ve inanmayi tercih eder.

    olay bundan ibaret.
  • fact check yaptiklari konu hakkinda yanlis bilgi verdikleri anlasildiginda " biz fact check yapmiyoruz , sadece tavsiye veriyoruz" diyen olusumlara verilen ad.

    literally isimlerinde "fact check" yazmasina ragmen sorumluluk kabul etmiyorlar adamlar.

    yaklasik 25 yildir insanoglunun hayatinin bir parcasi olan internet , son 2 senede hic bu kadar at izinin it izine karistigi bir mecra olmamisti.

    facebook'un biritish medical journal'e fact check yapmaya calistigi ucuber bir ortam var abi internette su anda.
hesabın var mı? giriş yap