*

  • mudur yardimcisi olmadan onceki zamanda mudur muavini ve fransizca hocasiydi. okulda o yillar feyza geldigittiile 2 fransizca hocasindan biriydi. fatma girik'ti lakabi. tip olarak da zaten fatma girik - aliye rona arasiydi.
    feyza*'dan daha hakimdi fransizca derslerine, ama feyza kadar frankofon degildi, koydum mu oturturum ile daha cok kadirgali esintileri tasirdi. erkek fatma formatina ragmen sirtinda kalp seklinde penceresi olan bluz-kazak tipi seyler giydigi de gorulurdu. ogrenci uzerinde emegi olan sayili etiler lisesi ogretmenlerinden diyerek kendisi adina duzenlenmis bu vefa entrysini sonlandirabiliriz.
  • etiler lisesini ayakta tutan yegane güç olmasının yanında bayram tatillerinden önce talip apaydının köy enstitüsünde okuduğu yıllarda okul müdürlerinin öğrencilerini kendi kendine yetebilmeye,üretmeye ve çalışmaya yönlendirmek için söylediği "bayramlarda çalışırız bayramlar için" sözleri de unutulmaz...
  • emekliye ayrılmak üzere kendisi.
  • öğrencilerine her şeyi öğretmiş ama "her şey" yazmayı öğretememiş.
    https://fbcdn-sphotos-d-a.akamaihd.net/…75504_n.jpg

    insanın dayısıyla aynı hocadan ders almasının ve lise muhabbeti yapabilmesinin nasıl bir duygu olduğunu kendisi sayesinde öğrendim ben. dayımla aramda 16 yaş fark var bu arada.
  • emeklilik gününün youtube videosunu izledim az önce. neden gitmemişim diye düşündüm. şaka maka fena toparlardı okulu. nöbetçiydim bir gün tırsıyordum aynı zamanda ama yine gittim dedim "hocam bu kadar dinç enerjik ve atak oluşunuz sebebi nedir acep?" güldü "kahvaltı" dedi. "öğrenciyi elindeki mürekkep lekesinden tanırsın, öğrencinin gurur kaynağıdır" sözünü severdim efenim. baya laf lafı açtı aklıma gelenleri yazayım. sigara içiyorduk bir gün baktık hülya hoca biz sakladık sigarayı tabi bir kız vardı o kaçamadı. geldi "hangi sigarayı içiyorsun?" kızda yok ben içmedim yok nereden çıkardınız hocam falan takılıyordu cevap çok tok! "ben sana sigara içip içmediğini sormadım hangi marka sigara içtiğini sordum, düş önüme..." bir bağırmasıyla inlerdi koridorlar vallahi he. selamlar olsun!
  • 0
  • etiler lisesi'nin efsane müdür yardımcısı. kötü durumda olan, yaşı gelenin gitmek için burun kıvırdığı okulu derleyip toplarlamıştı. etiler lisesi artık eskisi gibi değil sözü onun sayesindedir. tabi bunda biraz da etiler'in eski etiler olmamasının da payı vardı ya neyse.

    en serseri adamlar bile onu gördü mü köşe bucak kaçardı. her zaman sertti, esip gürlerdi ama hep gerektiği kadardı. adam olana adam gibi karşılık verirdi. olmayana da öne göre.

    bir keresinde 2-3 arkadaş, geç geldiğimiz için bizi derse almayan hocanın dersini sabote etmiştik. şansımız o ya, koridorları gezen hülya hocaya çarpılmıştık. odasına çekti, tam azara başlamıştı ki işi çıktı bizi diğer yardımcısının odasına gönderdi. o da tam zıttıydı onun, 1-2 tırışka nasihattan sonra kurtulmuştuk.

    öss'den sonra telefonuma sms gelmişti, marmara üniversitesi'ne yerleşmiştim, hülya hoca da mesaj atmıştı. bir vesikalık foto ile okula gelmemi söyleyen. tabi şehir dışında tatilimi bölmedim bir hafta sonra gittim. meğerse onur tablosuna koymak içinmiş. beni görünce beynimi patlatacağını söylemişti. hatırladıkça hala kötü hissederim. bana o kadar emeği geçen yere şu kadarcık bir zahmeti bile çok görmüştüm. hakkını helal et hocam.
hesabın var mı? giriş yap