körü körüne inanç
-
vamık volkan'ın okuyan us yayın evinden çıkan bir kitabı. kapağında george bush'un siyah beyaz bir portresi bulunmaktadır.
-
tam adı: "blind trust: large groups and their leaders in times of crisis and terror" olan seminal vamık volkan çalışması. aynı çerçevede okunası kısa bir eser için;
(bkz: the true believer) ya da türkçeleştirilmiş haliyle
(bkz: kesin inançlılar) -
bu işin en sevdiğim kısmı, körü körüne inanmadığını kanıtlamak için bile kutsal metinlerde kaynak aramaya çalışılması oluyor.
"bak, benim öyle bir dinim var, her şeyi öylesine kapsıyor ve bana inancımı sorgulamak konusunda öylesine alan bırakmıyor ki, ben körü körüne inanmadığımı kanıtlamak için bile surelere başvuruyorum."
evet, ben de, zart suresinde geçen zırt tipi münafıklardanım, aynen, büyüksünüz. ayrıca ekşi sözlük de kuran'da olmasa bile hadislerde haber verilmişti. -
(bkz: körü körüne inanmak)
-
vamık d. volkan'ın "blind trust: large groups and their leaders in times of crisis and terror" adlı kitabının türkçeye çevrilmiş ismi.
(bkz: blind trust) -
uluslararası etkinlikte önemli bir psikanalist olan vamık volkan bu kitabında bireyleri değil, toplumları ve tarihte önemli roller oynamış belli başlı liderleri divanına yatırıyor. liderlerin uluslarına yönelik kaygılarıyla kendilerine yönelik kaygıları birbirlerine girdiği ya da çeliştiği zaman neler yaşıyoruz sorusunun cevabını da net bir şekilde veriyor.
-
bu durum beni delirtiyor. dün gündemde olan bekçilerin darp olayında insanlar araştırmadan saldırma peşindeydi, şimdi şahsın uyuşturucu satıcısı ve ilk olarak saldırdığı ortaya çıktı silinmiş mıdır acaba entryler?
-
psikopolitika alanında dünyanın sayılı psikiyatri profesörlerinden vamık volkan hoca bu kitabında, ''demokrasiyle yönetilsin ya da bir kabile devleti olsun, bir toplumun gerilemesi, kolektif bir örselenme ve anksiyete yaşantısını takiben ortaya çıkar.'' der.
toplumsal çöküşün ve gerilemenin müthiş bir ivme kazandığı cânım ülkemde, bir muktedir ve onun şürekası tarafından söylenenleri de örnekleyerek, hocanın toplumların gerilemesinde işaret ettiği 20 maddeyi sırasıyla belirteyim:
1) bireysellik yitirilir.
örnek: ''siz izin vermeden söyler miyim cumhurbaşkanım!?''
2) toplumun geniş bir kısmı gözü kapalı bir biçimde liderin çevresinde toplanır.
örnek: ''ekmek soğan yeriz gerekirse, arkandayız reis!''
3) toplum, iyi (lidere sadakatle bağlı) ve kötü (lidere karşı tutum sergileyen) parçalara bölünür.
örnek: ''ülkesini 400 dolara satan vatan hainleri sizi!''
4) toplum kendisiyle ''düşman toplumlar'' `(bunlar genellikle komşu ülkeler)` arasında keskin bir ''biz'' ve ''onlar'' bölünmesi yaratır.
örnek: ''yunanlılar akıllarını başlarına toplasınlar!'' , ''israil dölü seni!''
5) toplumun geniş kısmının ahlak ya da inanç dizgesi, kendileriyle çatışmak olarak algılanana karşı giderek mutlakçı ve cezalandırıcı bir hale gelir.
örnek: ''gelin hanıma çok ileriye gitmeden ders verdiler. ikizdere yetmedi, çayeli'ne gittin. orada da gerekeni yaptılar. daha neler olacak neler…''
6) toplum aşırı derecede ''içe alma'' ve ''yansıtma'' düzeneği uygular ve buna bağlı olarak paylaşılmış depresif duygulardan ortak paranoid beklentilere dek değişen duygudurum oynamaları yaşayabilir.
örnek: ''bunlar hep dış güçler ve faiz lobisinin oyunları!''
7) ortak kimliğin sürdürülmesi adına bir şeyi yapma ''hakkı'' na sahip olma duygusunun yaşanması.
örnek: ''milletimizin yüreğindeki 86 yıllık yara olan ayasofya'nın 24 temmuz'da fiilen ibadete açılması bayram sevincimizi daha da artırmıştır."
8) artan ölçüde gerçekliğin bulanması durumu yaşanır.
örnek: ‘’ faiz sebeptir, enflasyon neticedir.’’
9) toplumun kimliğini korumak için yeni fenomenler yaratılır.
örnek: ‘’15 temmuz demokrasi ve milli birlik günü’’
10) seçilmiş örselenmeler ve zaferler yeniden etkinlik kazanır ve bu da bir zaman çökmesine yol açar.
örnek: ‘’ "fetih çanakkale'dir, kut'ül amare'dir, milletin iradesine sandıkta sahip çıkmasıdır. fetih türkiye'yi ayağa kaldırmaktır. fetih, selahaddin eyyubi'dir, kudüs'te yeniden islam bayrağını dalgalandırmaktır. fetih, inşallah 7 haziran'dır. fetih, bir olmaktır, diri olmaktır, kardeş olmaktır.’’
11) önderlik eden tarihsel sürekliliği parçalar. aradaki boşluklar ise yeni ulus, yeni ahlak, yeni tarih ve yeni köktendincilik ideolojisiyle doldurulur.
örnek: ‘’ne diyorduk! tek millet, tek bayrak, tek vatan, tek devlet!’’
12) toplumun geniş kısmındaki gruplar, ortak simgelerden bazılarını proto-simge (mükemmel) olarak yaşamaya başlarlar.
örnek: ‘’ …dindar neslin olduğu bir ülkede, tüm manevi değerler bir anda yüksek bir sıçrama yapacak’’
13) toplum coğrafi ya da yasal sınırları ‘’ikinci bir deri’’ olarak yaşar.
örnek: ‘’ mavi vatanımızı savunmanın ne kadar önemli olduğunun bilincindeyiz, mavi vatan namustur!’’
14) ortak imgeler, düşman toplumları giderek daha artan bir biçimde aşağı özelliklerle simgeleyerek insanlıktan çıkarır.
örnek: ‘’benim için gürcü diyen oldu, afedersin çok daha çirkin şeylerle ermeni diyen oldu…’’
15) toplumun geniş kısmı, kendisiyle düşman toplumlar arasındaki küçük farklılıklar üzerine odaklanır.
örnek: "amerika'nın, ingiltere'nin halini görüyorsunuz değil mi? benzin yok benzin. almanya'da kuyruklar, fransa'da kuyruklar, yiyeceklerini bulamıyorlar. türkiye'de böyle bir sorun yok”
16) önderlik, aile içindeki temel güveni yıkar ve aile içindeki, normal çocukluk çağı gelişiminde ve ergenlik geçişinde ortaya çıkan rollerle çatışan yeni bir tür aile hiyerarşisi yaratır.
örnek: ’’diyorlar ya z kuşağı işte bu da z kuşağı. sağda solda aramaya gerek yok burada...''
17) ‘’kan’’ kavramıyla aşırı ilgili bir hale gelinir.
örnek: ‘’abd'nin ve onu takip eden ülkelerin 2017 sonunda kudüs'ü israil'in başkenti olarak ilan etmeleri, bu katil devletin kan dökme iştahını artırmıştır" , ''filistin toprakları kanla yıkanıyor, siz de buna destek veriyorsunuz."
18) arındırmayı simgeleyen davranışlarda bulunulmaya çalışılır.
örnek: ‘’rabbim de milletim de bizi affetsin’’ , ‘’ biz bu şehre ihanet ettik, hala da ihanet ediyoruz. ben de bundan sorumluyum.’’
19) güzel olanı çirkin olandan ayırmada güçlük yaşanır.
örnek: ‘’türkiye’nin taliban’ın inancıyla alakalı ters bir yanı yok"
20) fiziksel çevre, gri-kahverengi, şekilsiz(simgesel olarak dışkısal) bir yapıya dönüşür.
örnek: bursa’nın kalbine dikilen tokiler… ‘’kentsel dönüşüm’’ adı altında koca beton yığınlarına çevrilen şehirler vs…
ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap