*

  • son bab'ı yazarin, belki de en guzel cografya diye tanimlanabilecek kadin anatomisinin deforme akisini betimledigi resimler ile tamamlanmis, icinde -kayip-(missing) olunacak kitap.
  • (bkz: ilhan berk)
  • bir ilhan berk kitabı.

    "bir şiirin oluşması, varolması çeşitli etkenler sonucudur. benim için tek bir etken yerine etkenler alanından söz etmek gerekiyor. şimdiye değin yazdıklarıma şöyle bir göz attığımda, kimi zaman yerli-yabancı şiirler okurken bir dize gelip bana vurmuştur, onda koca bir şiir yükü bulmuşumdur, daha da önemlisi o tam benim içinmiş, benim yaşamımdan kopup gelmiş gibi duymuşumdur onu, böylece yazacağım şiire bir ipucu çıkarmışımdır, orada bir insanın bütün yaşamını görüvermişimdir, o tümceden yola çıkarak bir şiir oluşturmuşumdur ya da birileri konuşurken konuşmanın bir yeri, bir söz ilgilendirivermiştir beni; yine kimi zaman bir resim, bir görü elini uzatmıştır bana, yazmadıkça ondan kurtulamayacağımı anlayıp kaleme sarılmışımdır; sokakta rastladığım bir yüz, bir göz beni allak bullak etmiştir, günlerce aklımdan çıkmıyordur; bazen de durup dururken (bende çoktan varlığını sildiğini sandığım) bir yaşam başını doğrultuvermiştir, zincirlerinden boşanmış, üstüme üstüme geliyordur, ağırlığı da keskindir, bunun için ağlarımı tutup atıvermişimdir. daha böyle akla geledik nice etkenler gelip çarpmıştır.

    belki bütün bu saydıklarımdan önemlisi, hiçbir kıpırtı, ışık, ses, soluk yokken beyaz boş bir kâğıdı elime alıp oturmuşumdur ( ki paul valery'in her gün günde dört saat "sabahları" kendine uyguladığı yöntem budur). böyle zamanlarda başlayıp bitiremediğim nice şiirler, köğükler ilk anda parmak kaldırırlar, karatahtaya kaldırılmalarını isterler, ben de içlerinden en eli yüzü düzgün olanlarına kancamı atarım. bu en nankör, en karabatak yoldur, binde birleri, onları başlatacak sözcükler, sizde çoktan silinip gitmiştir, hiçbirine el atamazsınız ve saalerce beyaz kâğıt önünde pineklersiniz. böyle hallerde en iyisi valery'in yaptığını yapmaktır aslında: sıfırdan başlamak. üstelik ne yazacağınızı hiç bilmeden, hiçbir kıpırtı yokken. değil mi ki işiniz budur, her gün bu cebelleşmeyi göze alacaksınız."
  • "kült kitap, hep sensindir" diye açılan ilhan berk kitabı. bir yanıyla da şairin trajedisini gözler önüne serer. öyle ki şiirini anlamın dışında kurmaya çalışmış* berk'in sağa sola "anlam her yerdedir" yazdığını görürüz.

    konuyla ilgili roni margulies'in vakti zamanında adam sanat'ta çıkan bir yazısı da vardı yanlış hatırlamıyorsam. özetle, berk'i yeni bir şey üretemediği için durmadan keseriyle, çekiciyle uğraşıp duran bir marangoza benzetmişti. o zamanlar sıkı bir ilhan berk müridi olduğumdan bozulmuştum roni'ye, oysa bu ölçüde değilise bile belki biraz haklıydı.

    şiirsever için, orasından burasından açıp okunabilecek, yatağın ucunda bekletilebilecek bir kitaptır bence..
  • bursa'da bir sahaf. sönmez çarsının -3. katında. pek severim. tozlu sandalyeye oturup, içeriyi seyretmek müthiş keyifli.
  • levent abinin işlettiği sahaf dükkanı, gezmesi keyifli bir dükkan.kendisi, bursa’daki sahaflar için bir ekol oluşturmuş diyebiliriz.ziyaret etmeyi unutmayın!
hesabın var mı? giriş yap