• bornova anadolu lisesine gıcık giden, küçükparkta her karılaşıldığında pis pis bakışılan okul. neden acaba kimse de merak etmedi o dönem, daha da aramızda kötü bir olay olmamıştı halbuki.
  • bornova ankara kavsagina yakin konumlandirilmis olan lise.

    http://suphikoyuncuoglu.k12.tr/
  • bornova'daki ilk ortaokul olarak 1936 yılında buca ortaokuluna bağlı açılan ve daha sonra lise kısmı da açılan okuldur. bugünde var olan binası valipatri adındaki birinden suphi koyuncuoğlu tarafından satın alınmış ve ortaokula kiraya verilmiştir. daha sonra da milli eğitim bakanlığı'na hibe edilmiştir. ayrıca okuduğumuz dönemde okul maçlarındaki kavgalarla gündeme gelmesi ya da bizim gündeme geldiğimizi sanmamız güzeldi.
  • yandan düğmeli etekleri doğal bir yırtmaç oluşturmaya oldukça müsait formaya sahip olan lise. şu dönemde işe bile o formayla gidip gelmeyi tercih ederim doğrusu.
  • önündeki durağı sıkça kullandığım, her gördüğümde de aklıma sushi&co gelen okul.
  • suphi koyuncuoğlu ortaokulu
  • etekleri yandan düğmeli değildir. düğmeli olan varsa da kesin öğrencinin kendisi dikmiştir.

    atıfta bulunduğum enty girildiği sıralarda öğrencisi olduğum okul.
  • 1000 yıl kadar izzet özgürsoy denen şahsın müdürlüğünü yaptığı okul
  • 90'lı yıllarda okuduğum kâbus gibi okul. 60 kişilik kalabalık sınıflar.... sosyo ekonomik yönden kötü durumdaki ailelerin problemli çocukları.. " hayvan çocuğum" diye bas bas bağıran müdür ! leş gibi tuvaletler. berbat bir ingilizce eğitimi. el işi dersi vardı.. halı falan dokuyorduk deli deli.. derste 31 çeken pislik bir çocuk vardı onu hatırlıyorum. daha neler neler... korku okuluydu lan !
  • 1998 yılında mlo programından mezun olduğum lise.

    bunu belirtmemin nedeni, bu okulda çok fazla öğretmen sirkülasyonuna maruz kalmış olmamdır. belki dönemsel bir durumdu ama 3 senelik öğrenciliğim boyunca aynı dersi her dönem başka bir öğretmenin elinden alırdık. 1.dönem ile 2.dönem öğretemeninin değişmediği ders az idi. gerçi lise sonda bu durum büyük ölçüde düzeldiyse de, okuldaki bütün öğretmen kadrosunun nun %70 inin öğrencisi oldum heralde.

    ne 8 yıllık eğitim süreci ile yeni kurulan öğretmen kadrosu oturmamış ortaokulumda, ne de okuduğum 2 farklı üniversite ortamında bu kadar fazla hoca ile karşılaştığımı hatırlamıyorum.

    her ne kadar öğretmen sirkülasyonu çok olmuş olsa da, iz bırakan öğretmenler olmadı değil.

    enrty i yazarken hafızam canlandı. 1000 yıllık müdür izzet özgürsoy'un sağlık nedenleri ile müdür olmadığı bir dönem vardı, sanırım bu öğretmen kaosu ile aynı döneme denk geliyor.

    7 ay sonra edit: üst devremdekiler kredili sistemde okumaktaydı ve çoğu dönem ortasında mezun olmaktaydılar, bunu hesaba katmadım. sanıyorum sözünü ettiğim çarpıklığın sorumlusu da bu. öğretmenlerin ders yükleri dönem ortasında yeniden dağıtıldı muhtemelen. lise sonda düzelmiş olması bunu doğruluyor. asil müdürün göreve geri dönmesine bağlamıştım bunu ama muhtelemen tesadüf.
hesabın var mı? giriş yap