• kanadın taşıyabileceğinden fazla yükle yüklenmeye çalışılması durumunda ortaya çıkan durum.

    basitçe açıklamak gerekirse, kanat üzerindeki akım, hücum açısı arttıkça belirli bir açıya kadar taşımayı arttırır. bu belirli bir açıdan sonra ise taşıma daha fazla artamaz, hatta ani bir biçimde düşüş gözlenir. [bu, cisimlerin mukavemetindeki elastiklik eğrisini andıran bir davranıştır. demek ki cisimler ve hava, maddenin doğası gereği, fazla zorlamaya gelmiyor. tıpkı insanlar gibi, bir yere kadar yüklersiniz, sonra verim birden düşer.]

    tutunma kaybı, hücum açısı - taşıma eğrisinde bir düşüş olarak kendini gösterir.

    fransızlar, bu olay sırasında hız kaybedildiği için pert de vitesse (hız kaybı) derler. türkçe'de de perdövites diye geçer eski kaynaklarda.

    ingilizler, stall derler. türkçe kaynakların bazılarında stall olarak geçtiği gözlenmiştir.

    bir de tutunma kaybı açısı, tutunmazlık açısı vardır. buyrun (bkz: tutunma kaybı açısı) (bkz: tutunmazlık açısı)
  • kişinin sahip olduğu umutları yitirmesi sonucu hayata tutunamaz hale gelmesine tutunma kaybı denir. silinip giden her bir umut, tutunma kaybının artışı anlamına gelir.

    aylak adamın* düşünce dünyasında da yer bulmuştur bu konu:
    tutamak sorunu dedim. dunyada hepimiz sallantili, korkuluksuz bir koprude yurur gibiyiz. tutunacak bir sey olmadi mi insan yuvarlanir.
  • stall kelimesine türkçe karşılık olarak bulunmuştur. uçağın kanatlarının havaya tutunamaması durumudur kısaca
hesabın var mı? giriş yap