window shopping *
-
bol bol hannah arendt, walter benjamin, frankfurt okulundan sikilinca bol baudrillard alintisi ile alisveris kulturu, kadin ozgurlesmesi, sinema, populer imajlar, mimarlik ve postmodernizm gibi temalari bir arada cikartmis kitap. celikmetre derki: postmodern durumun mimarlikla olan kisimlarini ve mimarlik kisimlarini geciniz. sinema ve imajlarin, alisveris ve alisveris kulturu ile olan iliskisini ve bati dunyasinda nasil kadinlari evden cikarip ekonominin bir parcasi yaptigi konusundaki florte dikkat ediniz. yazari anne friedberg university of california*'da sinema hocasiymis.
bir zamanlar sanki dolu olan bir baslik.* -
-
birsey alma niyeti olmadan, magazalari gezip kiyafet, elbise giyip cikarmak gibi keyifli seyleri icerir
-
ing. göz zinası
-
analarımızın bacılarımızın pencereden sepet sarkıtması ile yapılagelmiş alışveriş çeşidi... bir nevi anane...
-
vitrinleri izlemek lakin harcayacak para bulamamak. 50 cent'in window shopper şarkısına konu olmuştur. klibinde grup üyelerinin çocukluklarını canlandıran ufaklıklar tam da bu işi yapmaktadır.
-
(bkz: kedinin ciğere bakması)
-
ing. bir sey satin almaksizin vitrindeki urunlere bakma.
-
(bkz: go window shopping)
-
tokatci adli filmde kemal sunal'in cama ekmek banarak uc bir ornegini sergiledigi hadise.
ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap