ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
türk öğrencilerin %1'inin doğru yanıtladığı soru
-
cevabın 28 km/h olduğu vasat bir ortaokul problemi. çözemeyen benim öğrencim olsa camdan atarım. hadi ortaokullu olup çözemese tamam da liseliyi affetmem ulan !
edit: en beğenilen listemde tepeye kadar çıkarıp fav'a boğduğunuz entry bu mu lan ?! allah cızırtınızı vermesin başka bir şey demiyorum ya :/
öğrencilikte yapılan hırsızlıklar
-
belli ki marifettir. burada gururla anlatıldığına göre hırsızlar tarafından yönetiliyor olmamız şaşırtıcı değil. hırsızlar yönetici olarak kimi seçecek ya? tabii ki içlerinde en becerikli olanları. yazık benim annem çağ dışı kalmış, bize hırsızlık yapmamayı öğretti, sonra biz kopya bile çekmedik hırsızlıktır diye. meğer ahlak algısı değişeli çok olmuş, hırsızlık marifet olmuş. zavallı annem, zavallı ben. siz burada yediğiniz küçük (!) boku böyle keyifle anlatırsanız başka hırsızlar tabii övünür gemicikleriyle. aranızda hiçbir fark yok, biliyor musunuz? sizin çaldığınız küçük bir şey değil, onların imkanları sizde olsa aynı boku yiyeceksiniz. midem bulandı...
edit: hiç gençlik aklı demeyin, ben de genç oldum. koca üniversiteyi bir tane kot pantolon, iki çift ayakkabı ile bitirdim. ama böyle şeyler yapmadım. ahlaksızsınız sadece.
en iyi arkadaşının akrabası gelen çocuk yalnızlığı
-
hayatım boyunca takılabileceğim tek bir kuzenim olmaması sebebiyle yaşadığım daimi yalnızlık. ben hiçbir zaman kuzenim geliyo buluşamayız, kuzenimle alışverişe gidicez, halamlarda kaldım dün diyemedim.
huzurevlerinde kızlı erkekli kalınması
-
yıllardır yapılan şu goygoydan sonra dikkatimi çeken hadise. ulan niye kimse buna takılmıyor anlamadım? hani nerde sokağa dökülen halkımız. biz oraya annanemizi babannemizi emanet ediyoruz lan diye tepki gösteren yok.
şaşılacak bir durum. çünkü kızlı erkekli kalmak gerçekten de kültürümüzde yeri olmayan bir statü. sanırım halkın dikkatinden kaçmış bu hadise. yoksa her türlü osmanlı torunları bu olayın üstüne giderlerdi.
gümrüksüz alışverişin 30 euroya düşürülmesi
-
vestel e-ticaret işine giriyor olabilir mi?
beş evin olsa çalışır mısın
-
cevabı benim için net (bkz: çalışmam) olan soru cümlesi. resim yaparım, bol bol kitap okurum, basketbol oynarım, kamp yaparım, trekking yaparım, hiking yaparım daha bir dünya hobime bir dünya zaman ayırırım ama asla çalışmam.
hiçbir şey yapmıyorsam 365 gün yatarım ama yine çalışmam.
gurbetçi şaban'ın aşırı ırkçı bir film olması
-
kemal sunal'ın çoğu filmi böyle zaten ama gerek komedi olması gerek popülist olması olayı tolere ediyor. gurbetçi şaban'ın senaristi halit akçatepe. onun da böyle politik hassasiyetlere, stereotiplerden kaçınmaya dikkat ettiğini hiç sanmam.
filmdeki tek ırkçılık almanlara karşı değil bu arada. göçmenlerin kaldığı evde cezayirli ile yunan kadın kavgaya tutuşunca türkler sebep yokken yunanı dövenlere katılıyor.
ironik olarak gurbetçi şaban türkleri bir yandan çile çeken, ezilen, sömürülen olarak gösterirken şaban temsilinde istilacı, dolandırıcı, asalak olarak da gösteriyor. öte yandan filmde şaban'ın yenidoğan kızının adının monika koyulması, almanlar gibi kız arkadaşıyla bira içmesi, kaçak işçi çalıştıran patronu alman makamına ihbarla tehdit etmesi, almanlardan sosyal yardım alması, türkçe konuşan hans'a almanların az çocuk sahibi olması nedeniyle ''sizinkilerde hayır yok'' diyerek takılması gibi olumlu ögelerle almanları kategorik olarak kötü gösterme cürmünü bir nebze savuşturduğunu söyleyebiliriz.
sandalyenin veya koltuğun ucunda oturma hastalığı
-
1950'lerde donemin dunyaca unlu kardiyologlarindan* meyer friedman ve ray rosenman'in da ilgisini ceken davranis. bu iki doktor bir sure sonra muhayenehanelerinin bekleme salonunda ilginc bir sey gozlemlemisler. gelen kalp hastalarinin cogu bekleme sirasinda koltugun uc kismina oturuyormus. bunun ilk olarak farkedilmesi de bekleme salonundaki mobilyalari incelerken sandalye ve koltuklarin on kisminin daha cok asinmis olmasinin gorulmesinin bir sonucuymus.
bu iki doktor "belki de insanlarin koltugun ucuna oturmasiyla kalp hastaligi riski arasinda bir baglanti vardir" deyip 9 yillik bir arastirmaya baslamislar. bundan sonra a tipi kisilik ve b tipi kisilik adi altinda iki cesit kisilik turu tespit edilmis. a tipi kisilige sahip olanlar sabirsiz, bir an once harekete gecmek isteyen, insanlari beklemeyi sevmeyen, surekli acele icinde olan, trafikte hiz yapan, bir iste geri kalirsa stres yapan, zaman zaman gereginden fazla hirsli olan kisilermis. b tipi kisiler de daha sakin, hayati daha agirdan alan kisilermis. tabi ki a tipi kisilige sahip insanlarin kalp hastaligina yakalanma riski b tipi kisilige sahip olanlara gore cok daha yuksekmis. zaten a tipi kisilige sahip olanlarda bu koltugun ucuna oturma olayi daha fazla goruluyormus.
(bkz: a tipi kisilik)
(bkz: b tipi kisilik)
yaran inci sözlük entry'leri
-
başlık: am çok çirkin bir şey lan
1. bugün yakından baktım da hakkaten çok çirkin bir organ
2. iyi ki doğdun piç..
1 haftalık sevgilinin 17 bin 250 tl borç istemesi
-
bulgaristan'dan bekledigim sevgilim gibi ayni. ver kardes ver, ihtiyaci var kizin.
25 temmuz 2015 hdp açıklaması
-
hala çakallık peşindeler kürt halkına yönelik saldırı diye. devlet 90lardaki devlet değil. savaşı kürtlerle değil pkk ile.
amy winehouse'un neden ölmesi
-
(bkz: herkesin neden yazar olması)
ümitcan uygun'a instagramdan gelen kadın mesajları
-
hayatta inanmam. ümitcan’ın mesajlarında tüm bağlaçlar doğru ayrılmış, neredeyse hiç yazım yanlışı yok. böyle bir solucanın böyle bir türkçe kullanması mümkün değil.
ilk buluşmada 50 tl'lik hesap ödeten kız
-
tam yeri geldi, kaçırmak olmaz.
ben hep 50 liralık hesap ödediğim için güzel bir birlikteliğe yelken açacağım kızdır.