hesabın var mı? giriş yap

  • bir türkiye gerçeği.

    saat 19:00'dan sonra;

    - herkes evine kapanır,
    - sokaklarda araba park edebilecek yer bulunmaz (herkes evde çünkü)
    - toplu taşıma araçları; caddeler, sokaklar bomboş olur,
    - insanlar tv'nin karşısına geçip program izler,
    - yetişkin çocuklar odasına geçip nette takılır,
    - kimi müzik dinler,
    - kimi yalnızlıktan dem vurur,
    - kimi işini düşünür,
    - kimi sevgilisini..

    aslında herkes asosyaldir.
    sosyal olmak; pazar günü avm'ye gitmektir.

  • çocuğu 98 kiloya çıkarken seyreden ailenin bu sözden rahatsız olması açıkça şuursuzluk. doktoru savunmuyorum da aile dönüp bir aynaya bakmalı.

  • yıllardır dinlemekten sıkılmadığım özel bir janr. yatağıma uzanmış eylül rüzgarını ayaklarımda hissederken kulağımda çalan coma cinema sonrası buraya tavsiyelerle dolu bir entry, bir de dopdolu bir spotify playlisti bırakmak istedim.

    öncelikle lo-fi müziğin godfatherı daniel johnston'dır. her tipik amerikalı gibi garajında birtakım işler çeviren bu freak abimiz 80'lerin başında texas'ta standartların bayağı bir dışına çıkıp dadaist bir anlayışla bir başına acı çekiyordu. anlamsız, amaçsız işlerinin müzik tarihinde önemli bir yol ayrımına neden olacağını bilseydi bu işe kalkışmazdı belki de. sonic youth, yo la tengo, nirvana gibi grunge ve indie rock ikonlarının ilham perisi olmuş bir adamdan bahsediyorum burada. "true love will find you in the end"

    lo-fi müziğin günümüzde sayısız örneği bulunmaktadır. öyle ki lo-fi dallanıp budaklanmış pek çok alt janrı olan koca bir dünya olmuştur. dream pop, shoegaze, indie, chillwave, surf rock, psychedelic pop ve hatta hip-hop, trip-hop ile bile temas edip gönüllere girmiş, kayıp ruhlara huzur dağıtmıştır.

    kendimce en sevdiğim örneklerini hazırladığım spotify playlistini sizlere sunuyorum. ama maalesef öylesine güzel şarkılar var ki, spotify'da olmamaları üzüyor beni.

    ek olarak meraklısına daha çok trip-hop, chill-out ve ambient ağırlıklı bir başka spotify playlistini de buraya bırakıp sonbaharın ilk günlerinde yaz özlemini şimdiden aklınıza sokuyorum. enjoy!

  • "geçen bir programda konuğun teki bir ürünün markasını ağzından kaçırdı . hemen almaya gittik, nasıl kuyruk nasıl kuyruk... zor bulabildik bi tane."

    "asansörün önünde dikilmiş bekliyorum. adamın sorduğu soruya bak, ‘çağırdınız mı ?’. yok, pişman olup kendi gelsin diye bekliyorum." **