hesabın var mı? giriş yap

  • şeye benzemiş. argodaki anlamını bilen bilir.

    küçükken okulda birbirimize iki baş parmağı ve iki işaret parmağıyla bu hareketi yapardık.

    şöyle: görsel

  • bir şehit ailesinin yalandan baygınlık geçirdiğini düşünebilenler olduğunu bize göstermiş ailelerdir.

    kendimden örnek vermek istemiyorum, istemem hiç.
    yalnız allah evlat acısıyla terbiye etmesin be hacı.
    sen gel vazgeç bu yalandan bayılma teorinden. ayıp oluyor bak.
    hele bugün yapma şu trollüğü, ne olur?
    olmaz mı?

    zorunlu ekleme: böyle utanç verici bir başlığın ilk entrysi değildi elbette yazdığım. ama ilk entrynin bir şekilde silinmiş olması söylediklerimi geçersiz kılmıyor. öyle.

  • snowglow'un (kardan yansıyan şehir ışıkları) sebep olduğu aydınlıktır.

    2019 yılında yapılan çalışmaya göre yapay ışığın kardan yansıması dolunay'ın iki katı kadar aydınlık bir geceye sebep olabilmektedir.

    araştırmacıların, finlandiya'da portimo adlı köyde, almanya'da ludwigsfelde şehrinin banliyölerinde ve letonya'da saunags köyünde bir plajda yaptıkları çalışmaya göre; yeni yağan karın oluşturduğu örtüden yansıyan şehir ışıklarının, banliyo bölgesindeki gökyüzü aydınlığını %33 oranında artırdığı, ek olarak hava bulutlu ise, karın etkisinin dolunay'ın iki katına kadar aydınlığa sebep olacak kadar fazla olduğunu görüldü.

    çalışmada, finlandiya'da kar yağışı sonrası bulutlu gökyüzü sırasında yapılan ölçümler, kar sonrası, bulutsuz gökyüzü sırasında yapılan ölçümlere göre 50 kat, almanya'da ise kar yağışı sonrası bulutlu gökyüzü sırasında yapılan ölçümler, kar sonrası, bulutsuz gökyüzü sırasında yapılan ölçümlere göre 1000 kat parlak sonuç verdi.

    nüfusun dolayısı ile ışık kaynağının fazla olması kar yüzeyinden yansıyan ışığın miktarını artırmaktadır. gökyüzünün bulutlu olması ise bu yansıyan ışıkların bulutlardan tekrar yansımasına ve daha da parlak bir gökyüzüne sebep olmaktadır. bunu, duvara tuttuğunuz fenerin, aynaya tuttuğunuz fenerden daha az aydınlatması ile örnekleyebiliriz. feneri karşılıklı duran 2 aynadan birine, diğerine yansıyacak şekilde (yerdeki kar ve bulut) tutuğunuzda ise daha da fazla aydınlatacaktır.

    kaynak: 10.3390/jimaging5080069, science.org

  • üstteki deli ne anlatıyorsun anasını satayım. ezan kaldırılsın dedik sanki. yüzyıllardır bayram oluyor bu memlekette ben bir kere bile duymadım bayram öncesi sabah 4te sela okunup üstüne 2 tur tekbir getirildiğini. update mi geldi dine? işiniz gücünüz mağduriyet amk.

  • dinlediğinizde katıla katıla gülmenize* sebep olan fıkralardır. örnek vermek gerekirse:

    isa mesih, bir gün çölde gezinirken, ağlayan bir ihtyar görmüş ve yanına yaklaşıp, derdini sormuş. ihtiyar:
    - kaybolan oğlumu arıyorum ama artık umudu kesmek üzereyim..
    deyince isa mesih yaşlı adama acımış ve:
    - oğlunu beraber arayalım..
    demiş. ve sonra sormuş:
    - peki, oğlunu tanıyacağımız bir işaret, bir iz var mı? mesela doğum lekesi filan...
    ihtiyar:
    -evet, oğlumun ellerinde ve ayaklarında çiviler vardı...
    isa mesih'in gözleri dolmuş ve haykırmış:
    -baba!!!
    ihtiyar da haykırmış:
    -pinokyo!!!

  • diline sahip çıkan insanlardır.

    ayrıca ana dilini doğru kullanmak da "ruh hastalığı" olarak görülüyorsa o zaman ben de ruh hastasıyımdır.

    ulan öküzler, bir zahmet artık "şey"in ve bağlaç olan "de, da"ların ayrı yazıldığını öğrenin ki biz de sırf siz doğru kullanın diye zırt pırt sizi uyarmaktan vazgeçelim, hayır sonra "takıntılı-sorunlu-garip insan" biz oluyoruz. bu gibi şeyleri yanlış kullandığınızda cümlenin anlamı tamamen değişebiliyor, bunun da farkına varsanız keşke. hani yaptığınız şey basit dilbilgisi hatası olmaktan çıkıp kendi dilini konuşamama haline dönüşüyor. e bu da komik oluyor tabii ama siz sizi düzeltenlere kızmakla meşgul olduğunuz için kendi rezilliğinizin farkına varamıyorsunuz. kabak yine biz "ruh hastaları"nın başına patlıyor.

    sinirli not: "diline sahip çıkmak" deyince bunu milliyetçilik sanan insanların varlığını görmemi sağlayan başlık oldu an itibariyle. canım benim bak şimdi, ben amerika'da yaşasaydım orada kullandığım dile sahip çıkacaktım, her normal insanın yaptığı gibi. çünkü ana dilim ingilizce olmuş olacaktı ve ben onu doğru kullanmaya çalışacaktım, bu kadar basit.

    not 2: "bağlaçlara -ek işareti konmaz. bitişik olan -de -da'ya işaret konur." diyenlere teşekkür ediyorum, çok haklılar. ben bu hatayı yaptığımı fark etmemiştim, düzelttim şimdi. bakın, uyarılmak ve doğrusunu öğrenmek güzel.

    not 3: "ana dil" olmalıymış doğrusu, uyarılar üzerine tdk'ya * * * anca bakabildim. mesaj yağdıranlara teşekkürler. onu da düzelttim şimdi. vay arkadaş, başka hatam varsa yine söyleyin.