hesabın var mı? giriş yap

  • stres, akıllı telefon kullanımı ve iş/yaşam dengesindeki değişiklikler gibi faktörler sayesinde birçok kişi düzenli olarak önerilen minimum altı saatlik uykuyu alamıyor.

    danimarka, kopenhag üniversitesi'nde yürütülen bir araştırma, uyku düzensizliğinin diyet ile kilo verme çabalarını engelleyebileceği sonucuna ulaştı.

    daha önce yapılan araştırmalar, eksik ya da kalitesiz uykunun yüksek tansiyon, yüksek kolesterol ve atardamarlarda yağ birikimi gibi risklerii artırabileceğini gösterdiği için ekip, bunların kilo almaya etkisine odaklandı.

    vücut kitle indeksi 32'den yüksek olan, 18-65 yaş arasındaki 195 yetişkin ile yapılan çalışmada, katılımcıların tamamı, sekiz hafta boyunca, günlük 8.000 kalorilik sıkı bir diyete tabii tutuldu. katılımcıların bir yıllık uyku alışkanlıkları da izlendi.

    gecede ortalama altı saatten daha az uyuyan katılımcıların vücut kitle indekslerinin, altı saat ve daha fazla uyuyanlara göre 1.3 puan daha fazla yükseldiği görüldü. yine, yapılan anketlerde uyku kalitelerinden memnun olmadığını bildirenlerin vücut kitle indekslerinin, uyku kalitesinden memnun olduğunu bildirenlere göre 1.2 puan daha fazla artığı görüldü.

    çalışmanın lideri profesör signe s. torekov, bir çok kişinin önerilen uyku miktarını yakalamakta başarılı olamaması ve uyku sağlığının, kilo kaybı ile güçlü bağlantısı nedeni ile araştırmanın önemli olduğunu belirtiyor.

    çalışmada ayrıca, haftada en az iki saat egzersiz yapanların daha uzun ve kaliteli uyku uyuyabileceğine dair bulgular da görüldü.

    bu bize, egzersiz ile desteklenen diyetin, kaliteli bir uyku ve daha kolay kilo vermeye giden yol olduğunu gösteriyor. egzersiz hem yağ yakımı hem de uyku düzeni için kilit rol oynuyor. çalışma "obez yetişkinlerde uyku sağlığını iyileştirme" odaklı olsa da obezite tedavisi için de oldukça aydınlatıcı sonuçları göz önüne seriyor.

    kaynak: bbc science focus

  • ot dergisindeki mini röportajında en sevdiğiniz takdir ettiğiniz siyasetçi sorusuna: '' soruyu en sevdiğim en takdir ettiğim yönetici olarak alıyorum ve hz.ömer cevabını veriyorum demiştir''. müslüman geçinip hz. ömer' in adaletinden nasibini almamış, 'dağda kurt kuzuyu kapsa ömer'den sorulur'' lafını duymayıp ülkedeki her olumsuz olayda başkasını suçlayan çakma müslüman yöneticilerimiz bu mesajı iyi alsın.

  • ak seçmeni etkilemeyecektir.

    onlara göre borsa bir kısım kodamanların garibanları sömürdüğü bir kumar masası.

    anlayın artık islamcı kesimin iyi yaşamak gibi bir hedefi yok. onların tek amacı halkın diğer kesiminden intikam almak, islamcı olmayanlara hayatı dar etmek.

  • bomba patlayınca seçim dönemi başlıyor düşüncesi bu kadar insana hasıl oluyorsa, insanları hainlikle suçlamadan önce bu siyasal islamcı hükümet şapkasını çıkarıp biz nerede yanlış yaptık diye bi düşünsünler, pardon şapkaya karşılardı sarıklarını çıkarıp düşünsünler

  • “yoksul bir adam tavuk yiyorsa, ikisinden biri hastadır.”

    çaresizlikle ilgili konuşurken bir arkadaşım söylemişti, musevi atasözüymüş. yoksulluğun çaresizlikle olan giriftliği her dinde aynı.

  • ekşi sözlük yazarlarının maç hakkındaki sikimsonik tahminlerini kimsenin sallamadığı maç.

    amk varsa sağda solda okuduğunuz ilginç bir bilgi, bir anektod, bir foto, bir video yazın şuraya.

    atletico alır.

    madrid alır.

    final maçı haliyle 2 takımdan biri kazanacak aynı şeyleri daha ne kadar tekrar edeceksiniz amk.

    gol dakikası veren var, bunun çocukluğuna inmek lazım. bu ne ilgi budalalığı.

  • 27 mart 1998 de kaybettiğim anneciğim..

    o kadar seviyordum ki seni o çocuk kalbimle, o kadar ihtiyacım vardı ki senin sesine ama sen babamın da o zaman dediği gibi zaten bir melektin ve melek oldun benim ve babamın meleği oldun ..

    nur içinde uyu annem

    bazen merak ederim şimdiye kadar yanımda olsan nasıl olurdu, mezuniyetimde olsaydın yanımda ne hissederdin...

    hep benim ve babamın kalbinde yaşayacaksın annecik..

  • acaba sadece ben mi yapıyorum diye merak ettiğim eylemdir. tuvalet esnasınca, maillere baktınız, ekşi sözlük okudunuz sıra geldi temizlenmeye, eğer evde değilseniz telefonu koyacak bir yer yoksa, kaçınılmaz son.

    edit: ulan kimse yapmıyormuş, ne pis adammışım ben. vurun.

    edit 2: noolur, beğenip favlamayın. bu kara leke ile debeye gircem nerdeyse, gitti kız gibi profil.

    debe editi: tüm ricalarıma rağmen bu boktan entryimi debeye sokup profilime kara leke çalan yazar arkadaşlarıma ince bir sitem gönderiyorum.

    debe editi 2: işbu entryimi kendi entryleri ile destekleyen, entry girip kendini rezil etmek istemeyen ama bana özel mesaj atarak yalnız olmadığımı hissettiren onlarca yazar arkadaşıma teşekkürlerimi sunuyorum.

  • bu gece tanıştığım taksicidir efendim. arka koltuğa oturdum, ağlak bir gitar tınısı geliyor radyodan, kulak kabarttım bb. king eric clapton düetlerinden thrill is gone çalıyor. şaşırdım biraz, fekat şarkı çok piyasa olduğu için pek de dikkat etmedim. ardından muddy waters mississippi delta blues çalınca duramadım, 'hep mi blues dinlersiniz' dedim, 'azer de var usb'de, ludacris de, ama şu an kölelikten kurtulma mücadelesi veren insanların hüzünlü ve yanık tonlarını hissetmek istiyorum' dedi. 40lı yaşlarda bir herif. 4 adet kitap okuyormuş aynı anda. hayatın durağanlığını hazmedemiyormuş, her şey olabildiğince hızlı akmalıymış, sabit kalan her şey canını acıtıyormuş, bu sebepten ötürü sürücülük yapıyormuş. yolda olmak onun ilacı imiş. ben araçtan inerken sonny boy - bye bye bird çalıyordu. düşünsenize. bir daha ne zaman yaşarım böylesini hiç bilmiyorum.