hesabın var mı? giriş yap

  • benim de içinde bulunduğum topluluk. sadece cafede yalnız oturmakla sınırlı kalmıyor benim durumum, sinemaya, konserlere, tiyatroya, basketbol maçlarına hep tek başıma giderim. yalnız takılan diğer insanlar gibi dizüstü bilgisayarım yoktur, telefon var ama hiç açmam bu sürelerde telefonu, yalnızlık tuhaf ama çekici gelmiştir her zaman. tanıştığım insanlarla derin muhabbetler kurmaktan imtina ederim, çabuk unutur, çabuk unutulurum. paylaşmayı sevmediğim için yalnız kaldığımı söylerler ama ben yalnızlığı sevdiğim için paylaşamadığımı düşünürüm. her neyse, sonuç olarak yalnızlık iyidir, özgürlüktür. şu hayata bir kez geliyorsunuz, başkalarına göre hareket etmek, bir şeyler yapmak için başkalarını beklemek yerine kendi istediğinizi yapın. yalnız kalmaktan korkmayın, korktukça daha yalnız kalırsınız emin olun.

  • motorcu arkadas o kufurleri eden diger surucu bozuntulari hakkinda tek tek sikayetci olmazsa, kamera kayitlarini da savciliga sunarak hepsinin burnundan o kufurleri ve hakaretleri fitil fitil getirmezse hakkimi helal etmiyorum.
    o surucu kadinin da burnundan getirilmesi lazim.

  • mağdurlar, toplanın. size hızlı çözüm sunuyorum.

    17.57'de tayland'a uçmuş. yolculuk 13 saat sürüyor. daha uçağın inmesine 4 saat var. hızlıca organize olup, tayland'daki türklere ulaşın. adamı izlemeye alsınlar. ödül koyun başına. türklere ulaşamazsanız tayland mafyasına ulaşın.

  • gerçekten de hayatımda gördüğüm en inanılmaz mantık hatası olabilir. "iyi bir çocuk olursanız, bir gün siz de şirinler'i görebilirsiniz" şartına rağmen gargamel isimli koca herif şirinler'i görebilmektedir. adam hem çocuk değil, hem de iyi değil. yaa yaa.

  • patronu kayınbabası olan damatlardan. gerçi mussolini'nin damadı olmadan önce de soylu bir kökeni var. babası amiral costanzo ciano birinci dünya savaşında italya'nın donanma komutanı, ulaştırma bakanı, meclis başkanı ve de kont. bu yüzden damat da kont: kont ciano. hatta karısı olan mussolini'nin kızı edda'ya da kontes ciano diye hitap ediliyor. yani damat sonradan görme değil. bilakis hukuk eğitimi almış bir diplomat, yakışıklı bir playboy ve hatta bir tür sefa pezevengi, kibarcasıyla bon vivant.

    mussolini'nin kızıyla evlendikten sonra alıp yürüyor ve dışişleri bakanı oluyor. hatta öyle ki mussolini'nin yerine geçmesine kesin gözüyle bakılıyor. daha da ilginci mussolini'nin oğlu olsa kendisine ancak bu kadar benzer. hadi tipini geçtim, sesi, jesti mimikleri de. nitekim karısı bu benzerliklerin sorulması üzerine, kocam babamla o kadar fazla vakit geçiriyor ki bir süre sonra istemsizce onun gibi konuşup onun gibi davranmaya başlaması normal demiş.

    fakat ikinci dünya savaşının sonlarına doğru faşistler için işler boka sarmaya başlayınca italyan yüksek faşist konsey’inde mussolini’nin görevden alınması lehine oy kullananlardan biri de damat oluyor. akabinde kayınbabası tutuklandı, kendisi de bakanlıktan alınıp almanya'ya kaçtı. bundan sonrası ise film gibi: hitler, eski kankası mussolini'yi tutukluğu bulunduğu gran sasso d'italia dağındaki hapishaneden kurtarmak için özel bir bir havacı bir birlik* gönderip kurtarır.

    daha sonra ise hitler, mussolini'ye italya'nın kuzeyinde salo cumhuriyeti'ni kurdurur ve almanya'da kaçak yaşayan damadı eski dışişleri bakanı galeazzo ciano'yu tutuklayıp mussolini'ye iade eder. kızının "yapma etme baba, çocuklarımı babasız koyma" yalvarmalarına aldırmayan mussolini, damadını vatana ihanetten yargılatıp suçlu buldurdu ve ters oturtuğu sandalyede sırtından kurşunlanmak suretiyle 1944'te idam ettirdi. daha da fenası bütün infaz anını, damadının beyninin akmasını, can çekişmelerini falan kameraya aldırmış. +18.

    damadın idamından bir yıl sonra italya'dan kaçmak için girişimde bulunduğu sırada yakalanan mussolini ise milano'da kalabalık bir grup tarafından linç edildi. +18.

  • bana anneannemi hatirlatan kurabiye... cok guzel yapardi rahmetli...

    ondan tarif alamadigima pismandim ama bir suredir kendim internetten derledigim tarifleri modifiye ederek o lezzete yakin bir sekilde bunu yapmaya calisiyordum... bu surecte edindigim tecrubelerime dayanarak, en ideal malzeme listesinin soyle oldugunu soyleyebilirim:

    125 gr tereyag
    100 ml zeytinyagi
    2 ad yumurta
    1.5 su bardagi seker
    2 limonun kabugunun rendesi (rendenin ince tarafiyla)
    1 limonun kabugunun rendesi (rendenin kalin tarafiyla)
    1 limonun suyu
    2 yemek kasigi suzme yogurt
    1 paket kabartma tozu
    1 paket vanilya
    2 cay kasigi karbonat
    6.5 su bardagi un
    bir tutam tarcin

    once karistirma kabina tereyagi koyuyorum ve bunu, icinde sicak su olan daha derin bi kaba oturtuyorum... boylece tereyagi eriyor ama cok da kizgin olmuyor...

    tereyag eridikten sonra zeytinyagini, limon suyunu, limon kabugu rendelerini, sekeri, tarcini ve vanilyayi koyup karistiriyorum... bu esnada sivi tereyagin sicakligi iyice azaliyor, sonrasinda da yumurtalari kiriyorum (yumurtayi ilk basta kirarsaniz katilasma riski var)... daha sonra da karbonatla kabartma tozu ilave ediliyor...

    bundan sonra da unu koyup yogurmaya basliyorum... hamur iyice kivama gelince de avuc icini dolduracak kadar parcalar alip, yuvarlayip tepsiye diziyorum... ustlerine catlamalari icin bicakla ufak birer carpi isareti koyup azicik da toz seker serpiyorum... en sonunda da 175 dereceye isitilmis firinda 25 dakika kadar pisiriyorum...

    deneyecek olanlara simdiden afiyet olsun!

    not: limonlari iri ve kabugu kalin olacak sekilde secin, dandik mayer limonlara ilismeyin...