hesabın var mı? giriş yap

  • eminönünden -birinin elinde çuval- üç adamın otobüse binmesi, muavinin "o yük için de bilet alıyoz, 4 kişi lütfean" demesi, adamın parayı verdikten sonra arkadaşına "çuvalı goltuga oturt" demesi, otobüsteki diğer insanların yüzünde oluşan şirin gülümseme.

  • atalarımız bunu seneler önce düşünerek söz, nişan, nikah gibi checkpointli basit bir sistem koymuşlardır.

  • hiçbir kadını güzel bulmayan ve "madem güzel kadın yok ben de kendi kadınımı kendim yaparım" düşüncesi ile yola çıkarak yaptığı heykele aşık olan heykeltıraş olup aynı zamanda george bernard shaw'ın çiçekçi bir kızın hikayesini anlattığı oyununun adıdır. oyunda eliza adlı kızımız sokaklarda çiçek satan kendi halinde bir zavallıyken bir profesörün yardımı ile oturmayı kalkmayı, etkileyici konuşmayı öğrenen, kendine güveni gelen bir prenses olur çıkar. bu sahne, hanımefendilik dersleri alan köylü kızının olduğu türk filmlerinin ve belki de "ben donyanın en gozel garısıyam" repliğinin kaynağı olmuştur. pygmalion, bir kimseyi olduğu gibi kabullenememe ve değiştirmeye çalışma anlamına gelen pygmalion kompleksi'ne de ismini vermiştir.

  • ilk amelie. 100 kere de izlenir. sıkmayan, kaybedecek hiç bir şeyim olmasa veya zamanı durdurabilsem neler yaparım sorusuna da cevap bulmuş ve mutluluğun iyilik yaparak sağlanacağını söyleyerek sanıyorum amelie'ye örnek olmuştur.

    phill zamanında ekzotik bir adada ananas suyu içtiği, çok güzel bir kadınla birlikte olduğu günü tekrar yaşamak istediğini, neden bu günü yaşadığını sorgular. işte filmin mesajı burda saklı. hayatınızın en güzel gününü elde etmek sizin elinizde. nitekim phill sonunda gerçeği kavrar ve her günü hayatının en güzel günüymüş gibi yaşamaya ve yaşatmaya başlar.

  • benim eski iş yerinde bir kadın vardı. durmadan "geliyor olacağım, hı hı, çeync ettirdim ben onları, kontakt kurdum cc ile" gibi şeyler söylüyordu. bir gün dışarıda telefonla konuşurken isteyerek kulak misafiri oldum. "taam siz yiyin ben geç geliyom" derken duydum. o an anladım ki bu lügat sadece mesai bölgesi içerisinde duhul ediyor bünyeye. arta kalan zamanlarda yine salı pazarı, yine metrobüs içi hayat...

  • adam bizim milli takımı seçse şu an evinden maçı izliyor olacaktı. bir ihtimal trt'nin dandik yayınıyla izliyor olacaktı. ironiye gel. almanya'yı seçti dünya kupasını kaldıracak şimdi.

    adam ileri görüşlüymüş.

  • baba 135 kilo olmuştur. yani yarım dünya diye tabir edilen safhayı atlamış, kendi çapında ufak bir gezegen olma safhasına gelmiştir. bu muhabbetin konu edildiği bir akşam yemeğinden sonra meyve yemek için bir elma alan atrin mutfakta ayakta televizyon izleyen babayla karşılaşır. elmayı alıp babanın göbeğinin yanından yere bırakır ve bu işlemi 2 3 kere tekrar eder...

    baba: napıyosun lan?
    atrin: kontrol ediyorum.
    baba: neyi kontrol ediyosun? yıkasana lan elmayı?
    atrin: dur yahu elma büyük geldi ama mandalin kesin olur.
    baba: ne olur?
    atrin: yörüngene oturur ya..

    babanın gözlerinin yörüngeden çıkmasının akabinde atrin'in elindeki elmayı kapar ve kapıdan kaçmakta olan atrin'in yörüngesine *çot* sesi ile oturtur. hala acıyo lan sırtım.

  • thomas müller tarafından dalga geçilen ancak verdiği cevapla adeta bilezik gibi geçiren, ezilenlerin sesi, endüstriyel futbola karşı milli takım. helal olsun dedirtmiştir.

    --- spoiler ---

    2018 dünya kupası elemeleri’nde san marino ile karşılaşan almanya, zayıf rakibini 8-0’lık farklı bir skorla devirip üç puanı cebine koymuştu.

    8-0’lık san marino galibiyetinin ardından yaptığı açıklamada bu tür maçların gereksiz olduğunu ima eden almanya’nın yıldızı thomas müller, “zaten yoğun bir fikstürümüz var ve böyle bir ortamda bu tür maçların neden oynandığını anlayamıyorum.

    onlar için dünya şampiyonuna karşı oynamanın özel bir şey olduğunun farkındayım. bununla birlikte bu tür maçların gereksiz risk taşıdığını düşünüyorum” ifadelerini kullanmış ve bayern münih ceo’su karl-heinz rummenigge de bunu onaylamıştı.

    bu açıklamanın ardından san marino milli takımı iletişim direktörü alan gasperoni, müller’in sözlerine ders niteliğinde bir yanıt verdi.

    “gol atamadınız diye kızmayın”
    bu maç, sizin gibi bir golcünün, bizim kadar kötü bir takıma gol atamayacağını gösterdi. ayrıca kalecimiz simoncini’nin gol atmanızı engellemesine kızmadığınızı sakın iddia etmeyin.

    bu maç rummenigge ve beckenbauer gibi yöneticilere futbolun gerçek sahiplerinin onlar değil, futbolu sevenler olduğunu gösterdi ve sizin hoşunuza gitse de, gitmese de biz, futbolu sevenlerdeniz.

    “bu maçın geliriyle futbol sahası yaptıracağız”
    yine bu mücadelede, sizin kurallarınızın ardından değil, kendi hayallerimizin peşinden gittiğimizi gösterdik.

    bu maçta san marinolu insanlara, gerçek bir milli takımları olduğunu hatırlatıp onları sevindirdik.

    bunun yanı sıra bu maçtan elde edilen gelirle federasyonumuz, acquaviva adında izbe bir köye bir futbol sahası yapacak. siz bile bu sahayı 6 aylık bir maaşınızla yaptırabilecekken biz, 90 dakikalık bir karşılaşmadan elde edilen parayla yaptırabiliyoruz.

    san marino milli takımı’nın resmi twitter hesabı, almanya karşılaşması esnasında iddialı bir tweet de attı. geçmişteki 13-0’lık mağlubiyet gününü hatırlatan san marino hesabı, “on yıl önce bu dakikalarda 7-0 gerideydik. şimdi 3-0 gerideyiz. 10 yıl sonra bugünlerde almanya’dan puan alacağız. bu dediğimizi unutmayın” ifadelerini kullandı.

    --- spoiler ---

    futbol güzel şey.

    kaynak: four four two.

  • bu konudaki son sözü dostoyevski söylemiştir zamanında :

    "insanların birbirini tanıması icin en iyi zaman, ayrılmalarına en yakın zamandır."

    budur.