hesabın var mı? giriş yap

  • 1970'lerde çekilen star trek 1080p izlenebilirken bir demet tiyatro'nun 360p izlenmesinin sebebi geleceğin hesaba katılıp katılmaması değil, star trek film (pelikül) olarak çekilirken bir demet tiyatro'nun betacam'a kaydedilmesidir. yani birisi film/pelikül, diğeri video.

    film olarak kaydedildikten sonra ilk film kaydı olan lumiere kardeşlerin 1800'lerdeki çekimleri bile 4k'ya çevrilebilir.
    https://youtu.be/1faj9fjqrza

    bu yüzden tosun paşa filmini 4k formatında izleme imkanı halen varken, ezel dizisinin 4k formatı asla olmayacak. videolar hangi çözünürlükte çekildiyse o çözünürlükte kalırlar, filmlerde böyle bir kısıtlama yoktur. çözünürlüğü tarama teknolojisi belirler, bu teknoloji geliştikçe filmlerin yüksek çözünürlükte versiyonları üretilebilir.

    ayrıca bir demet tiyatro'nun orijinali için 576p denebilirken 4:3 olan formatı 16:9'a çevrilirken alt ve üstlerden kırpılması sonucunda 360p olarak yayınlanıyor.

  • ince'ye değil bakanlık selam verilmez.

    oğan için türk dünyası ile ilişkiler bakanlığı bence de şık olacaktır.

  • 763 bin kişiye neden ikamet izni verilmiş? onu da açıklasaydı valilik.

    edit: çokça mesaj geliyor. iranlılar, ruslar, öğrenciler, iş insanları, başka ülkelerden çalışmaya gelenler, falan falan falan. doğrudur. o zaman da yüzbinlerce afganistan/pakistanlı'nın kaçak olduğu doğrulanmış oluyor.

  • zehirlere karşı olan bağışıklığı açıklanamamıştır. "bir allahtan korkar" denilebilecek sanırım tek canlıdır, densizdir, cengaver ruhludur, çöllerin kabadayısıdır vesselam.

  • hep mümkün olmayan. vefat ettikten sonra onun telefonundan beni annem aramıştı. bir an gülümsemiş ve "neden olmasın" demiştim, hatta o saniye "kimseye söylemem" diye hesap bile yaptım. neyse ki deli olduğumu gizleyecek kadar akıllıyım.

  • 5 6 yaşlarındayım, kız kardeşim yeni doğmuş, hasta ve güçsüz. istanbul'un yeni yerleşim yerlerinden birinde, çamurdan sokakları olan bir semtte yaşıyoruz. daha duvarlarındaki beton kururmamış bir kooparatif dairesinde kiradayız. duvarlar yeşil ve sürekli küflü. kardeşim sürekli hasta.

    ben de muz seviyorum. 1 kere mi ne yedim ama olmaz böyle bir lezzet abicim. kokusu, kabuklarını yana doğru açarak yeme durumu falan. böyle bir şeyin ağaçta kendiliğinden yetişmesi ibretlik yani. işte hatırlarım kardeşime güç bela muz alırlardı, annem bi parça verirdi sonra da tembihlerdi beni, "oğlum kardeşin hasta diye bunları yemesi lazım, çok pahalı alamıyoruz" diye. o evde o muz dururdu da ben gidip bir tanesini yemezdim, arada sırada kese kağıdını koklardım ama yemezdim.

    kız kardeşim evlendi şimdi, geçen gün onlara gittim, bir tabakta meyve getirmiş. dilimlenmiş muzlar... onlar öyle yenmez ki.

  • artık tüm markalar yavaştan kendi e-ticaret sahasını güçlendiriyor. dolayısıyla bu tip yatırımlar yavaştan piyasada şekil değiştirir ya da kapanır. normaldir.

  • yapılamayan pfdk sevklerini araştırmaya gelmişlerdir. eee senin ülkende bir maçta taraftar sahaya dalıyor taraftarla futbolcular arasında bildiğin tekne tokat kavga yaşanıyor üzerinden bir hafta geçiyor ama bir tane bile işlem yok. disiplin cezası yok. soruşturma yok. hiçbir şey yok. niye yapmadın pfdk sevkini diye sorarlarsa “seçim var diye ehiehi” diyebilecekler mi bakalım.

  • bu meselede anlamadığım kekoluk galatasaray'ın yıldızlarını silme meselesi. katılalım katılmayalım bir 5 yıldız claim'i var dolayısıyla hadi kendine 5 yıldız koydun bunu desteklemek için diyelim , la olm bizimkileri niye siliyorsun, başkan , basın sözcüsü vs. olsam ilk işim kim yaptıysa kim karar verdiyse onu kovmak olurdu.

    sadece şu bile senin psikolojik olarak bu sidik yarışını kaybettiğini gösteriyor.