hesabın var mı? giriş yap

  • biri dünyaca tanınmış öbürü daha bölgeseldir, doğru.

    ancaaaak;

    sneijder justin bieber ise alex tarkandır.
    sneijder ben affleckse alex şener şendir.

    ne bileyim sneijder obama'ysa alex uruguay devlet başkanıdır. alex candır.

  • pahalı diye bu marketleri boykot edip daha pahalı olan bakkallardan alışveriş yapalim diyorlar.
    güzel kafaymış, güle güle kullansınlar.

  • superman dediğimiz adamı yenebilecek dc veya marvel içinde sayılı karakter vardır. wolverine bunlardan birisi değildir. superman müthiş hızlı, güneşten gücünü alan, uzaya çıkabilen bir karakterdir ve dünya üzerinde var olan wolverine ile mücadeleye bile girmez. onu kolundan tuttuğu gibi güneşe bırakıp, tekrar gazetesinde haber yapmaya devam eder.

    batman böyle değildir mesela. ha keza iron man de aynı şekilde. batman, dünyanın en büyük dedektifi sıfatına sahip bir karakterdir. iron man ise yapay zeka ile işini halleder. iki karakter de kriptonit meselesini fazla sürmeden çözüp, tedarik ettiği bu element ile superman karşısında kafa kafaya mücadele verir. mesela, iron man dediğin adamın hulkbuster dışında thorbuster, galactusbuster gibi kıyafetleri bile vardır. superbuster yapması da zor olmaz. bu ikisine lazım olan tek şey, rakibini tanımak için bir süre sahibi olmak dışında bir şey değildir.

    neyse, konu konuyu açmadan ben kapatayım, superman'i koşulsuz şartsız olduğu gibi pataklayacak tek karakter dr manhattan abimizdir. zayıflığı yoktur. gücü sonsuzdur. zaman, mekan kavramları olmadığı gibi, kendini de klonlar. superman'in kurtarıcı isa olduğu çizgiroman aleminin tanrısıdır. efsanedir.

    edit: superman ve kriptonit ilişkisinin, vampirle güneş, şeytanla kutsal su gibi çalışmadığını biliyorum. lakin, iron man veya batman gibi iki strateji dehası karakterin bu zayıflığı "gel şu taşa çarp" mantığı ile kullanmayacağı da aşikar. bu iki karakterin temel özelliği, rakibinin zaafını keşfedip buna saldırmak. zaten bunlar karşı karşıya geliyorsa, bu zaafiyetin de olacağı bir evrende meydana geliyordur.

    sorunun temelinde "sürekli iyileşen wolverine yenilemez" mantığı varsa, deadpool da yenilmez. lakin, iş öyle değil.

  • övünmek gibi olmasın ama sanırım bu benim. nerde ağzı açık, sağa sola bakan biri varsa gelir bana adres sorar. kimin kolunda saat yoksa yanaşıp bana "saatiniz var mı acaba?" der. yanımda 3-4 arkadaşım olsa bile her defasında sorunun muhattabı ben olurum. hatta gelip bir şey soracak adamı 50 metreden kestirebiliyorum artık. mesela geçen gün markette kadının biri elimdekilere bakıp "o kazandibi güzel mi ya? ben geçen o markanın profiterolünü aldım hiç beğenmedim. alıyım mı sizce?" diyerek hiç tanımadığı halde bana damak tadını emanet etti. işte bu sebeplerden, her sabah evden çıkmadan trt 2'yi açıp, saatim geri kalmış mı diye kontrol ederek; boş zamanlarımda google earth'ten bilmediğim mahallelerdeki cami, okul, cadde ve sokakları öğrenerek bana güvenen halka en doğru cevabı verebilmek için çalışıyorum. gelecek seçimlerde de adayım.

  • acı çeken kadınların saçmalıklarına şahit olmuştum da ilk defa bir erkeğin de bu denli saçmalayabileceğini farkettim. duygu barındıran herkes duygusunu dışa vurmada rahat olabilmeli oysaki. şekli bizlere yanlış gelse dahi. ben güzel bulmadım o jiletli resmî mesela . resim emrah serbest'e ait olduğu için değil kim olsa hoş görünmüyor, insanı üzüyor. lakin bu üzücü görüntüyü vermiş olmak o kitapları yazan adamı değiştirmiyor. acıyı yaşayış tarzı beni ilgilendirmiyor, emrah yine aynı emrah gözümde..

  • ekşi sözlük'ün de iş aldığı tuhaf bir sektör. sayfanın aniden kayması şeklinde taktikler geliştirmişler; bir linke tıklayacam derken reklama tıklaman sağlanıyor. geneli tırt şeylerin reklamı aslında, gerçekten çok anlamsız şeyler var.

    edit : (bkz: minik ilayda'ya yardım kampanyası) minik bir kızımız için dayanışma başlığı; destek olalım, oldurtalım. sevgilerimle.

    edit : debe sezonu açıldı haydeee. (bkz: şehit kütüphaneleri) diye de bir şey varmış. kütüphanelerin yaygınlaşması için şehitlerin adları gerekmesin bundan sonra. ama yiten bu insanlarımızın adının kütüphanelerde yaşaması, adlarının yeni kütüphaneler açılmasına vesile olması, toplumumuzun bütün bu acı olayların sorumlusu olan cehalet belasını bir nebze olsun yenebilmesine yardım olacaksa bu teskin edemeyecek de olsa küçük bir tesellidir.