bebek yokuşu
-
parasız zamanda altından üstüne çıkmak icap ettiğinde "acaba ölsem mi şurda?" diye düşündüren 70 derece civarlarında bir dikliğe sahip korku filmi yokuşu.
-
tam dibinde, yolun gidis ve gelis olarak ikiye ayrildigi noktada birkac katli bir bina vardir, her gecisimde kamyon girsin diye oraya o sekilde insa edildigi izlenimi verir bana. (bkz: eve kamyon girmesi)
-
resmi ismi bebek yokuşu olan cadde dahil yanılmıyorsam toplam beş tanedir. batıdan doğuya gidersek:
1- bebek yokuşu: nispetiye caddesi'nin ortalarından bebek'in ortalarına inen yokuş
2- küçük bebek caddesi / küçük bebek yokuşu: nispetiye'nin cengiz topel caddesi ile kesiştiği kavşaktan bebek'e inen yokuş.
3- boğaziçi üniversitesi güney kampüs ana kapısına komşu, döne dolaşa bebek'e inen daracık yol. google maps'e göre adı akaygen sokak'mış (burdan bebek'e ulaşması biraz zor yalnız arada kesen bi sokak falan var).
4- güney kampüs'ün içinden bebek'e inen zigzaglı yol. (bkz: boğaziçi üniversitesi'nden bebek sahiline inen yol)
5- aşiyan yolu / aşiyan yokuşu: güney kampüs ile rumeli hisarı'nın arasında kalan, aşiyan mezarlığı'na komşu yol. -
taksiyle ciktiginizda birmilyonaltiyuzbinliraya biticek bir yokus.
-
otomobil kullanmaya yeni başlayanlara, " bikere inip-çıktınmı ehliyet senin" denilen yokuş.
(bkz: yokuşların hastasıyım, otobanın ustasıyım) -
kisin karli havasinda baska care kalmadigi icin yuruyerek cikilan fakat yolun yarisinda yolda kalan ve carpisan araba gibi oradan oraya kayan arabalari gorunce insanin keyfini yerine getiren yokus.
-
yürüyerek ter atmadan tamamlamanın imkansız olduğu yokuş. bebek’ten etiler’e çıkmayı sağlayan bu yol, düzenli spor yapan fit bir insanı dahi canından bezdirme özelliğine sahip. zaten fiat fiorino tipi ticari araçlar dahi bu yokuşu çıkmakta zorlanıyorlar.
bu yüzden divan pastanesi ile nusr-et burger civarında gezen taksilere, oralardan nispetiye’ye geçmek isteyen müşteri kitlesi bir ekmek kapısı haline geldi. ayrıca bu yol için günün her saati gece tarifesi uygulansa tam yeridir. (bkz: swh) -
hele hele trafik sıkışırsa yokuş yukarı debriyaj kavrayamama ile bütün etraftakilerin size gülmesine zemin hazırlayan adi, pis, tu kaka yokuş.**
-
bebek mc donalds' dan başlayıp etiler paul' e kadar uzanan, bisiklet gezilerinin korkunç sonu.
-
lise yıllarında ,balık yakalamak için ,mecidiyeköy'den yürümüşlüğümüz çoktur.sanki balıkçıda balık yoktu ? her yer lüfer , palamut her cins balık kaynıyordu,rüya gibi zamanlardı. o yokuştan inmek zevkti, 23 numaralı troleybüsle geri dönerdik.bazen çile çekmek için o yokuşu manolya kokuları altında çıkardık.
70 li yıllarda, istanbul ,mahvolmuş betonlaşmış diyordum.istanbul benim için avrupa yakasının bir kısmı idi.anadolu yakası dünyanın bir ucu idi.
kısacası istanbul'u bizler yaşadık ve kaçtık.
ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap