• tek cümlelik özeti;
    "bir insanın karakterini test etmek isterseniz ona yetki verin." abraham lincoln
  • "dünyanın en gereksiz işe yaramaz adamını alın, bir gişe memuru yapın .kendini önemli biri zannedip hemen sizi aşağı görecektir."
    fm.dostoyevski/besy(ecinniler)

    sanırım dostoyevski 150 yıl önce "das experiment" filmini kavramış ve özetlemiş.
  • filmin başında mahkumlar şöyle bir espri yapar:
    -kadınlar neden pornoları sonuna kadar izler?
    çünkü sonunda çiftin evleneceğini sanırlar.
  • das experimentin ta kendisinin içindeyken, çarşı izninde sinemada seyrettiğim film.
  • ömrümden ömür götürdü amına kodumun filmi. bitti demin aha saat altı ne uyku kaldı ne bişey. bana dövülecek sarı bişey verin.
  • izleyenlere ordaki baskı durumunu yeterince yansıtamamış olan film. 77numaralı mahkum ve gardiyan arasındaki çekişme dışında diğerlerinin strese girip o kadar parayı bırakarak çıkmaları için ağlamalarına neden olabilecek pek bir şey yoktu. adamlar arada bikaç şınav çektiler o kadar. hiç askerlik falan yapmamışlar heralde. o kadarcık şeyden 4000 mark bırakılıp gidilmezdi. o baskı, otorite ortamının daha iyi yansıtılması gerekiyordu.
    ilk önce hemen hemen herkesin 77numaraya sonra da izledikçe gardiyana sinir olduğu bir film.
    karakutu içindeki tornavida ne alaka dedirten film.
  • korkak bir filmdir.

    evet karanlık ve rahatsız edici havayı iyi yaratmış bir film. ama filmin isminden başlayarak pek çok kısmında bariz bir biçimde stanford hapishane deneyi'nden faydalandık deyip sonra deneyin en can alıcı kısmını es geçersen, hatta bunu deneyin tüm anlamının içini boşaltacak şekilde yaparsan film korkak olur.

    nedir stanford hapishane deneyi'nin anlamı? zaten önceden kompleksli olan, sorunlu olan asosyal tipler değil, herkes, tekrar altını çiziyorum herkes, eline fırsat geçtiğinde psikopat bir sadiste dönüşür. stanford hapishane deneyi sizin, o üzerine nefret kustuğunuz canilerden zerre kadar farklı olmadığınızı anlatır. fakat film bunu öyle yansıtmıştır ki, sanki doktorlar zaten sorunlu bir tipin gardiyan olunca problemli olacağı gibi bilindik bir olguyu can sıkıntısından yeniden kanıtlamaya çalışmışlar gibi saçma sapan bir deneye kalkışmışlardır. eğer insanlara gerçeği gösterseydi o zaman efsane (ve gişede başarısız) olurdu. forumlarda izleyenlerin gösterilenleri topluca inkar etmelerini, "hayır biz yine de sevgi dolu ışık varlıklarıyız, o film çok kaka çok pis" diye mızmızlanmalarını görürdük.
  • bir değil birçok zincirleme gerçek deneyden esinlenerek yapılmış bir film.deneylerden en ilginci şu şekilde: önceden anlaşılmış bir profesor ve bir hasta denek olan asistanla beraber bir odaya kapatılıyor,profesor asistanından hastaya aslında elektrik akımı bulunmayan tellerle elektrik vermesini istiyor,asistan telleri hastaya her değdirdiğinde hasta rol icabı olarak çiğlıklar atıyor ve debeleniyor,asistan bunu yapmayı bırakmak istiyor ama profesor çok kesin ve net olarak devam etmesini istiyor,sonuç olarak asistan adamın ölme riskine rağmen sözde elektriği vermeye devam ediyor..filmde tam olarak anlatılmak istenen verilemediysede,sınırsız yetkinin yanlış ellerde mantıklı bir insanı yoldan çıkarabileceğine veya boyun eğdirebileceğine değinilmiş..
    (bkz: kontrolsüz güç güç değildir)
  • çingeneye silah vermişler ilk önce babasını vurmuş misali ezik kişiliklere verilen kontrolsüz gücün sonuçlarının rahatlıkla gözlemlenebileceği yarmış, aşmış güzellikte itici film.
  • alman'larin boyle bir film yapmalarinin ardinda gozden kacan bir gercek vardir; film der ki, bizler biz degiliz bize bicilen roluz. bir baska deyisle kisiye toplumun yukledigi rol kisiligin otesine gecebilmekte siradan bir insan bir katile donusebilmektedir. ortalama bir alman yahudi soykirimindan utanc duymaktadir. nazi almanyasinda asker olanlarin torunlari, dedelerinin yaptiklarini buradan bakarak aciklayabilmektedirler.
hesabın var mı? giriş yap