• lars von trier'den ziyade çağdaşlarının ve öğrencilerinin uyguladığı ve ilerlettiği manifesto.
    (bkz: thomas vinterberg)
    (bkz: susanne bier)
    (bkz: anders thomas jensen)
  • dogma 95 manifestosuyla çekilen filmlerden birkaçı;

    (bkz: idioterne)
    (bkz: festen)
    (bkz: italiensk for begyndere)
    (bkz: mifunes sidste sang)
    (bkz: the king ıs alive)
  • 35 mm çekilmemişlerdir, dv (digital video) çekilmişlerdir. sinema gösterimi için 35 mm formatına getirilmelidir, der manifest.
  • trier'in sonradan manifestoyu dağıttığı aşikar.

    adam doğal mekandan çıkıp, stüdyodan filmler çeker millete güldür güldür muamelesi yapar oldu.
  • cate blanchett' in manifestoda canlandırdığı 12 kısa kesitten biri olan resim öğretmenin öğrencilerine söylediği repliği içeren akım.
  • dogma 95 estetiği : dogma prensiplerine bağlı olarak, filmin yapım aşamasının teknik özellikleri, filmin içeriği ve estetik oluşumu üzerinde doğrudan etkiliydi. örneğin, sahte kan ya da gözyaşı yasaktı. duygular ve bunların fiziksel dışavurumları gerçek olmalıydı; manifestoda belirtildiği üzere, set dekorları kullanılmayacaktı. nikolaj lie kaas’ ın burnu gerçekten de kanamış, son sahnede alnına bir tabak çarpan bodil jorgensen’in kaşı açılmıştı. von trier hemen “dogma kanı” diye haykırarak kamerayı onun yüzüne yaklaştırmıştı. anne louise hassing’ i ve bodil jorgensen’i ağlatmak için psikoterapi teknikleri kullanılmıştı. ereksiyonların da gerçek olması gerekiyordu. havuz başındaki duş sahnesinde jens albinus (bkz: stoffer) bir türlü gerçek bir ereksiyon sergilemeyi başaramayınca sorun yaşadı. von trier bir dublör kullanmanın etkileri üzerine düşünmeye başladı. ya dublörün ten rengi farklı olursa? bunu kurgu esnasında düzeltemezdi. çünkü dogma’nın beşinci kuralına göre, optik çalışmalar ve filtreler kullanmak yasaktı.
  • mantıklıdır iyidir hoştur. sadedir gerçektir. doğallığın kendiliğinden güzel olduğu topraklarda doğmuştur zira. hayatı makyajlamaya çalışmanın alemi yoktur.
  • ortaya fikri çıkarıp, manifestoyu yayınlayanlar yıllar sonra bu uygulamadan uzaklaşmıştır.
    arkadaş ortamlarında hepimizin ortaya attıkları fikirler olur, işte onların kabul gördüğünü ve müfredatlar içerisinde yer aldığının düşünün. işte o dogma 95'dir.
  • bir manifesto hazırlansın ve bir akım çıksın. sadece festen çekilsin. başımın tacıdır.
  • altıncı maddesi ile müziksiz mekanlar'ın manifestosu ile tam paralellik gösteren manifestodur.
hesabın var mı? giriş yap