5 entry daha
  • “doğuştan kör bir adamın, şimdi yetişkin olduğunu, ve eliyle dokunmak suretiyle küreyi küpten ayırt edebildiğini varsayalım. bu şahıs, görme yeteneğini kazandıktan sonra, elleriyle dokunmadan küpü küreden ayırt edebilir mi?”

    oliver sacks'ın, mars'ta bir antropolog adlı kitabının "görmek ve görmemek" bölümünde de yer verilen problemdir.

    --- spoiler ---

    "virgil (görme yeteneğini kazanan hasta) daha sonra bana, bu ilk görme anında, ne gördüğü hakkında hiçbir fikri olmadığını söyleyecekti. ışık, hareket ve renk birbirine karışmış, anlamsız, bulanık bir manzara oluşturmuştu. bu bulanıklığın arasından “evet?” diyen bir ses işitti. o zaman, ancak o zaman, bu ışık ve gölge karmaşasının bir yüz olduğunu, doktorunun yüzü olduğunu anladı."

    "bizler, doğuştan görenler, bu zihin karışıklığını kolay kolay anlayamayız. çünkü bütün duyularımız sağlam doğmuşuzdur, bu duyuları birbiriyle ilişkilendirerek, görsel objelerin, kavramların ve anlamların birbirini tamamladığı görsel bir dünya kurarız. her sabah gözümüzü açtığımızda, görmeyi öğrendiğimiz bir dünyayla karşılaşırız. dünya bize verilmemiştir, bitmek tükenmek bilmeyen tecrübelerimiz, sınıflandırmalarımız, belleğimiz, ilişkilendirmelerimizle onu biz kurarız. ama virgil gözlerini açtığında, kırk beş yıldır kör olduğu için, sadece bir bebeğin görsel tecrübesini edindiği, bunu da uzun süre önce unuttuğu için, gördüklerini destekleyecek bir görsel bellekten yoksundu; önünde bir tecrübe ve anlam dünyası yoktu. görüyor, ama gördüklerine bir anlam yükleyemiyordu. retinası ve optik sinirleri çalışıyor, veriler aktarıyor, ama beyni bunları anlamlandıramıyordu, nöroloji deyimiyle bir agnozik olmuştu."

    "burada karşılaşılan zorluk, dokunarak tanıma alışkanlığı sonucu ardışık (sequential) bakmaya alışan kişiye, objelerin eşzamanlı algılanmasının adeta imkânsız görünmesidir. görme duyusuna sahip olan bizler, zaman ve uzamda yaşarız; körler yalnızca zamanda yaşarlar. körler birbiri ardına sıralanan, ardışık izlenimlerle (dokunma, işitme, koku izlenimleri) dünyalarını kurarlar ve görme yeteneği olanlar gibi, eş zamanlı görsel algıyı, belirli bir anda görsel bir sahne oluşturmayı başaramazlar. gerçekten de kişinin uzamda bakma ve görme alışkanlığı yoksa, uzam fikrini kavraması bile imkânsızlaşır."

    --- spoiler ---

    edit: (bkz: #102397681)
1 entry daha
hesabın var mı? giriş yap