30 entry daha
  • son zamanların iyi filmlerinden. izlediğim iranlı yönetmenlerin filmleriyle karşılaştıracak olursam, asghar farhadi filmografisi, a girl walks home alone at night ve under the shadow'dan daha başarılı buldum. şimdiye dek izlediğim en iyi iranlı yönetmen filmi.

    --- spoiler ---
    filmin en büyük artısı, klasik bir seri katil ve polise güvenmediği için onu yakalama görevini üstlenmiş olan idealist gazeteci hikayesi gibi başlaması ama odağını katilin yakalanmasından çok yakalandıktan sonraki sürece çevirerek izleyiciyi bir nevi ters köşeye yatırması olmuş.

    izleyici uzun bir süre katil ha yakalandı ha yakalanacak diye bekliyor (ki filmin bu bölümü oldukça güzel işlenmiş) ve filmin asıl derdinin bu olduğunu sanıyor. çünkü klasik bir batı filminde bir seri katilin yakalanması ve suçunu itiraf etmesi öyküyü bitirir, çünkü sonrasında katile ne olacağını kestirmek güç değildir. ama film, izleme alışkanlıklarımıza adeta bir tokat atarak hikayenin iran'da geçtiğini bize hatırlatıyor ve izleyici olarak sinirlerimizle oynamaya başlayan sahneler ardı ardına geliyor.

    said'in halk tarafından kahramanlaştırılması, ailesi ve akrabalarının onu reddetmek bir yana daha da sahiplenmesi, oğlunun babasıyla gururlanması ve onun izinden gitmek istemesi, davanın ilk celselerinde cinayetlerden güle oynaya bahsedilmesi filmin asıl vurucu unsurlarını oluşturuyor.

    hatta iş öyle bir noktaya geliyor ki finale doğru katilin ceza evinden elini kolunu sallayarak çıkacağına dahi ikna oluyoruz. neyse ki muhtemelen tahran'ın müdahalesi ile infaz gerçekleşiyor ve dünya bir anlığına güzelleşiyor. yönetmenin bu sahneyi bilerek köpürtmemesi ve karharsise çevirmemesi de iyi olmuş. aksi halde vurucu bir final uğruna filmin doğal ve gösterişsiz tarzından taviz verilebilirmiş.
    --- spoiler ---

    senaryosuyla, yönetmenliğiyle, sinematografisiyle, oyunculuğuyla, her şeyiyle ortalamanın üstünde, taş gibi bir film.
74 entry daha
hesabın var mı? giriş yap