157 entry daha
  • baştan söyleyeyim; salt güzellik olarak alacaksanız roma, floransa, milano, siena, verona vb.'lerinin hepsini geçerek italya'nın en güzel şehri olma şerefine erişmiştir benim nazarımda.*** suluboya tablolar gibi bir şehir, gerçeklik duygusunu yitirmek için burdan daha uygun bir yer bilmiyorum henüz bu dünya üzerinde.

    buranın, kimsenin bugüne kadar yazmamış olmasını hayretle karşıladığım -bence- en ilginç özelliği, gerçekte aslında böyle doğal bir ada olmaması. şöyle ki; evvel zaman içinde kalbur saman içinde, bugünkü venedik'e komşu anakarada (bkz: mestre) yaşayan çiftçi ve denizci halk, kuzeyli barbar kavimlerin saldırısına uğramaktan bunalmış. günlerden bir gün, denizcinin biri adriyatik'in açıklarındaki kum tepelerinden birine çıkıp tahta kazıklar üzerinde bir depo inşa etmiş kendine. böylece yıl içinde eline geçen ürünlerini barbarların yağmasından saklayabilecekmiş; zira bu barbar kavimler denizciliğin d'sinden anlamıyormuş. zamanla halk da bu denizciye uyup denizin ortasında benzer depolar inşa etmeye başlamış. sonrasında canları da tehlikede olduğu için bu tahta kazıklar üzerinde peyderpey evler inşa etmeye başlamışlar ve yıllar içinde bugünkü venedik ortaya çıkmış. hatta insan eliyle yapıldığı için tepeden bakıldığında görülen meşhur yunus şekli de bilinçli bir şekilde verilmiş adaya. gerçi ada dediğime bakmayın, bugün artık üstünden kara yolu ve bir demiryolu geçen ince bir hatla anakaraya bağlanmış bir yarımada venedik. buranın yapboz misali yapılışına bir örnek de meşhur canal grande'sinin daha sonradan büyük ticaret gemilerinin rahatça girip mallarını şehrin deposuna bırakabilsin diye açılmış ve burdaki tahta köprülerin yıkılıp yerine meşhur, taştan rialto köprüsü'nün yapılmış olması.

    venedik'in bugüne kadar gelebilmesinin sebebi şüphesiz tahta kazıkların havayla temas etmediği sürece suyun altında betonerme görevi görmesi. gerçi adada yüzyıllardır, bugün de bitmek bilmeyen sürüyle güçlendirme, restorasyon çalışmaları olagelmiş. eğer şehirde gezerken bir restorasyona raslarsanız çekinmeyin, kafanızı sokup izleyin, suyun içindeki kazıkları görmek ilginç olabilir. şehirde ambulans, itfaiye vs bildiğin tekne; benzinciler bildiğin iskele olduğu ve kanallarla direkt bağlantısı olmayan iç taraftaki evlere ulaşım zor olduğu için olası yangın ihtimalini en aza indirmek üzere fabrikalar ve cam atölyeleri zamanında murano başta olmak üzere çevredeki küçük adacıklara taşınmış. bu da zamanında yine şehri korumaya yönelik atılmış önemli adımlardan biri.

    bu kadar eski ve önemli (bkz: ticaret) bir avrupa şehri olup da kalesinin olmaması da yine şehrin yapay bir ada üzerine kurulmuş olmasından ileri geliyor. elbette venedik'in kudretli donanmasının olası tehlikeyi -misal osmanlı donanması- daha şehre yaklaşmadan hemen denizden geri püskürtmesinin de payı büyük şehrin bu kadar korunmuş olmasında.

    şehrin merkezi meşhur san marco meydanı'nın ortasında gözünüze onlarca delik çarpacak. bu delikler sular yükseldiğinde altı tamamen su olan meydanın yüksek basınçtan patlamaması için açılmış zamanında. gündüz kupkuru olan meydanda akşama bu delikler etrafından başlayan su birikintileri görmek işten bile değil. ben yazın gezdim burayı ama bu şehri sular altında kaldığı dönemde gezmek de ayrıca güzel olacaktır diye tahmin ediyorum. san marco meydanı'nı yürüyerek değil gondolla gezmek, yağmur yağdı mı bizdeki şemsiyeciler gibi bir anda bitiveren isportacılardan büyük boy lastik çizmeler satın alıp ayakkabının üstüne geçirmek... mağazalar da zaten bu yükselmelere alışkın olduğu için yerden yarım metreye kadar her şeyi anında toplanacak şekilde ayarlamış. gerçi günümüzde genelde böyle ani gelişmiyor bu baskınlar, venedik belediyesi ahaliye önceden suların yükseleceği haberini veriyor. dükkanlar hariç evlerin ilk katları genelde bu yüzden boş, kimseler oturmuyor.

    turist olarak gidecekler için bir tavsiyem esnafla çok fazla ileri geri yapmamaları. italya yılda 40 milyon turist alıyor ve venedik bunun rahat bir % 90'ını ağırlıyor. kısaca buranın halkı turiste doymuş durumda ve gayet kaba ve burnu büyük davranıyorlar. mallarını ellemeye kalkarsanız ellerinize vurmaları ya da italyaca el kol hareketleriyle fütursuzca bağırıp çağırmaları işten bile değil. kaldı ki pazarlık etmek... zaten italya'nın en pahalı şehri burası, alışveriş etmenizi pek tavsiye etmem. ha peki buranın halkı ne yapıyor derseniz zaten burda çalışanların çoğu anakarada yaşıyor. onlara ulaşım ücretleri turistlere olduğu gibi fahiş de değil tabii. adanın belediyesi solcu ve yerli halkı turistten korumak adına ciddi bir politika yürütüyor. çöp vergisinin kaldırılıp onun yerine şehre gelen turistten haraç kesmek gibi uygulamalar misal venedik'ten başlayıp zamanla tüm italya'ya yayılmış. venedik'te yaşayan ciddi bir göçmen kitle de var aslında. özellikle arap, çinli ve arnavutlar çoğunlukta. ancak venedik'in yerli esnafı çok daha az paraya çalışıp fiyat kıran bu göçmenlere karşı meslek odalarını harekete geçirmiş ve dışardan gelecek hamalı bile içine almıyor. (hamallık en para getiren meslek venedik'te bu arada, araba olmadığı için...) sonra yerlileri göçmenlerden ve turistlerden korumak adına çok fazla sivil polis de dolaşıyor şehirde. yine belediyenin bir hizmeti olarak burda yaşayanlara romatizma ilaçları bedava; malum havası çok nemli olduğu için 19 yaşında bile romatizma başlayabiliyor buranın yerlisinde.

    italya'nın genelinde olan milliyetçilik yerine hemşehricilik ve gelenekçilik burda da hissediliyor. koca adada bir tane kadın gondolcu göremeyince nedenini sordum, aldığım yanıt cidden ilginçti: eskiden venedikliler kadının denizde uğursuz olduğuna inanıyorlarmış, o yüzden kadın gondolcu da yok kaptan da. aslında yakın geçmişte kadın gondolcunun biri dava açmış ve davayı kazanmış. ve fakat ruhsatını almasına rağmen işe alınmamış; bu inancın hala rağbet görmesinden kelli.

    bir de turistin pek de umrunda olmayan ama gayet de iyi bir üniversitesi var venedik'in. özellikle güzel sanatlar, mimarlık ve hukuk fakülteleri meşhur. şahsen güzel sanatlar falan okusam erasmus'la bir dönem gelirim bu rüya şehre. bundan iyi fırsat olur mu?

    ayrıca
    (bkz: venedik maskesi)
581 entry daha
hesabın var mı? giriş yap