10499 entry daha
  • git tabii; ama gittiğin yerde ne yapacaksın?

    konunun bu yönü hakkında bir yazı:

    --- alıntı ---

    medeniyet, kütüphaneler ve çocuklar
    1 mart 2019
    https://www.facebook.com/…ce/posts/2486774914684957

    1. 10-15 sene evvel 18 ayımı minneapolis'te geçirdim. şehrin birkaç kilometre dışındaki küçük bir semtte yaşıyordum. yürüme mesafesinde küçük bir halk kütüphanesi vardı. kütüphanenin küçük bahçesinde, cicero'nun şu sözünün yazılı olduğu bir metal plaka görünce etkilenmiştim: "eğer bir kütüphanen ve bahçen varsa, ihtiyacın olan her şeye sahipsin."

    2. geçen hafta hawaii'deydim. hawaii, filmlerdeki imajından çok farklı bir yer. dahası, abd'nin geri kalanından da epey farklı. birleşik devletler'e ıı. dünya savaşı sonrasında, 1959 gibi geç bir tarihte katılmış. bambaşka bir tarihi, kültürü, ve demografik yapısı var. yerliler artık nüfusun sadece %10'una karşılık gelse de, neredeyse bütün semt ve cadde isimleri yerli hawaii lisanında. çoğunluğu oluşturan bir grup yok. beyazlar, %27 ile en büyük azınlık durumundalar. %14 filipinli, %13 japon, %4 çinli ve %3 koreli olmak üzere, geniş bir asyalı kesim de var.

    3. hawaii adalarından birinde, hilo adlı 43,000 nüfuslu küçük bir kasabada dolaşırken yerel kütüphaneye girdim. kütüphane geniş. içeride insanlar var. ama ortam sessiz. gayet güzel bir iç avlunun etrafına masalar, sandalyeler yerleştirilmiş. sandalyelerin altına tenis topları konmuş ki, sürüklenirken ses çıkarmasınlar. koridorlarda kitaplar, dvd'ler, filmler, belgeseller, dünyanın farklı sinemalarından örnekler... belki anlatmakla olmaz, fotoğraflarını da çektim: https://www.flickr.com/…kaya/sets/72157690065261393

    4. insanlar zaman zaman hayaller kurarlar. "şu kadar para kazanacağım, şöyle güzel bir sahip kasabasına yerleşeceğim, kral gibi yaşayacağım" ve saire... halbuki gelişmiş ve/veya medeni bir ülkede bunları ilk günden yapabilmek mümkün. özellikle öğrenmeye ilgi ve merak duyan insanlar için kapılar ardına dek açık.

    5. bunun manası şu: eğer insanın balık tutmak, temiz hava almak gibi şeylerin ötesinde ilgileri varsa, bunu finanse edebilmek için tek bir kuruş harcaması gerekmez. fotoğrafta görünen türden bir bahçe her daim temiz, bakımlı ve sessiz olarak emrindedir. gidip ücretsiz olarak kullanabilir, hatta isterse bütün gününü orada geçirebilir. kitap karıştırır, gazete okur, dergilerin son sayılarını inceler, film izler, belgesel seyreder... cennet gibi bir hayat değil midir?

    6. gelişmiş ve medeni bir ülkelerde ne kadar hatırı sayılır miktarda kütüphane müdavimi bulunsa da, bu ülkelerde yaşayanlar, kütüphanelerinin değerini tam olarak bilemiyor olabilirler, zira böyle bir imkanın yokluğunu hiç hissetmediler. gelişmemiş ülkelerde yaşayanlar ise, muhtemelen ne kadar önemli bir imkandan yoksun olduklarının yeterince farkında değiller. gelişmemişliğe şayet otoriterlik de eşlik ediyorsa, durum daha da kötü. çünkü, otoriter bir eğitim, insanların merak duygularını küçük yaşta köreltiyor. bu kişiler, hayatlarının ilerleyen yıllarında böylesine medeni ve şirin bir kasabada yaşasalar da, yolları kütüphaneye pek düşmüyor.

    7. bir ülkenin küçük kasabalarında dahi bu zenginlikte kütüphanelerin varlığı, özellikle küçük yaşta olanlar için bulunmaz bir nimet. maddi durumu iyi olmayan aileler özelinde, halk kütüphanelerinin önemi daha da büyük.

    8. bir çocuğa yapılabilecek en büyük iyilik, herhalde merak duygusunu köreltmemektir. tabii aslında bu bir iyilik değil, sadece bir kötülükten uzak durmak. yani ailelerin, öğretmenlerin ve devletin yapması gereken en önemli şey, gölge etmemek. kütüphaneler özelinde bunun manası şu: bir kütüphanenin gerçekten kütüphane olabilmesi için, orayı falanca "doğru"yu anlatan tek tip eserlerle doldurmamak gerekli. yapılması gereken şey, bunun tam tersi: dünyayı oraya getirmek ve çocuğun önüne yığmak.

    9. "eğer bir kütüphanen ve bahçen varsa, ihtiyacın olan her şeye sahipsin." ister bir köşeye kıvrılıp kulaklıklarını tak ve dünyanın bilmediğin bir ucunda çekilmiş bir film izle, ister doğru bildiğin her şeyi temelinden sarsacak, seni dünyanı yıkan gerçeklerle yüz yüze getirecek bir kitap oku... hayat bir seyahat ise, bu seyahat ancak bu şekilde anlamlı ve değerli olabilir. bunun tam tersi ise, çocuğu falanca diktatör eskisi'nin ve/veya filanca mistik süpermen'in yolundan gitmeye zorlamak.

    10. türkiye'de böyle kütüphaneler yok. ama enteresandır, matematik köyü gibi dünyada dahi benzerine az rastlanabilecek bir yer var. matematiğe odaklanıyor olduğu için biraz daha tematik ve spesifik olduğu söylenebilir. ama felsefesi aynı. dolayısıyla, çocuklara olan katkısı da aynı. keşke bir de kıymeti yeterince bilinse...

    url: https://www.facebook.com/…ce/posts/2486774914684957

    --- alıntı sonu ---

    tema:
    (bkz: eğitim /@derinsular)
12264 entry daha
hesabın var mı? giriş yap