hakan türkçapar

• türkiye’de bilişsel davranışçı terapinin önemli isimlerinden biri. hacettepe tıp mezunu, hem psikiyatri hem de sosyal antropoloji alanlarında uzmanlığı olan ve hâlihazırda hasan kalyoncu üniversitesi akademik kadrosunda yer alan psikoterapist. kitaplarını epsilon yayınlarından çıkarmasa daha erken tanışacak olduğum güzel insan. (bkz: ön yargı)
  
  “fark et, düşün, hisset, yaşa” adlı eserini birkaç gün önce bitirdim.
  alana dair kuramsal bilgisi olmayanlar için sorunlarının kaynağını anlamaya ve çözmeye dair yöntemler içeren ve farkındalığı ciddi anlamda arttıran bir eser olmuş. ideallerimle uyum içerisinde olmanın hayatımda tahmin ettiğimden çok daha fazla duyguyu yönettiğini fark ettim ben mesela. bunlar dışında ana hatlarıyla duygu, düşünce ve davranışların ne olduğunu açıklayarak “iyi bir yaşam” için bunları nasıl değerlendirmemiz gerektiğine dair yalın ama çok kıymetli bilgiler vermiş.
  
  ‘ iyi yaşam’ olarak tanımladığı kısım da aşağı yukarı herkesin fikir sahibi olduğu şeylerin, bir uzmanın ağzından ve uzun yılların tecrübesi nihayetinde aktarılmış olması bakımından kıymetli benim gözümde. şöyle diyor:
  
  “yaşam çeşitli alanlarda (aile, iş, ikili ilişkiler, toplumsal etkinlikler, hobiler vb.) bir şeyler yaparak geçer. eğer kişi yaşamı oluşturan bu alanlarda ne yapmak ve nasıl yaşamak istediğinin farkındaysa, yani değer ve idealleriyle ilişki içindeyse ve yaşamını bunlara dönük yaşıyorsa, davranışları ve konuşmaları bu ideal ve değerleriyle uyumluysa o zaman kendini iyi hisseder ve mutlu olur. eğer istek ve idealleriyle teması kesilmişse ya da bunlara uygun bir hayat yaşamıyorsa o zaman da genellikle kendini kötü hisseder ve mutsuz olur.
  
  insanın hissettikleri –bedensel duyumların ve duygularının tümü- ya iç ya da dış dünyadan kaynaklanır. mutluluk da iç ya da dış dünyamızda olup bitenlere tepki olarak hissettiğimiz bir duygudur. mutluluk kendi başına bir hedef değil hedeflerimize uygun davrandığımızda ve onlara yaklaştığımızda kendiliğinden ortaya çıkan bir sonuçtur.
  
  eğer gerçekçi, duruma uygun ve yararlı düşünmeyi öğrenirsek, duygularımızı tanıyıp anlama ve değerlendirme becerimizi geliştirirsek, kendi değer ve ideallerimize uygun bir yaşam sürersek o zaman hem düşüncelerimiz hem de duygusal tepkilerimiz birbiriyle uyumlu ve sağlıklı olmaya başlar. bu da iyi yaşamak dediğimiz şeydir. “