• bazı yörelerdeki bir tür gönderi türü. cumle icinde : "yurtci gargoyle gondert yigenim, tez ossun"
  • notre dame'dan bir gargoyle, 1920: görsel
    fotoğraf: pierre yves-petit
  • grotesk bir insan ya da hayvan figürü olarak oluşturulmuş çörten.
    (bkz: çörten)
  • komik, sevimli veya korkutucu… fakat asla sıradan olmayan, yapıların saçak kenarlarından dışarı doğru sarkan meraklı figürler ne işe yarıyor?
    latince gargula* ve fransızca gargouille* kelimelerinden gelen ve en basit açıklamasıyla su tahliyesine yarayan süslü oluklara verilen isimdir. çatıdaki yağmur ve eriyen kar sularının yapının gövdesinden uzağa akmasını sağlar.* kökleri antik döneme kadar uzanan ve daha çok orta çağ avrupa kiliselerinde kullanılan gargoyleler insan, hayvan veya canavar gibi fantastik formda figürler olarak karşımıza çıkabilmektedir. şekilleri ne olursa olsun, çoğu gargoylesin ağzında suyun çıktığı delikler vardır ve dondurucu havalarda çok eğlenceli görünürler. st. vitus cathedral
    (suyu, çok kibar olmayan vücut bölgeleri kullanarak bertaraf eden örnekleri de vardır.)

    efsaneye göre ilk gargoyle fransa’daki rouen kasabasında çatır çatır insan eti yiyen bir ejderhaymış. bu korkunç ejderhaya çerez olmak istemeyen ve o zamanlar pagan olan kasaba sakinleri, bir rahibin hristiyan olmaları karşılığında ejderhayı öldürme teklifini kabul etmiş. tabii ki rahip iman gücüyle ejderhayı punduna getirip tuzağa düşürmüş ve cayır cayır yakmış. hristiyanlığın kötülüğe karşı zaferini göstermek için ejderhanın kömürleşmiş cesedini topyekün hristiyan olan kasaba halkıyla beraber inşa ettikleri yeni kiliselerinin dışına asmışlar. yanınca hepten çirkinleşen ejderhaya da ‘çirkin yaratık’ anlamına gelen ‘la gargouille’ adını vermişler. bu keyifli ve unutulmaz hikayeyle birlikte ilk gargoyle ortaya çıkmış.*

    şimdi gelelim kutsal görünüşten çok uzak olan, hatta bazılarının küfürden beter görünmesine rağmen özellikle dini yapılarda tipsiz ama havalı bu figürleri bolca görmemizin nedenine. üzerinde görüş birliği olmasa da bu durumun birkaç nedeni varmış:
    - tuhaf ve çirkin görünüşlerinin kiliseyi kötülüklerden koruyacağına inanmaları (apotropaic/ bodyguard)
    - iblis benzeri görüntülerinin kişiyi korkutarak kiliseye girmeye, dua etmeye ve dindar bir hayat yaşamaya sevk edeceği düşüncesi (imana getirme), hatta inanmayan kişilerin bu şekilde taşlaştığı inancı da hakimmiş.
    - kilisenin çatısındaki suyun dışarı atılmasında bu iblislerin kullanılmasının isa'nın şeytan üzerindeki zaferinin bir göstergesi olduğu inancı (sen mi büyüksün ben mi?)
    - taş ustalarının oymakla bitmeyen kilise duvarlarına kendi aralarında eğlence olsun diye can sıkıntısından yaptığı, hiçbir anlam ifade etmeyen süsler olduğu düşüncesi.*

    geceleri canlandığına gündüzleri taşlaştığına inanılan bu figürler belki üzerinde bulunduğu yapıyı koruyor, belki bizi korkutuyor, belki de çok sinirliler... aslı ne olursa olsun modern insana çok sevimli geliyor olsa gerek ki bu tuhaf yaratıklar birçok sinema filmine ve animasyonlu televizyon dizilerinin karakterlerine ilham vermiş.
  • fransızca gargouille kelimesine dayanan gotik mimari öğedir. inanışa göre mitoljik canlılar olan gargoyleler gündüzleri taşlaşan geceleri ise canlanan varlıklardır.

    en güzelleri fransa'da (notre dame kilisesi) bulunur. binanın dış cephesine zarar vermeden suyu dışarı çıkarmaya yarayan oluklar birer gargoyle heykeline dönüşmüştür. sanatçılar hayalgüçlerini kullanarak yarı insan yarı canavar, kartal gagalı, yılan kuyruklu heykeller meydana getirdiler. notre dame canavarları denilen bu heykeller, bütün gün tepeden paris sokaklarını ve insanları seyrediyorlar.

    ilgisini çekenlere birkaç fotoğraf;
    http://i.imgur.com/bvdz1ls.jpg
    http://i.imgur.com/cwbwbau.jpg
    http://i.imgur.com/1chzohq.jpg
    http://i.imgur.com/m2asynh.jpg
    http://i.imgur.com/ahxypem.jpg
    http://i.imgur.com/brr4dng.jpg
  • gargara ile aynı kökten gelir. ağzından su çıkartmayan gargoyle olmaz. ona grotesk denir.
  • önümüzdeki ay yayınlanması beklenen yeni mark lanegan albümü.

    şimdilik iki parça paylaşıldı: nocturne ve beehive.

    özellikle nocturne, elektronik altyapısı hariç 90'lar sonu 2000'ler başı mark lanegan çalışmalarını andırmasıyla yeni albüm için heyecan uyandırdı.

    beehive ise screaming trees yıllarına döndüren bir parça. umarım blues funeral sonrası düşüşe geçen solo projelerde yeniden yükseliş yakalarız bu albümle. burada da yine blues funeral'da olduğu gibi josh homme ve afghan whigs'den greg dulli ile işbirlikleri var.
  • bugün itibariyle spotify ortamlarına düşmüş olan mark lanegan albümü. bu güzel doğum günü hediyesi için çok tenk yu markçığım.

    edit: şarkı listesini yazmadığım için tam olmadı. dur yazayım.

    1. death's head tattoo
    2. nocturne
    3. blue blue sea
    4. beehive
    5. sister
    6. emperor
    7. goodbye to beauty
    8. drunk on destruction
    9. first day of winter
    10. old swan
  • bir yerin nasıl bir ruhu olduğunu anlamak için o yerin haline, mimari yapılarına bakılabilir. genel olarak insanların halini yansıtan bir şeydir yerleşim yerleri.
    böyle gotik şeytani yapıların çoğunlukla avrupa'da olduğunu görüyoruz. oysa ben türkiye'de ve hiçbir islam ülkesinde böyle yapıların olduğunu zannetmiyorum...

    https://www.google.com/…amp.onedio.com/haber/733383

    https://www.google.com/…beqaq&biw=360&bih=559&dpr=2

    şehirlerin, ülkelerin genel ruh seviyeleri, nasıl oldukları anlaşılabilir, ahlaki olarak da...
    mesela ben ingiltere eğer bir insan olsaydı, zengin, zeki, kendini geliştirmiş ancak eciş bücüş ve şeytani bir insan olurdu diye düşünüyorum...

    kötü şeyleri anmamak hatta hatırlamamak bile gerekirken şehrin bu kötü heykellerle dolu olması çok yanlış ve kötü. işte kimi deniz resmi yapıyor, kimi canavar...

    yani yerleşim yerleri insanın ruhu elinde oyun hamuru gibidir. ruh, ona şeklini verir.
    nefsin düşük mertebelerinde ruh karanlıktadır. kötü ruh, kötü eser. güzel ruh, güzel eser...
  • genellikle gotik yapıların catılarında bulunan ve asıl amacı yamur suyunun tahliyesi olan mitolojik yaratıkların heykellerine verlen ad.avrupada pek çok örneği bulunan bu tip heykeller tamamen mimar işgüzarlığı ve para harcama yeteneğinin ürünüdür. be kardeşim! sen çatıya heykel yapıyosunda kim görecek onu?
hesabın var mı? giriş yap