• hollanda'nın tarımdaki başarısı tesadüf değil. dünden bugüne olmuş bir şey de değil.

    hollanda çiftçisi 17. ve 18. yüzyıllarda bile diğer avrupa çiftçisinden %50 ila %175 oranında daha fazla üretim yapıyordu.

    ne yaptılar, nasıl oldu?

    hollanda, 14. yüzyıldan 18. yüzyıla kadar avrupa'nın en fazla şehirleşen ve en fazla tarım ürünü talebi yaratan bölgesiydi. tarımsal verimliliği ve yeniliği tetikleyen ilk unsur bu.

    17. ve 18. yy'da toprağı nadasa bırakma süresini ne azaltır; ne ekilirse toprak kalitesi ve ertesi yılın tahıl rekoltesi artar gibi soruların cevabını buldular:

    - yeni ürünler,
    - ürün rotasyon takvimleri,
    - toprak sahipliğinde değişen modeller,
    - hayvan ve bitki yetiştiriciliğinde seçicilik,

    baklagillerin atmosferdeki nitrojeni, tahıl ürünleri için gerekli olan toprak nitratlarına dönüştürdüğü keşfedildiğinde hollandalılar bu sayede verimlilik sorununu çoktan çözmüştü.

    daha sonra ürün rotasyonuna şalgam ile patates eklendi ve saman yetiştirme sıklığı arttı.

    bu da hayvan yemi miktarını artırdı.

    daha çok yem = daha çok koyun ve büyükbaş hayvan.
    daha çok hayvan = daha çok gübre = daha verimli tarlalar.

    daha kaliteli hayvanlar yetiştirmek için melez cinsler yaratmaya başladılar. hollanda tereyağı ve sütü daha o zamanlarda avrupa'da çok meşhur hâle geliyor.

    hem tarım arazilerini çok verimli kullandılar hem de yeni araziler yarattılar. denize setler çekip setlerin berisini kurutarak yeni tarım arazileri elde ettiler.

    ürün nakliyatını hızlandırmak içinse tarlaların etrafında hendekler ve kanallar açtılar.

    yetmedi bataklıkları kurutup ektiler.

    özetle, sistemli, verimli ve eşgüdüm içinde çalıştılar.

    herhangi büyük bir projenin başarıya ulaşmasında da zaten bu üç unsur olmazsa olmaz.
  • dedelerinin basarilarinin uzerine koymayan, surekli cepten yiyen ulke. yolun sonunun neye ciktigini biz turkiye simulasyonundan biliyoruz, ama bunlar henuz bunun farkinda degil.

    kralin dogumgununu kutlamaya hazirlanan ulke ayni zamanda, sokaklarda partileyecekler bu haftasonu, hava da guzel olacakmis. turist arkadaslar, kacirmasin derim!
  • dedelerinin basarilari dedigin kolonyalizm ve kolelikse, evet o isleri birakali cok oldu. ancak cepten yedikleri dogru degildir. turkiye'deki tum ozel sirketleri toplasan bir asml etmez. 400milyar dolarlik bir sirketten bahsediyoruz. inovasyon, teknoloji, tarim, finans, turizm, start-up kulturu gibi konularda dunya'nin en ileri ulkelerinden birisidir. dinozor almanya ve fransa gibi ulkelerle karistirmayin.

    oturur yazariz bir suru seyler. ancak buraya tasinmayi dusunuyorsaniz dikkatli olun. ulke cok pahali. recruiter'lar yurt disindan geldiginizi bildikleri icin cok az paralar teklif ediyorlar. tek maasla bir aile gecinemez. amsterdam'da 2000 euro'ya en fazla 50 metrekare yer kiralayabilirsiniz. zaten ev sorunu var. paran olsa da ev bulamiyorsun. is bulup gelip de aylarca otelde kalanlar var. ogrenciler icin durum daha da kotu. bir goz oda kirasi 750 euro. o da bulursan. yer yok.
  • eğer karı-koca çalışıyor ve düzgün birer iş bulabiliyorsanız, türkiye'de çektiğiniz iş stresinin yarısını çekip, tamamını kredi ile kira öder gibi aldığınız bahçeli evinizde mangal yaparken acaba kapının önüne bir tesla mı çeksek diye düşüncelere dalabildiğiniz bir ülkedir. tek maaşla geçim sıkıntısı çekilebilir. eşlerden birinin uzmanlığı denklik nedeniyle kendi alanında iş bulmaya engel ise (hemşire, öğretmen vs) bu kişinin başka bir alanda çalışmayı (restoran, paket dağıtım, vs) kabul ederek gelmesi ileride yaşayacağı hayal kırıklığına engel olacaktır.
  • güzel ülkedir, yeşil ülkedir, huzur verir ama pespembe değildir; ayrımcılık da vardır kadın-erkek eşitsizliği de. kültürel olarak eğer bir skala varsa türkiye’nin (genel olarak doğu mentalitesinin) 180 derece tersinde yer alır. bu yüzden hollanda’da azınlıklarla yaşanan kültür çatışmasını “ama bizimkiler de çok çomar” a indirgemek çok yanlış olur.
  • bugün debeye giren entrye ek olarak yaptığı tarım ihracatının önemli bir kısmının başka ülkelerden re-export olduğunun altının çizilmesi gerekir. kaynak

    burada bahsedildiği üzere yaklaşık 120 milyar euro olan tarım ihracatının 40 milyar civarı re-export olarak kaydedilmiştir. 'dutch made' olarak geçen kısmı da ülkede üretilen ve ithal edildikten sonra işlenen mallar olarak ifade edilmiş.

    kısaca tarımsal başarısını küçümsemek istemesem de önemli oranda liman olma konumunu iyi değerlendiren bir ülke olduğunun altını çizmek isterim zira almanya en büyük pazarlarindan birisi olarak gözüküyor.
  • king's day. görsel
  • yine debe'ye giren entrye ithafen, tarımdaki başarısı uygulanan akılcı politikaların yanı sıra, bütün ülkenin dümdüz bir delta ovası olması ve her daim ıslak toprağa ne atsanız büyümesidir. en büyük handikapları ise güneşin zayıf olması.
  • o kadar yalvarana kadar 3-5 kurus biriktirseydin de 1 geceligine otel odasi tutsaydin aq. gayet ucuz b&b'ler de var.

    not: amsterdam-west tayfa
  • --- spoiler ---

    geçtiğimiz hafta türkiye'ye gelen hollanda başbakanı rutte, türkiye biletini kendi cebindeki parayla almış.

    rutte'nin türk hava yolları'nın tarifeli uçağıyla gidip, geldiği görülmüştü.

    rutte bu görüşmeyi hollanda başbakanı olarak değil, nato'nun genel sekreterliği adaylığına destek almak için yapması nedeniyle bu şekilde uçmuş.

    kısacası bu benim ülkemin değil, şahsi meselem için yapılmış bir uçuş diyerek biletlerini kendi almış ve gidip, gelmiş.

    kendi ülkesindeki kaynaklara baktığımda bu tavrı neredeyse gündem bile olmamış.

    https://twitter.com/…glu/status/1784877696821932279
    --- spoiler ---
hesabın var mı? giriş yap