inanmayabilirsin ama saygı duymak zorundasın
-
ulan duyuyorduk zaten.
sen ramazanda "neden oruç tutumuyorsun?" diye linç edene kadar duyuyorduk. her cuma metro altgeçidinde seccadelerden yürüyecek yer kalmadığında bile -ki sen sırf camiye gitmeyip camiyi dükkanının önüne getirirken- duyuyorduk. günde beş vakit ezan dinlerken, kahvede bahçede ezan okunurken müziğin sesini bana sormadan kısarken de duyuyorduk. bir ortama her gelenin alnımızda yazıyor gibi "selamün aleyküm" diyişini karşılıksız bırakmazken de duyuyorduk. siz yılda birgün anma, yıldönümü, etkinliğe; günde bir saat basın açıklaması, protesto, duyuruya tahammül edemediğiniz halde haftalar süren kutlu doğumlarda, aylar süren mutlu ölümlerde, sayısız kandillerde ortalığa çıkmazken de duyuyorduk. kurban olayım söyleyin ölmemiz dışında elimizden gelebilecek ne gibi bir saygı daha bekleniyor? -
+kızım iyileşecek mi doktor? :(
-kızınızın şizofrenisini tedavi etmeme kararı aldık.
+ama neden? :o
-kızınız bu sabuklamalara inanıyor. biz de ekipçe onun inancına saygı duyuyoruz.
----------------------------------
+emre, sen gerçekten noel babaya hala inanıyor musun? kaç yaşındayım, demiştin?
-on dört.
+yuh... emre, seninle bu konuyu konuşmamız gerek.
-ece ablası..! ne yapıyorsun?
+abla yapmayın, on dört yaşında çocuk ilk gençlik yaşlarına gelmiştir. bu yaşta hala noel babaya inanılır mı?
-ece'ciğim, babası ve ben emre'nin inancına saygı gösteriyoruz.
---------------------------------
+şu sıralar r'lyeh idman yurdunu çalıştırıyorum.
-siktir lan!
+sevgili dostum, bir sik kırığı deli götverene siktir çekmekle inancına saygısızlık etmiş olmuyor musun?
-haklısınız mirim.
----------------------------------
+evren, iki ilahi yaratıcı güç olan söğütler ve kunduzun işbirliği sonucu meydana geldi.
-bu hayatımda duyduğum en sa...
+bu benim dinim.
-... ygıdeğer düşünce.*
------------------------------------
... gibi fantastik diyalogları her nedense aklıma düşürmüş bulunan on numara tutarlı talep.* -
benim bildiğim, son yıllarda, "inanmayabilirsin ama senin amına korum lan ne demek inanmıyorsun orospu çocuğu"na doğru evrildi bu laf.
-
inanca değil inanma hakkına saygı duyuyorum diye cevaplanabilecek cümle. yok, inancıma saygı duymak zorundasın diyorsanız, ben de hinduyum, lütfen etrafımda inek eti tüketmeyin. etrafta inek eti satılan kasap görmek istemiyorum. bana saygı duymak zorundasınız.
ed: budizm ile hinduizmin arasında yaptığım hatayı gösterenlere teşekkür ederim. -
ateistim. saygı duymuyorum. sabah çayım eşliğinde alıntılıyorum. saygı bitti. siz adam olunca tekrar kurulur.
"laik veya ateistlerin inananları gözeterek davranışlarını değiştirmeleri belli koşullarda mümkün olabilirdi ve geçmişte yer yer yaşanmıştır da. ortada saldırgan yobazlar değil, saygın inanç sahibi insanlar varsa, onları rahatsız etmeme kaygısını davranışlarınızın başlı başına bir belirleyicisi derecesine yükseltmeniz yerinde olabilir.
artık mümkün değildir. bu yobaz sürüsünün inancı ramazan’da oruç tutmak değil, islamcı faşist bir yapının bekçiliğidir. bununla bir saygı ilişkisi kurulamaz. “ötekiler de saygılı olsaymış canım” artık bir korkaklık, bir boyun eğme biçimidir.
karşılıklı saygı ve barış içinde bir arada yaşama bitti. bunu yobazlık bitirdi. madem öyle, laiklerin ve ateistlerin oruç tutmadıklarını ille göstermeleri kaçınılmazdır ve insanidir. bu karşı şov politik bir anlam kazanmış bulunuyor. bu dik başlılık olmaksızın türkiye laisizminin can güvenliği yok."
http://haber.sol.org.tr/…aldirganin-son-gunu-159544
debe editi: örgütlenin. örgütleyin. bakın örgütlenelim yoksa işler kötü.
https://www.kp.org.tr/ -
dogrusu inanabilirsin ama saygı duymak zorundasin olmasi lazim bence artik su koşullar altinda.
ha bu arada hiç bi dine inanmiyorum, inana karsi da saygiliydim su ana kadar sonuçta hepimizin anneannesi babaannesi var, anneanne ben ininmiyirim diyemiyorsunuz onlarin yanında.
sözüm yasli insanlardan dışarı ama artik bu devirde hala körü körüne herhangi bir dine inanan insan benim icin eğitimsizdir, salaktir, yabanidir ya da bir birey olarak yasayamiyodur.
hoşgörü dini ya da hoşgörü diyor insanlar, bi kere en basinda orda bir yanlış var.hosgörü yanlış yapılan bir sey icin insanlara gosterilir sanki tolere edilmesi gereken bir şey yapmislar gibi. inanmamak, ibadet etmemek, ramazan da icki icmek ya da eşcinsel olmak ve bunu açıklamak yanlış bir şey degil bir özgürlüktür ve eger senin dinin benim özgürlüklerimi engelliyosa belki de hos görü gosterilmesi gereken senin dinin ve sensindir???
ıste belki de bu sebeple dogrusu "inanabilirsin ama saygi duymak zorundasin" olmalıdır. -
muhammed'e sadece muhammed dedigim icin hz. eklemedigim icin cokca kez maruz kaldigim argumandir. senin icin hazreti ama benim icin degil. kaldi ki benim bu kelimeyi kullanmam belki de senin dinin acisindan sakincali olabilir. burdan musluman arkadaslara soruyorum, bu saygisizlik midir? hassasiyetinizin sınırlari nedir? cumaya giden arkadaslara allah kabul etsin diyorum, iftarlarina katiliyorum ama yine de onlara gore cok saygisizim. ne yapmam lazim bi akil verin.
-
-
bakın, beni bilen bilir.
sünni hanefi bir türk'üm. inancım yerindedir. cuma namazlarını kaçırmamaya çalışırım. her ne kadar burada atıp tutsam da namazlarımı kılar, orucumu tutar ve inancımın gereklerini yerine getirmeye çalışırım.
dindar olmak başka, dinci olmak başka. ben, dindar bir insanım. allah'ıma bin şükür, müslüman çocuğuyum ve iyi bir müslüman olmaya çalışıyorum.
bu söylediğim benim hayatım ile ilgili.
"inanmayabilirsin ama saygı duymak zorundasın" sözü ise, benim açımdan islam ile alakalı değil. islam, bireyin yoluna ışık tutar, bireye bir yaşam tarzı ve inanç bütünlüğü önerir. bu söz ise, islam'a değil, politize edilmiş bir yaklaşıma ait.
hayır! modern hukukun prensiplerine göre, hiç kimse hiç kimsenin inancına saygı duymak zorunda değildir. evet; sen gelip bir insana inandığı veya inanmadığı için ayrımcılık yapamaz, onun yaşam tarzına, cinsel yönelimlerine, ne şekilde ve nerede ibadet edeceğine karışamaz, düşünce ve vicdani inancı yasaklayamazsın. diğer yandan da, çoğunluğum, diyerek kendi inancını ve/ya siyasal görüşünü başkalarına dayatamazsın. dayatırsan da bunun adı demokrasi olmaz. zaten, bu yüzden demokrasi ve laiklik diyoruz.
evet, hiç kimse, x inanca veya y görüşe saygı duymak zorunda değil. o inanç sistemine veya retoriğe ilişkin pek çok eleştirin olabilir. "saygı duyacaksın"/"saygı duymak zorundasın" dediğinde ise, özgür ifade ve iradeyi ortadan kaldırıyorsun.
örnek olsun;
ben hanefiyim. benim içinden kopup geldiğim etnik bir kültür, anadolu'nun da kültürel yanlarını özümsemiş bir islam inancım ve yaşam şeklim var; ve ben, benim gibi insanların olduğu çoğunluğa mensubum. bu durum, bana şu hakkı tanımalı mı?
bir ateiste gidip, "hey dostum", diye konuya başlayıp, "tamam, inanmıyorsun ama beni de eleştiremezsin; çünkü inanmasan da bana saygı duymak zorundasın; çünkü senin benim inancıma dair söylediğin her sözü ve getirdiğin her eleştiriyi kendime hakaret olarak algılayabilirim ve... incinirim".
ülkemizde olan bu. ama bu olmamalı. güzel dinimizin de dediği gibi;
senin inancın sana, benim inancım bana.
bu bağlamda, kimse kimseye saygı duymak zorunda değil -- eğer, gerçek bir demokraside yaşıyorsak. saygı duymamız gereken tek şey, birlikte yaşama hakkı ve sorumluluğumuzdur. bu da, çoğunluk olmanın gücünü arkana alarak insanlara bir şeyleri dayatmakla olmaz.
haksız mıyım, kanka? -
tek mentalitesi "dindar olmasaydık alayınızı s*ker , medeniyetin de içine s*çardık ama iyi ki dindarız, şimdi ya bize saygı duyun ya da yine aynı şeyi yaparız." olan insanların inandığı bir din var.
aynı dine inanıp ince ruhlu ve erdemli olan insan da var.
hanımlar beyler şimdi kurunun yanında yaşı yakmayın diyecek gibi girdim ama yok kazın ayağı öyle değil.
habire müslüman şöyle olmalı böyle olmalı diyip, yüzyıllardır araştırıp, tartışıp da ortaya bir türlü istikrarlı bir profil çıkartamıyorsanız benim o dine saygım yok. böyle bir dine inandığın için sen erdemli ama işe yaramaz arkadaşa da yok, öbür genetik israfa da yok.
ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap