• kalintilari yalova'da baskent 1 sahil sitesi sinirlari icinde yer alan, bizans doneminde yapilmis tarihi kilise. geriye dort duvari disinda gorulecek pek bir seyi kalmamistir.
  • romanya'nın brasov kentinde yer alan ve 13. yüzyılda inşaatına başlanıp 14. yüzyılda tamamlanan, sonra yıkılan, sonra tekrar inşa edilen ve en sonunda7-18. yüzyılda çıkan yangında yanan kilisenin yangından sonra tamamen kararması nedeni ile aldığı en son isim...
    içinde osmanlı kilimleri ve halıları da sergilenmektedir...
  • rumence biserica neagra diye adlandırılan heybetli yapı. boyutu itibarı ile katedral sınıfına girmektedir ve geçirmiş olduğu badirelerden ötürü müzeleştirilmiştir.

    rumen uyruklu olmayan ziyaretçilerden müze ücreti alınmamaktadır. duvarlarında pers kilimlerinden tutunda* devrik kominist liderleri çavuşesku dönemindeki ayaklanmalardan kalan kurşun izleri v.s. gibi bir çok enstantene bulunur.
  • içerisinde bulunan kilimlerin osmanlı kilimleri olduğu içeride bulunan açıklama kitapçıklarında da yazmaktatır.. duvarların genelini bu osmanlı kilimleri süsler.
  • romanyanin brasov sehrinde meydanda bulunan osmanlinin buralara geldiginde cikan savasta yanan ve sonrasinda kara klise olarak anilan yer. gercekten cok buyuk ve ihtisamli bir yapi. icine kapali olmasindan dolayi girememistim.
  • yalova'nın çiftlikköy ilçesinde bulunan erken orta çağ döneminden kalma yapı.

    çiftlikköy'de başkent 1 sahil sitesi içerisinde yer alan ve bu isimle anılan metruk haldeki yapı için birkaç şey kaleme almakta bir beis görmemekteyim.

    pylai*, helenopolis* ve apamea* gibi bölgenin marmara denizi'nin güney doğu kıyılarında kurulu ve bilhassa doğu roma imparatorları ve generalleri için doğu yönlü düzenlenen seferlerde konstantinopolis'ten gemilerle yola çıktıktan sonraki en mühim karaya çıkış noktaları olan kıyı kentlerinin hemen hemen hepsinin tam ortasında bulunması ve m.s. sekizinci ya da yedinci asırda inşa edilmiş olmasından hareketle ilk etapta bir konak olarak inşa edildiği düşünülmektedir. bir diğer iddia da bir hamam olarak inşa edildiği ve muhtemelen ilk ikonoklazm dalgasının sona erdiği 780'lerden sonra da bir kiliseye dönüştürüldüğü yönündedir.

    doğu cephesinde bulunduğu bilinen kilise altarından, tonoz ile örtülü apsisinden ve kuzey yönlü narteksinden de anlaşılabileceği gibi mekanın en son kullanımı ise kesin olarak bir kilisedir. hakkında net bilgilere ulaşmanın imkansıza yakın olduğu bu kilisenin, bilhassa onuncu asırda pylai halkı için önem arz eden bir toplanma ve ibadet mekanı olduğunu söylemek kesin olarak mümkün olmasa da bu iddiada bulunmak çok da sıradışı olmayacaktır.

    serbest haç planına uygun olarak inşa ya da restore edilmiş olduğu düşünülen bu kilisede eğer kubbe kısmı ilk planda inşa edilip kuzey ve güneydeki eklemeler daha sonra tuğlalar örülerek eklenmişse, kubbesinin ilk plandaki tüm yapıyı kaplıyor olmasından ötürü kiborion tipinde bir kilise olduğu da iddia edilebilir.

    türkiye'nin en aktif deprem hatlarından birisinin üzerinde olmasına, bir sayfiye sitesinin içerisinde kalmış olmasına ve 11'inci asrın ikinci yarısından sonra hiç kullanılmamış olduğu tahmin edilmesine karşın, hâlen büyük bir kısmı ayakta durmakta ve meraklılarının ziyaretini beklemektedir.
hesabın var mı? giriş yap