• defalarca kez yenilmiş, her seferinde rakibini tebrik etmiş sportmen satranç şampiyonu. hans niemann olayıyla ilgili bildiği bir şeylerin olduğuna inanıyorum.

    olayı bilmeyenlere kısa bir özet geçeyim.

    online satranç kariyeri bile skandallarla dolu olan bir genç, hans niemann, bir anda yüzlerce elo yükselerek magnus'un karşısına çıkabileceği turnuvalara katılacak kadar isim yapıyor.

    magnus'u darmadağın ediyor ki oynadığı hamlelere bilgisayarın verdiği elo 3600 gibi manyak bir sayı.

    magnus maçta şike döndüğünü ima eden bir tweet atarak turnuvadan çekiliyor, ama sanırım tweeti silmiş ve yerine daha oturaklı bir turnuvaya veda mesajı yayınlamış çünkü bulamadım. tweette mourinho'nun meşhur "konuşursam başım belaya girer, bu yüzden susuyorum" dediği videoyu paylaşmıştı.

    sonrasında hile olaylarını insanlar daha ciddiye alıyor. hans niemann'ın maç sonu analizleri dedektif edasıyla izleniyor ve hans bu analizlerde büyük çuvallıyor. kimileri bunu "adam hileci aga baksana analizlere" şeklinde yorumlarken bir diğer taraf ise "adam heyecanlanmıştır, hiçbir şeye kanıt değil" diyor. hukuken ikinci taraf haklı tabii ki.

    günümüz satrancının en büyük ikonlarından hikaru nakamura ise maç sonu analizlerini izledikten sonra hans'ın bir şekilde hile yaptığını ima ediyor.

    son dünya şampiyonluğu ikincisi ian nepomniatchi ise hans'ın hamlelerini "more than impressive" yani "etkileyicinin de ötesinde" şeklinde yorumluyor. söylerkenki yüz ifadesi magnus'a hak verir şekilde.

    hans'ın analizlerindeki (ve kazanamadığı maçlardaki) şüpheli bir diğer nokta ise, söylediği hatalı hamlelerin sürekli olarak en doğru aletle yapılması. yani bilgisayar hamlesi vezir h4 ise bu arkadaş vezir g6 önerebiliyor. buradan çıkan tahmin ise bir şekilde bu arkadaşa hangi aleti oynaması gerektiğini söyleyen bir sinyal var ancak hamleyi kendisi buluyor. bunlar tabii hep teori.

    hikaru ise analizleri izlerken "sabah çalıştım dediği ezberi maçta uygulayıp röportajda unutması imkansız" diyerek şike imasında bulunmuştu.

    şu anda en büyük satranç streamerlarından olan ayrıca son döneme kadar dünyada ilk 100'de bulunan bir diğer isim eric hansen, bu skandaldan çok önce kanalında düzenlediği online turnuvalardan hans niemann'ı banlamıştı. ayrıca kendisi meşhur götten titreşimli alet teorisinin mucidi. *

    özetle ortada çok şüpheli bir durum var ama hiç kanıt yok. magnus koyduğu tepki sonrasında yeterli soruşturma yapılmamasına içerlemiş olabilir ki böyle pasif agresif hareketlerine devam ediyor.
  • "unfortunately, at this time i am limited in what i can say without explicit permission from niemann to speak openly" diyerek inanılmaz bir hamle yapmış oyuncu.

    yani diyor ki, daha bir sürü şey anlatabilirim; sizi niemann'ın hile yaptığına ikna edebilirim ancak bunu yapabilmem için niemann'ın açık bir şekilde bana izin vermesi gerekiyor.

    şimdi niemann böyle bir izin vermezse çoğu insan niemann'ın hile yaptığına kesin bir gözle bakacak. eğer verirse de magnus hukuken açıklayamadığı başını ağrıtacak bilgileri aldığı izin sayesinde kamuoyu ile paylaşacak.

    magnus hakinaten hem tahtada hem de tahta dışında inanılmaz bir satranç oynuyor. resmen niemann'ın kolay kolay kurtulamayacağı bir şah çekti.
  • dünyanın en iyi, en yetenekli satranç oyuncusu olması bir tarafa, sevimli bir delikanlı. bir yıl önce kendisiyle felsefi konularda bir röportaj yapılmış, çok şeker. ilginizi çekerse bir izleyin. http://en.chessbase.com/…e/tabid/211/postid/4008830

    - sence en önemli soru nedir?
    magnus: ölümden sonra hayat olup olmadığı. küçükken şöyle bir sonuca varmıştım: öldükten sonra insanlar evrende toplanıyorlar ve güçlerini yeni bir big bang yaratmak için kullanıyorlar. böyle sonsuz bir döngü var.

    - çok hoş. büyüdükten sonra bu konuda düşündün mü peki?
    magnus: hayır. sonra odama internet bağlandı, ben de böyle şeyler düşünmeyi bıraktım.
  • bugün itibariyle live rating sıralamasında kasparov'un efsanevi 2851 elo puanını geride bırakmış ve 2856 eloya yükselmiş satranç ustası.

    daha önce (yaklaşık bir buçuk sene evvel) kendisi hakkında "gelmiş geçmiş en iyi satranç oyuncusu olacaktır fakat bir kasparov olabilir mi?" diye sormuşum ve olamaz kanaatine varmışım.

    bugünkü, performansının tarihin de üstüne ulaştığı noktada şunu söylemek elzemdir:

    magnus carlsen mükemmel bir usta elbette. henüz dünya şampiyonluğunun bulunmaması kendisi için çok da önemli değil zira dünya şampiyonu yeri geldiğinde tek bir maça ya da turnuvaya bakıyor. oysa rating listesinin en tepesinde açık bir farkla kalmak her babayiğidin yapabileceği iş değil. bu şüphesiz onu dünyanın en iyi oyuncusu haline getirdi. satranç ratingi ne yazık ki bize bir oyuncunun ne kadar oyun kazandığını gösterse de, satrancının ne kadar temiz olduğunu göstermiyor.

    şöyle ki; bugünkü oyununda ingiliz büyük usta luke mcshane'e karşı oyunu nerdeyse kaybedecek noktaya geldi. buna rağmen bir şekilde oyunda kalmayı başardı, pozisyonunu yavaş yavaş geliştirdi ve oyun sonunda kendine yarattığı şansları iyi değerlendirerek oyunu kazanmasını bildi.

    magnus'u en az benim kadar uzun süredir takip edenlerin zaten gördüğü bildiği bir seneryo bu. ben açıkçası bu durumdan çok da şikayetçi değilim, zira bu bir satranççının sahip olması gereken en önemli özellik. bazen en iyi hamleleri yaparak, yani en uzun sürede kaybeden hamleleri yaparak, oyunu mutlaka kaybedersiniz fakat rakibinizi en çok zorlayan hamle belki de en çabuk kaybeden hamledir. magnus carlsen'in sırrı da burda. her pozisyondaki en iyi hamleyi değil ama rakibini en çok zorlayabilecek hamleyi seçmesi. bu şekilde baskı altında kalan rakipleri, oyun esnasında bariz üstün olmalarına rağmen kazancı bulamayabiliyorlar ve üstünlükleri gittikçe eriyip yok oluyor. oyun sonrası analizlerinde anlaşılıyor ki rakip bir dizi doğru hamleyle oyunu rahatça kazanmaktaymış.

    bu tarz bir oyun en son mikhail tal tarafından tercih ediliyordu. tahta başında kimsenin çözemediği problemler yaratıp rakibini üst üste hatalar yapmaya zorluyordu. carlsen bunu bir farkla yapıyor; tal'in aksine, sadece taktiksel pozisyonlarda değil, her türlü pozisyonda rakibine en çok problemi çıkaracak planları başarıyla kurguluyor.

    bir kasparov olabilir mi? kanaatim hala olumsuz. zira kasparov'un satranca katkısı sadece oyun kazanmak değildi. hemen hemen her açılışta kasparov'un yaptığı bir hamle dünyada milyonlarca kişi tarafından takip edilirdi ve herhangi bir satranç ustasının uyguladığı yeni bir fikir, kısa bir süre içinde kasparov tarafından uygulanırsa ancak sağlam kabul edilirdi nerdeyse. carlsen'in oyunlarını takip edenlerin bildiği bir nokta da budur; carlsen açılışa nerdeyse hiç önem vermez (bu yönüyle de jose raul capablanca gibidir) ve bir an önce rakibini açılış hazırlığının dışına çıkmaya zorlar. herhangi bir açılış konumunda en iyi hamleleri bulmaktan ziyade, eşit fakat rakibinin daha önce çalışmış olamayacağı, karışık konumlara ulaşmayı hedefler. kasparov ise, eğer herhangi bir konumda saldırı için yeterli imkanı olduğunu düşünüyorsa asla konumun anahtar hamlelerini çözmeden bir sonraki hamlesini yapmazdı. carlsen açılış tercihleri sebebiyle çoğu zaman bunu gerektirecek konumlara dahi ulaşmıyor. bu gibi faktörlerden dolayı, kısa vadede carlsen'i en çok oyun kazanan satranççı olarak görmeye devam edeceğiz. ne zaman satrancın açılış ve oyun sonu teorilerine bir katkısı olmaya başlar, kimselerin ulaşamadığı bakir topraklarda zaferler kazanır, ne zaman oyun hakkında bize bilmediğimiz kurallar, prensipler ve özel konumlar öğretir, o zaman bir kasparov olabilir. bunun için de oyun stilinde, şu anda menfaatine olmayacak bir dizi değişiklik yapması gerekir.

    gene de üstad büyük oyuncu tabi. yukarıda yazdıklarım onu sadece satranç dünyası bakımından bir yere konumlamak içindir. ne yazık ki satrançta da mevcut olan skor yorumcularının bir çoğu bunun gibi analizleri kaçırmaktalar.

    bunları bilirseniz ne işinize yarayacak? soruya soruyla cevap veriyorum: siz neden satranç oynuyorsunuz ve sadece oynayıp keyif almakla yetinmeyip, magnus carlsen'le ilgili yazılanları merak ediyorsunuz? işte o yüzden yukarıdakileri bilmek iyidir, güzeldir.
  • magnus şu an şüphesiz en iyi satranç oyuncusu ve birçok kişinin belirttiği gibi inanılmaz bir deha. yalnız şu an elo top 10 hatta top 20’de olan herkes inanılmaz bir deha.

    ortada bir hile var ve bunu sadece magnus’la nakamura anlayabiliyor gibi bir ortam oluştu. çocuğun mamedyarov’la maçına ben de çok şaşırdım. üstüne magnus'la yaşananlar artık mainstream medya malzemesine dönüştü o sebeple herkes konu hakkında az çok bir fikir belirtiyor.

    aslında oturup böyle uzun bir analizi sizlerle paylaşmaya vaktim yok, ama satranç gibi tamamen geometri, analitik ve hesap üzerine kurulu bir oyunda bile bu kadar atıp tutabilen bir millet olduğumuzu görünce en azından elimden geldiğince daha önce yaptığım kendi analizimi sizlerle paylaşayım, hem de gerçekten incelenmiş bir şeyler görüp kendi incelemesini yapmak isteyenler olursa bir faydam dokunur belki dedim.

    şimdi biraz analiz yapalım:

    - niemann vs mamedyarov -

    niemann beyazlarla oynuyor, ingiliz açılışını seçiyor. alireza başta olmak üzere yeni gm'lerin favorisi. bakalım neler olmuş maçta:

    1. c4 e5
    2. nc3 nf6
    3. nf3 nc6
    4. e4 bc5

    bc5 ile anahat hamlelerden ilk shakh sapıyor. daha önce yapılmamış bir hamle tabii ki değil. shakh muhtemelen tecrübesiz rakibini daha az analiz ettiği bir gidişyolunda yakalamak istiyor. bu pozisyonda gm'lerin genel tercihi ise bb4.
    niemann şaşırmayıp maça bu hamleden sonraki standart akışla devam ediyor. şimdi zurnanın zırt dediği hamleye geliyoruz:

    5. nxe5 nxe5
    6. d4 bb4
    7. dxe5 nxe4
    8. qf3 nxc3
    9. bxc3 ba5
    10. bf4 o-o
    11. o-o-o

    eğer üşenmeyip açıp tahtanın pozisyonuna bakarsanız, bir insanın asla yapmayacağı, bütün satranç teorisine aykırı (bariz bilgisayar hamleleri genelde böyle olur) bir uzun rok hamlesi göreceksiniz. niemann hiçbir şey yokmuş gibi tamamen dağılmış piyon strüktürünün içine şahını yolluyor! işin garibi bu en iyi bilgisayar hamlesi değil, ama o kadar iyi bir hamle ve shakh'ı o kadar şaşırtacak bir hamle ki.

    pozisyona baktığımızda şah güvenliği tamamen gözden çıkarılmış. özellikle şahın etrafındaki siyah karelerde bariz bir siyah üstünlüğü varmış gibi gözüküyor, hem de siyah fil hala oyunda. eğer niemann hile yapıyor diyorsak, açıkçası ben bu hamleyi gösteririm.

    devam edelim:

    11. o-o-o qe7
    12. kb2 rb8
    13. qe3 b6

    buradaki mamedyarov'un b6 hamlesi küçük bir inaccuracy, b5 daha iyi bir hamle olabilirdi. ama yine de niemann'ın maçı kazanması için yeterli bir avantaj değil.
    bu noktada naturel hamle beyaz için h4 oynayıp siyahın ne yapacağını görmek ve piyonu sürebileceği yere kadar sürmek olurdu. belki kale g6 manevrası yapılabilirdi. müthiş bir baskı ihtimali var. makinanın önerdiği hamle de bu. niemann bu görülmesi kolay hücuma yönelmemiş ve ve bd3 yapmış. ilgili hamle inaccuracy olarak değerlendirilebilir ama beyazların pozisyonuna henüz çok da bir şey kaybettirmiyor.

    14.bd3 qe6
    15.qg3

    işte maçta bir diğer kritik nokta. niemann vezir g3 oynayarak pozisyonu beraberlik pozisyonuna sokuyor! oysa hala h4 en iyi hamleydi ve şu noktada bu benim gibi sıradan insanlar için bile natürel bir hamle diyebilirim.

    bu noktada biraz işi hile açısından değerlendirelim. niemann 11. hamlesinde müthiş bir bilgisayar hamlesi denilebilecek, devamında aşırı accurate oynamasını gerektirecek bir hamle yapmış. bu hamle belki hile yaptığına işaret olabilir. sonrasında ise kısmen avantajlı pozisyonda iken natürel bir hamleyi kaçırıp maçı yeniden berabere pozisyona getirmiş.

    şimdi burada iki ihtimal doğuyor. birinci ihtimal niemann'ın bu pozisyonu daha önce çalıştığı. aslına bakarsanız bu pozisyonu daha önce çalışması garip olmaz, çünkü daha açılış seviyesinde oluşabilen bir varyant. ayrıca diyelim hile kullanarak uzun rok hamlesini yaptı, sonrasında daha natürel görünen bir hamlede niye hile yapmayıp avantajını kaybetsin? ikinci ihtimal ise niemann'ın belirli bir noktaya kadar hile yapıp maçın kalanını çaktırmamak için kendi oynamaya karar vermesi.

    ben ilk ihtimalin doğru olduğunu düşünüyorum, peki niye böyle düşünüyorum anlatayım. eğer bu pozisyona önceden hazırlandığını varsayarsak, niemann mamedyarov'un kesinlikle b5 oynamasını bekliyor olması gerekiyor, ve mamedyarov b5 oynamayınca inaccurate olan line'lara yönelmesi gayet mantıklı oluyor. bunu da anlatayım. eğer mamedyarov 13. ... b5 oynasaydı bilgisayar line'ı:

    13. ... b5
    14. cxb5 a6
    ve işte o hamle:
    15. bd3

    niemann daha avantajlı hamlesi varken, akış değişince ön hazırlığındaki line'a yöneliyor ve daha erken bd3 hamlesi yapıyor. sonrasında ise mamedyarov'un b5 oynamayarak ona verdiği avantajı tamamen kaybediyor. sizce bu hile yapan birinin hareketi olur muydu, ona da herkes kendi içinde karar vermeli.
    gelelim maçın devamına:

    15. qg3 re8
    16. rhe1 b5

    mamedyarov sonunda b5'i oynuyor. bu pozisyon bu hamleyi yapmak için yine oldukça elverişli olduğu gibi bu hamleden sonra oluşan akışta siyahlar materyal üstünlüğünü ele geçiriyor:

    16. rhe1 b5
    17.c5 b4
    18.c4 b3
    19.axb3 bxe1

    bu noktada bu line biraz zorunlu gibi. açıkçası ön hazırlığını iyi yapmış bir alt seviye oyuncu bir super gm karşısında kale fil değişikliği yapması gereken line'lara kolay kolay gitmez. ama dediğim gibi, bence buralarda niemann çoktan ön hazırlığından çıkmıştı, o sebeple buraya istemsizce oyunu sürüklemiş olabilir. istemsizce sürüklemediyse de bu pozisyonda sakinliğini koruması gerekiyor, kendi seviyesindeki oyuncuların mamedyarov'a karşı bunu başarması çok zor ama niemann bir şekilde oyunda kalıyor. bence carlsen niemann'ın hile yaptığına maçın bu noktasından sonraki gidişhat ve çok iyi hesaplama gerektiren bir açılışa gitmesiyle birleşince bu noktada karar verdi.

    bakalım sonra neler olmuş:

    20.rxe1 a5

    mamedyarov'dan bir hata daha geliyor, ve bu noktada vezir h4 hamlesi bilgisayarın ilk önerisi (qd4 manevrasıyla birlikte aşırı güçlü merkez veziri yaratmış olacaktı) niemann ise bu hamleyi kaçırıyor. ve fil d2 yapıyor. kötü hamle olmamakla beraber mamedyarov'un eksiğini değerlendirememiş oldu. yalnız, mamedyarov hala bu tehlikenin farkında değil ve ba6 oynuyor. niemann bu sefer bu manevrayı kaçırmıyor:

    21. bd2 ba6
    22. qh4 g6
    23.qd4 rb7
    24.bxa5 reb8

    burada yine bir sürü soru işareti oluşuyor. niemann bu vezir repositioning'i sonradan mı gördü? yoksa bu rok hamlesinden sonra hile bağlantısı kopmuştu da bu arada yeniden mi sağlandı? magazinel değerlendirme kısmını yine size bırakıyorum.

    satranç olarak değerlendireceksek: niemann yine mamedyarov'un hamlesinden sonra mamedyarov'un şahı üzerine yapabileceği baskıdan çekinmiş olup, ileride b3 oynaması gerekebilen pozisyonlar olacağı düşüncesi ile bd2 oynamış olabilir. ben ilk hamlesinin natürel bir hamle olduğunu düşünüyorum. kendi şah güvenliğinden emin olduktan sonra vezir manevrasını tamamlamak istemiş olabilir. bu noktadan sonra mamedyarov materyal üstünlüğünü geri verdiği bir line'a gidiyor ve bu noktada engine'e göre artık geride:

    25. b4 rxb4+
    26. bxb4 rxb4+
    27. kc3

    buradan sonra mamedyarov'dan bir hata daha geliyor ve üstüne vezir end-game'inde devasa bir hata yapıyor. bu noktadan sonra açıkçası incelemeye değer bir şey yok gibi.

    27. kc3 rb8
    28. be4 qe8
    29.bd5 bb7
    30.rb1 ba8
    31.rxb8 qxb8
    32.bxa8 qxa8
    33.qxd 7qa1+

    bu akış ve bu noktadan sonra galibiyet çıkarmak bu seviyedeki oyuncular için gayet normal.

    yine genel olarak değerlendirirsek bakalım neler oldu:

    - hans açılışta hiç güvenli görünmeyen bir hamleye başvurdu. (hamle natürel değil)
    - mamedyarov'un b6 hamlesiyle oluşan atak yapma şansını değerlendiremedi. (natürel bir hamle kaçırdı.)
    - materyal üstünlüğünü mamedyarov'a verdi, düzenini bozmadı.
    - mamedyarov'un merkezi açmak yerine yaptığı a5 ile kazandığı avantajı kendi şah güvenliğini sağladıktan sonra kullandı. gayet natürel bir hamle ama mamedyarov'a bu hamleyi zamanında yapmayarak tekrar oyunu eşitleme şansını vermiş oldu.
    - materyali eşitledi.
    - vezir oyun sonunda mamedyarov'un basit hatasını değerlendirip zafere ulaştı.
    dediğim gibi, ben carlsen'in açılışta yaptığı hamle ve materyal üstünlüğü vermesine rağmen keskin hamleleriyle mamedyarov gibi birine karşı keskin hamleleriyle galibiyete uzanması nedeniyle hile yaptığına karar verdiğini düşünüyorum.
    carlsen haklı olabilir mi? bence olabilir. carlsen haksız olabilir mi? bence o da olabilir. bu maç, ve niemann'ın temiz olmayan online satranç geçmişi birleşince, carlsen niemann'ın hile yaptığına karar vermiş olabilir.

    carlsen vs niemann:

    d4 ve arkasından gelen nimzo-indian:
    1.d4 nf6
    2.c4 e6
    3.nc3 bb4
    4.g3

    carlsen çok nadir oynanan g3 hamlesini yapıyor. daha önce kendisi hiç oynamamış. caruana, karjakin gibi dünya şampiyonluğu maçı oynamış gm'lerin daha önce bu hamleyi oynamışlığı var, nadir bir line ama görülmemiş bir line değil.

    4.g3 o-o
    5.bg2 d5
    6.a3 bxc3+
    7.bxc3 dxc4
    8.nf3 c5
    9.o-o cxd4

    burada cxd4 bilgisayarın önerdiği en iyi hamle ve daha önce hiç oynanmamış. hans bu hamleyi oynuyor.

    şimdi yine magazine dönüyoruz. nakamura niemann'ın bu pozisyonu maçtan bir gün önce değerlendirmiş olmasının mümkün olmadığını çünkü çok nadir bir hamle sonucu daha önce oluşmamış bir pozisyon olduğunu söylüyor ama kendisi hatalı. çünkü bu pozisyon transposition sonrası katalan açılışında da oluyor! ve daha önce cxd4 hamlesine kadar oynanmış! yani niemann'ın bu pozisyonu incelemesi garip değil, özellikle magnus'un son zamanlarda ne kadar çok katalan açılışı oynadığını düşünecek olursak.

    devam edelim:

    bu pozisyondan sonra iki oyuncu da baya accurate bir maç çıkarıyor ama yine çok da ilginç denilebilecek bir hamle yok. magnus tabii buraya kadar gambit sayılabilecek bir hamleyle bir piyon verdi, ama niemann'ı şaşırtamadı. tabii niemann'ı şaşırtamama sebebi yine niemann'ın bu pozisyonu iddia ettiği gibi daha önce incelemiş olmasından kaynaklı olabilir, ya da niemann hile yapıyor diyebilirsiniz. ta ki:

    10. qxd4 nc6
    11. qxc4 e5
    12. bg5 h6
    13. rfd1 be6
    14. rxd8 bxc4
    15.rxa8 rxa8
    16.bxf6 gxf6
    17.kf1 rd8
    18.ke1 na5
    19.rd1 rc8
    20.nd2 be6
    21.c4 bxc4
    22.nxc4 rxc4
    23.rd8+ kg7
    24.bd5 rc7
    25.ra8 a6
    26.rb8 f5

    burada f5 hamlesi engine'in önerdiği en iyi hamle. en iyi hamle olmakla birlikte yine çok natürel bir hamle değil. ama yine de görülmesi zor bir hamle olduğunu düşünmüyorum. niemann d4 karesinde boşta duran file baskı yapmak istiyor, eğer önce f5 oynamazsa carlsen e4 oynayıp filini koruyabilir. sadece 2 hamlelik bir akışı bu seviyedeki adamların göremeyeceğini iddia etmek komik ama, bence carlsen bu maçta bu hamleyi göremedi ve bu hamle oynandığı zaman artık kendisi için bir çok şeyin çok ters gittiğini biliyordu ve niemann'ın zaten hile yaptığını düşündüğü için iyice oyundan düştü.

    27. re8 e4
    28. g4 rc5
    29.ba2 nc4

    burada eğer niemann nc4 yerine fxg4 oynasaydı maçı kazanan bir line'a gidiyordu ve bu hamle bilgisayarın ilk önerisi. niemann'ın yine hile yapmayacağı tutmuş olacak ki bu hamleye gitmiyor. ve nc4 oynuyor. yine çok güçlü bir hamle ama magnus çok iyi bir maç çıkarırsa oyunu kazandırmaya yetmiyor. buradan sonra niemann güçlü hamleler yapsa da yine birçok computer first öneriyi kaçırıyor. isteyenler kontrol edebilir. yaptığı hamlelerse mamedyarov maçındaki birkaç hamle gibi üstüne düşülecek hamleler değil, tamamı gayet natürel duruyor. devam edelim:

    30. a4 nd6
    31. re7 fxg4

    az önce yapsa kazandıracak hamleyi niemann şimdi yapıyor. bu konu nakamura gündeme getirdiği için çok tartışıldı. biz de tartışalım. maç sonu analizinde niemann ne zaman fxg4 yaptığını karıştırıyor ve chess engine'in winning pozisyonu verdiği yerde fxg4 yaptığını söylüyor. nakamura da diyor ki, daha az önce oynadığı maçta hangi pozisyonda ne yaptığını bilmiyor mu. nakamura haklı olabilir. ama işin garibi kendisi daha bu sene caruana'yı candidates'ta yendiği maçın analizini maç sonunda yaparken yaptığı en az 5 hamleyi karıştırdı. super gm'lerin bile maç sonu analizinde birçok şeyi kaçırdığını sıklıkla görüyoruz, niemann için gayet normal olabilir. bence carlsen sinquefield'dan çekilme kararını vermeden önce nakamura gibi bu durumun da çok etkisinde kaldı. niemann'ın hamle sırasını karıştırıp kazanan bir line'ı maç sonunda oynaması doğal bir hata da olabilir, birisi o hamleyi onun kulağına fısıldamış da olabilir. burada yine takdiri okuyucuya bırakıyorum. kişisel fikrim karıştırmasının gayet normal olduğu, şanssızlığının karıştırdığı hamlenin yüzde yüz winning line'a gitmesi oldu.

    maçın devamında f7 piyonuna yapılan hücum tehdidini hiç sallamadan sakince galibiyete uzanan niemann var, bunu da ne kadar normal karşıladığınız size kalmış. maçın sonunda bir tane gambitten kazandığı ve bir tane de magnus'un inaccuracy'sinden kazandığı ekstra piyonlarla, ata karşı fil oyun sonu artı iki piyon ile niemann oluyor. maçın kalanında yine incelemeye değer bir pozisyon bulamadım. isteyenler inceleyebilir, bir şey bulursa ben de görmek isterim.
    açıkçası ben bu maçın daha natürel olduğunu düşünüyorum. neler oldu tekrar değerlendirelim:

    - magnus rakibinin hile yaptığından şüpheleniyor. nadir bir açılışa gidiyor.
    - niemann şaşırmıyor, aksine sakince devam ediyor. pozisyon transpositionla o kadar da bilinmedik olmayan bir pozisyona taşınıyor.
    - magnus gambitle piyon verdiği ve bunun karşılığında hiç avantaj yakalayamadığı için çoğu pozisyonda aşırı fazla süre harcıyor. maçın büyük bölümünde zaman sorunuyla da mücadele ediyor. tüm bunlara rağmen mükemmele yakın bir maç çıkarıyor.
    - niemann mamedyarov maçında olduğu gibi çok gösterişli ve sıradışı hiç hamle yapmıyor, oyunun akışı ile bir piyon daha ekstra kazanarak gayet normal sayılabilecek bir galibiyet alıyor.

    bu maçta açıkçası ben daha önce transposition ile aynı pozisyon oluştuğu için ve niemann'ın hile yaptığını açıkça gösteren bir durum olduğunu düşünmüyorum. eğer niemann direkt olarak fxg4'ü oynasaydı hile yaptığına emin olurdum çünkü yine tuhaf bir hamleyle sadece bilgisayarın görebileceği uzaklıkta bir kazanma avantajı elde etmiş olacaktı ve bu fırsatı kaçırdı. üstüne daha kötü pozisyonda bu hamleyi oynadı. ama karşılıksız 2. piyonunu kazandığı için maç carlsen için bile beraberlikte tutmak için imkansız yerlere gitti.

    şimdi son olarak her şeyi birlikte değerlendirelim:

    ben carlsen'in once a cheater, always a cheater kafasıyla hareket ettiğini düşünüyorum. mamedyarov maçında niemann'ın garip hamleleri var ama kaçırdığı bir çok fırsat da var. sırf pozisyon savunmak için geri verdiği avantajlar var.
    carlsen'in yine de bu maçta kesinlikle hile olduğunu düşündüğünü düşünüyorum. bu sebeple de kendiyle olan maçında nadir bir hamle oynayarak bunu ispat etmeye çalıştığını düşünüyorum. yalnız oynadığı hamle nadir değil, ve daha sonrasında dediğim gibi nakamura'nın iddia ettiği gibi niemann'ın incelemesi mantık dışı olan bir pozisyona değil, katalan açılışıyla da rahatlıkla ulaşılabilecek bir pozisyona evriliyor.

    tabii şunu da söylemek lazım, nakamura hariç kimse maç değerlendirmesi seviyesinde niemann'ın hile yaptığını açık açık söylemedi. magnus'un çıkıp kendi bakış açısıyla durumu açıklaması gerekiyor, çünkü nakamura'nın açıklamaları yetersiz. diğer super gm'ler de bu sebeple sessizliğini koruyor.
    bir tane de link bırakayım. lawrence trent, gm rustam kasımdzhanov görüşlerini görebilirsiniz.

    "ıf the decision was based on that game, our chess24 commentary team had doubts. ım lawrence trent commented:
    ı watched the whole game, ı watched you guys yesterday. ı'm sorry, he could have easily played that game, there was nothing that special about the way hans played that game.
    gm rustam kasimdzhanov agreed:
    ıf this is based on the game alone then this sounds like a most frivolous accusation. ıf there was anything else that was amiss or whatever, then maybe it's up to the organisers to explain it. we cannot be sitting here guessing, we just have no information."
    link

    link'te aronian'ın da fikirlerini beyan ettiği video var.

    magnus kesinlikle satrancın en iyisi. satranç her geçen gün daha mükemmele yakın oynanan bir oyun haline geliyor ve onu en mükemmele yakın oynayan insan kesinlikle magnus. yalnız magnus bu ortamdaki tek süper zeki değil. aronian'ın bile şüphe ile yaklaştığı bir duruma sadece magnus'un sözleriyle 19 yaşında genç bir gm'in kariyeri yok olmamalı. hile yapıyor olabilir, o zaman kanıtlanmalı. magnus bir kere bu pasif agresif ergen tavırlarını bırakıp açık açık konuşmalı. ben de 16 yaşımda bir kimya sınavında kopya çekmiştim, üstüne kopya çekmeden öss'de ilk 5000'e girdim. o zaman benim öss sonucum da şaibeli. o yaşlarda herkes hata yapabilir, kendinizi düşünün. insafsız olmamanızı öneriyorum.

    son olarak magnus da fischer ve morphy gibi paranoya belirtileri göstermeye başladı diye düşünüyorum, ayrıca yenilmeye de kesinlikle tahammülü kalmadı. satranç dünyasında görülmemiş şey değil bunlar. son zamanlardaki davranışlarını çok tutarsız buluyorum. kendi kendine 7 satranç dünya şampiyonluğunu hedef olarak gösterip 2-3 yıl içinde kendimde şampiyonluk maçı oynayacak motivasyonu bulamıyorum deyişiyle başladı her şey. umarım mental durumu satrançta olduğu kadar diğer konularda da iyidir, şahsen kendisini izlemekten feci derecede keyif alıyorum. bu davranışlarından vazgeçip eski magnus'a dönmesi dileğiyle.

    edit: imla.
  • anand ile yaptığı 2013 ünvan maçlarında gözlemlediğim kadarıyla kendine has bir duruşu vardır.
    oyunlar sırasında takındığı tavır, mimikler, jestler bana tam olarak şunu söylemektedir;

    "lan arkadaş ütüyü prizdemi bıraktım..?? gerçi sensör var kapanıyor ama..ra2 b5..bide voltaj düşerse falan..ulan yanmasın canım gömlekler daha yeni aldım..gömlek bişey değilde sigorta için inceleme falan, yangın pis iş..geçen rasmulsenlerin küçük kızı yaktıydı yavrum nasıl korkmuş çocuk..e5, nc7...hayır birşey değil çocuğun psikoloji bozuldu, anlamak zor aileleri ertesi gün okula gönderdiler el kadar kızı...f4 b4..çocuktan önce aile eğitilmeli aslında..c4 o-o..eğitimi devlete..a4 ra6...bırakmak risk en başında..g5 ne8..ama yinede...c6 qcx1..anand! dur bi skicem elini otağını amk yerinde!"
  • satranç gibi, insanların hamle yapmadan önce genellikle uzun uzun düşünmeyi sevdiği bir oyunda rapid adında, sadece 10 dakika süren ve karar alma mekanizmasını epey zorlayan bir maç türü var. daha sonra rapid’den daha rapid olan * blitz adındaki, sadece 5 dakika süren maçlar gelir. çok hızlı düşünüp karar almanın gerektiği bu tür maçları oynamak bayağı zevk verir. ama satrancın en hızlı oynanan türü blitz bile değil. 2 dakika ve altındaki sürelerde oynanan oyunlar bullet olarak nitelendirilir ve satrancın en çılgın halidir bu oyunlar.

    bu girişi yapmamın sebebi, dünya şampiyonu carlsen'in geçen günlerde lichess'te drdrunkestein nickiyle bir hyper bullet (1 dakikalık bullet'lardan bahsediyoruz burada) turnuvasına katılması ve maçın zaten sadece 60 saniye sürüyor olması yetmiyormuş gibi kendi 30 saniyesinden vazgeçip tüm rakipleriyle berserk diye adlandırılan bu akıl almaz modda oynaması ve neredeyse bir buçuk saat boyunca önüne gelen herkesi tarumar etmiş olması.

    bir insanın 90 dakika boyunca ve her defasında süre bakımından dezavantajlı olduğu halde bu kadar üstün bir odaklanma ile sürekli galip gelebilmesi bana insanüstü geliyor açıkçası. nasıl bir zihin kapasitesidir bu? teknolojinin gelişmediği bir dönemde oynansa ve kayda geçirilememiş olsa "şehir efsanesi" der geçer ve içimizi rahatlatırdık ama videosu da var;

    https://www.youtube.com/watch?v=ntej4moaay0

    edit: ayrıca başlığı şukela modunda okurken gördüm ki oyun açılışlarına çok şeyapmadığı için henüz bir kasparov değil diyenler olmuş. yapmayın etmeyin gençler. okuduğum entry’de söylenenin aksine, carlsen’in yaptığı şey övgüye layık bişidir ve kasparov’la aralarındaki fark buradan kaynaklanıyorsa açılışları umursamayan carlsen daha kötü değil, daha büyük bir oyuncudur. zira satranç oynayan herkesin bildiği üzere, oyun açılışları zekanın değil, çalışmanın ürünüdür ve yeterli vakit ayıran herkesin ustalaşabileceği bir alandır. middle game ve özellikle de endgame denen oyunun sonraki safhalarında ise mental yetenekler kendini gösterir, zeka öne çıkar.

    işte carlsen, oyun açılışlarını yeteri kadar bildiği halde hiçbir açılışa sadık kalma korkaklığını göstermeyip birçok maçta bilgisayarlara göre onu geriye düşüren hamlelerle başlar. zira bilir ki oyunun sonraki bölümleri onun hakimiyeti altında oynanacaktır ve telaşa mahal yoktur. sayısız drawish görünen maçı son kısımda söküp alması da bunun göstergesidir ve bu bağlamda kasparov’dan da tarihteki diğer efsanelerden de öndedir.
  • yakın zamanlarda lex fridman ile yaptıkları podcast'i dinledim. podcast hans niemann dramasının hemen öncesinde yapıldığı için bu konu ile ilgili bir konuşma yok ancak genel itibariyle magnus carlsen'in şu ana kadar dinlediğim en açık sözlü sohbeti olabilir.

    lex fridman - magnus carlsen podcast

    ingilizcesi olmayan kişiler için ufak bir bölümü kabaca çevirmek istedim.

    benim için en dikkat çekici konulardan biri lex'in, “seni şu an için ve bugüne kadar gelen zamanda motive eden şey hangisiydi; kazanmaya duyduğun istek mi yoksa kaybetme korkusu mu?” sorusuna verdiği cevap. özetlemek gerekirse konuyu iki ana bölüme ayırıyor.

    “ dünya şampiyonluğu için kesinlikle kaybetme korkusu… diğer turnuvalar için kazanma isteği çok büyük bir etken, bu yüzden bu turnuvaları kazandığımda dünya şampiyonluğunu kazandığımdan çok daha fazla mutluluk hissediyorum çünkü dünya şampiyonluğundaki durum mutluluktan çok rahatlama hissi…

    …kaybetme korkusuna gelirsek, dünya şampiyonluğunu oynamayacak olmamın çok büyük bir sebebi bu çünkü dünya şampiyonluğu bana hiç keyif vermedi, tamamen kaybetmemeye çalışmaktan ibaretti.

    …kaybetmek bir seçenek değil. çünkü bu dünya şampiyonluğu! dünya şampiyonluğunda iki oyuncu var; kazanan ve kaybeden. eğer sıradan bir turnuvayı kaybedersem hayal kırıklığına uğrayabilirim, duruma göre çok kızgın bile olabilirim ama nihayetinde bir sonraki turnuvaya devam ederim. dünya şampiyonluğunda bi sonrakine gitmiyorsun, arada yıllar var. şu da var, dünya şampiyonu olmak uzun süredir benliğimin bir parçası oldu. bunu kaybetme seçeneğim yok.”

    buradan sonra keyif aldığı dünya şampiyonluklarından konu açılınca ilk seferinde anand'ı yenerek dünya şampiyonluğunu aldığı maçtan sonra caruana ile 2018 de olan maçtan neden keyif aldığından bahsediyor. konuya hiç bu şekilde bakacağını tahmin etmeyen benim için burası oldukça etkileyici ve şaşırtıcı geldi.

    “ o maçı farklı yapan şey; ben biraz düşüşteydim, o ise yükselişteydi. ratinglerimiz o kadar yakındı ki eğer maç esnasında bir oyun kaybetseydim o dünya 1 numarası olacaktı. o kadar yakınlardı ki beraberelerde ratinglerimiz değişmiyordu.

    …o noktada benimle eşit seviyede bir rakibe karşı oynadığım ilginç bir maç gibi hissediyordum. onu kaybetmek bir felaket olmazdı. diğer tüm maçlarda çok daha iyi olduğumu düşündüğüm kişilere kaybetmiş olurdum ve bu benim için kaldırması çok daha ağır olurdu.”

    kısaca kendi yorumumu eklememem gerekirse, oyunun en tepesinde bulunan, yıllardır tartışmasız en iyi, çoğuna göre tarihin en iyisi olan bu adamın insan olduğunu hatırlattı öncelikle. masaya oturduğu anda rakibini destekleyen insanların dahi içten içe maçın sonucunun carlsen'in o günkü formuna bağlı olduğu; eğer iyiyse kazanç şansının yüksek olduğunu, kötüyse dahi büyük ihtimal kaybetmeyeceğini düşündürecek kadar büyük bir dominasyon kuran bir oyuncunun da psikolojik olarak bu kadar zorlanması, hangi spordan bahsedersek bahsedelim en zorunun tepeye çıkmak değil orada kalmak olduğunu hatırlattı.

    bu konuları açık açık konuşabilmenin bile onu rahatlattığı açık. bir sonraki dünya şampiyonluğunu oynamama kararı ile tamamiyle barışık görünüyor.

    edit: imla
  • 100 milyon dolarlık tazminat istenen, niemann'ın yayınladığı 44 sayfalık iddiaları okudum. biraz uzunca olabilir ama özet geçiyorum:

    davacı: hans moke niemann

    davalılar: magnus carlsen, play magnus şirketler grubu, chess.com, daniel rensch, hikaru nakamura.

    dava dosyasında magnus carlsen birçok yerde ismine "king of chess" eklenerek de lanse ediliyor.

    neyse kısaca özet:

    - hans niemann 19 yaşında, satrancı kendi kendine öğrenmiş bir satranç dahisidir. iddianamede belirttiği davalılar kendisinin saygınlığına, kariyerine ve hayatına ciddi bir şekilde karalama kampanyasında bulunmuşlardır.

    - hans niemann çocukluğundan beri amerika içinde ve dışında birçok organizasyonda oynamış ve bir sürü başarılar elde etmiştir. şu anda dünya üzerinde 40. en yüksek elo puanına sahiptir ve bu listeye giren gelmiş geçmiş en genç dördüncü kişidir. satranç sayesinde bir sürü burs almıştır. hayatını da satranç sayesinde kazanmaktadır. bu gariban, elinde bavulu ordan oraya satranç için dolaşmaktadır.

    - magnus carlsen ise beş kere dünya şampiyonu olmuş, tarihin en yüksek elo puanına ulaşmış oyuncusudur. satrançtaki başarısı sayesinde uluslararası bir marka yaratmıştır (play magnus grubu). hile suçlamalarından evvel play magnus grubu niemann'ı överek marka elçisi olarak da lanse etmiştir. play magnus grubu ayrıca milyarlarca dolar değerindeki chess.com'dan sonra değer olarak ikinci sıradadır. yakın bir zamanda chess.com, play magnus grubu ile birleşmiş ve bu birleşme satranç dünyasında bir monopol yaratmıştır.

    - magnus carlsen, bu gücünden dolayı "king of chess" olarak ne yaparsa yapsın yanına kâr kalmaktadır.

    - magnus carlsen açıkça belirttiği gibi 2900 elo puanına ulaşmayı çok istemektedir. ayrıca halâ kendisine ait olan yenilmezlik rekorunu da ekarte etmek istemektedir. bu amaçlarına ulaşması kendisinin pek çok insan tarafından gelmiş geçmiş en büyük satranç oyuncusu sayılmasını sağlayacaktır.

    - magnus carlsen birkaç kere utanç verici bir şekilde hans niemann'a yenilmiştir. bu durum carlsen'in hedeflediği satranç rekorlarına ulaşmasına engel olmuştur. magnus carlsen, suçu kendinde aramak yerine hans niemann hakkında hile imalarında bulunmuş, sosyal medya üzerinden provokasyon yapmış, niemann'ın saygınlığına zarar vermek için uğraşmıştır. ayrıca bir turnuvada hans niemann ile oynamayı reddetmiştir.

    - en tanınmış satranç oyuncusu olan carlsen hem verdiği demeçlerle, hem de hareketleri ile dünyadaki satranç severleri hans niemann'a karşı kışkırtmıştır. bu yaptıkları ve karalamaları diğer büyükustaların da niemann'a karşı oynamak istememelerine neden olmaktadır.

    - magnus carlsen'in iddialarının hiçbirinin temeli yoktur. pek çok hile uzmanı, büyükusta, analiz ekspertleri ve tarafsız uzmanlar magnus carlsen'in imâ ettiği maçlarda herhangi bir şüpheli durum bulamamışlardır. turnuva organizasyonları da hans niemann'ın oynadığı oyunlarda şüpheli bir durum bulamadıklarını açıklamışlardır.

    - magnus carlsen bütün bunlara rağmen iddialarını sürdürmüştür. kendi yarattığı satranç medyası imparatorluğunu ve gücünü kullanıp hans niemann'ı karalayarak saldırmakta ve onun büyük turnuvalarda oynamasını engellemeye çalışmaktadır.

    - chess.com ise hans niemann'ı kendi sitelerinden carlsen'in iddiaları üzerine banlemiştir. ayrıca gizlilik sözleşmelerine aykırı bir şekilde davranarak hans niemann'a zarar vermeye çalışmaktadır. chess.com yöneticisi daniel rensch ise hem medya üzerinden, hem de gizlilik sözleşmelerine aykırı bir şekilde hans niemann'ın saygınlığına zarar vermeye çalışmaktadır.

    - chess.com'un yayın ortağı hikaru nakamura ise pek çok yayınında saatlerce magnus carlsen'in iddialarını savunmuş, abartmış ve hans niemann'a zarar vermeye çalışmıştır.

    - hans niemann'a karşı iftira, kanunsuz boykot, sözleşmelerine haksız müdahale ve sivil komplo suçları işlenmiştir.

    - hans niemann bu nedenle 100 milyon dolardan az olmamak kaydıyla (aslında toplamda 400 milyon dolar ) tazminat istemektedir. ayrıca niemann tarafı dava için jüri talep etmektedir.

    edit: okunması daha kolay olsun diye 'hede' ler eklendi ve ayrıca bazı cümle düşüklükleri giderildi.
  • debe edit: bir şeyi daha netleştirmek lazım. kendisi zaten 2021’deki şampiyonadan hemen sonra “ben bu maça 6 ay hazırlanıyorum, stresime zamanıma artık değmediğini düşünüyorum, bir sonraki şampiyonada unvanımı korumayı düşünmüyorum” demişti. sonrasında da sadece yeni nesil bir oyuncu olan firouzja’ya karşı maça çıkacağını belirtmişti. bu kararının saygısızlık olduğunu düşünmüyorum. 2 yılda bir 6 ay boyunca tek bir seriye hazırlanmak, unvanını bu seriye bağlamak, 6-8 saat sürebilen, çoğu beraberlikle biten, senelerdir kimsenin kendisini yenmeyi başaramadığı maçlarda dönüp dönüp aynı oyuncularla oynamak, karşılığında kendisine yeterince maddi-manevi getiri sağlamıyor, motive etmiyor demek ki kendisini. maçtan çekilmek yerine gerekli hazırlığı yapmadan çıksa asıl o zaman hem rakibine saygısızlık olurdu, hem de bile bile yenilmeyi kendisine yedirecek birisi asla değil. bir şeyleri değiştirmek, daha düzgün bir sisteme geçmek için baskı yapıyor fide’ye haklı olarak. bana kalırsa istiyor ki sene boyunca birden fazla büyük turnuva yapılsın ve şampiyon da bu uzun süreç sonunda belli olsun, şampiyonluk unvanına süreklilik gelsin.

    asıl entry
    ——————————

    daha geçen yıl 2021 dünya şampiyonasında 4 galibiyet 7 beraberlik 0 mağlubiyet alarak yendiği ian'dan 2023'te "kaçtığı" iddia edilen, kendisini ekşicilere kanıtlamaya zerre ihtiyacı olmayan satranç ustası.

    adam zaten ian'ı yıllardır eliyor her türlü turnuvada. ikilinin karşılaştığı veya birlikte oynadığı:

    -2017 londra chess classic turnuvası: ian 2., magnus 3. ıan'ın magnusu yenebildiği, geçebildiği tek turnuva son yıllarda. bu da zaten 2017 grand satranç turnuvasının son ayağı, bütün ayaklar toplandığında magnus 1., ian 7. olarak yerleşmiş o sene. yani ian'ın tek galibiyet farkla magnus'u geçtiği londra turnuvasının hiçbir anlamı yok aslında bütüne bakıldığında.

    -bunun dışında 2019 hırvatistan gct, 2020 magnus carlsen invitational, 2020 legends of chess, 2020 skilling açık, 2021 magnus carlsen invitational, 2021 norveç, 2021 dünya şampiyonası gibi hangi turnuvada karşılaşsalar magnus yenmiştir ian'ı.

    kimseyi yenemeyeceği için korkup kaçmış. abartmayın isterseniz.

    olimpiyatlar dahil birçok turnuvaya katılan bir oyuncuya, bir de ek olarak 2 yılda bir bu kadar büyük, her şeyin tek bir seriye bağlı olduğu bir maça hazırlanma baskısı eklerseniz yorulması, sıkılması, motive olamaması gayet olası. sene içerisinde birbirlerine karşı yüzlerce maç yapıyorlar, kaç tane büyük turnuvaya katılıyorlar.

    dünyanın en iyisi olmak, bir süreklilik işidir. 2 yılda bir 10-12 tane maç oynayarak alınan bir şey değildir. adam 10 yıl boyunca, 61 dünya şampiyonası maçında sadece 2 mağlubiyet (16 galibiyet) alarak 2013-2014-2016-2018-2021'de üst üste 5 kere dünya şampiyonu olmuş zaten.

    turnuvanın düzenleniş şekline tepkili olduğu da zaten biliniyor. adam daha kaç kere yıl boyu yendiği rakiplerle tekrar tekrar şampiyonluk maçına çıkacak? adam zaten bu düzenden yorulmuş, tepki olarak çıkmıyor maça.

    magnus'un elinden alınmadığı sürece, dünya şampiyonluğunun hiçbir önemi yok, herkes farkında bunun. bu baskıyla, şampiyonayı değersizleştirme baskısıyla bir şeyleri değiştirmeye çalışıyor bana kalırsa.
hesabın var mı? giriş yap