maraton

• maraton (daha doğrusu marathon) aynı zamanda yunanistan'da atina'nın kuzeydoğusuna düşen bir yerleşim biriminin adı. ki milattan önce 490 yılında bomboş bir düzlükken persler yunanlılar tarafından acı bir şekilde yenildiği bir savaşa evsahipliği yapıyor. işte maraton kelimesi de bu zaferi haber vermek için marathon'dan atina'ya kadar koşup (ki koştuğu mesafe 26 mil-bahsedildiği gibi yaklaşık 42 bin metre oluyor) "sevinin, biz yendik!" diyebildikten sonra oracığa düşüp ruhunu teslim eden bir mesajcıdan gelmekte (ki adı pheidippides imiş bu biçarenin, yunan arşivlerine girdim). biraz üzüyor beni, keşke marathon değil de pheidippides denseydi bu uzun koşulara, pheidippides'in ruhu şad olsaydı (biz sözlükçüler olarak pheidippides diyelim en azından, pheidippides için değil, kendimize olan saygımızı yitirmemek adına yapalım bunu)
  (tesekkurler molosztash ve mr hollands opus)
• lig tv'ye geçmesiyle geyiğin dibine vurmuş olan program. şöyle ki:
  
  (8 ağustos 2004 gece yarısı 12'ye doğru büyükşehir belediyesi ankaraspor teknik direktörü samet aybaba yayına bağlanır, tebrik, hal hatır sorma faslı ve birkaç teknik sorudan sonra iş çığrından çıkar)
  
  şansal büyüka - samet, ankaralara gittin diye bizi ihmal etme, uğra arada..
  samet aybaba - tabi şansal abi, sağol.. her zaman..
  şansal büyüka - evet, sevgili seyirciler, samet aybaba'ya teşekkü..
  erman toroğlu - samet, yaptırdın mı arabayı?
  samet aybaba - yaptırdım yaptırdım, merak etme.
  erman toroğlu - haa, aman iyi..
  samet aybaba - senin yüzünden oldu zaten..
  erman toroğlu - benim yüzümden olur mu, güzelim park yeri bulduk işte sana..
  samet aybaba - yok yok, şaka yapıyorum. hadi iyi geceler, iyi yayınlar.
  şansal büyüka - hayırdır hocam?
  erman toroğlu - samet'te de benim arabadan var, stadın orada park yeri ayarladım bi tane, bu oradan çıkarken kenardaki boruları görmemiş, sen küüüt diye bir vur, boydan boya.. hahaha!
  şansal büyüka - ehehe, evet şimdi de denizli antep maçına geçiyoruz..
• canlı yayında pastırmalı yumurta tarifi verilen tek futbol programı.. hastasıyım..^**
  (bkz: pastirma.wmv)
• 2010'a yaklaştığımız şu günlerde programa piero denilen analiz programını bile aldılar ama hala olmuyor. isabetli pas oranı diye bir istatistik giriyorlar; 250/178. ulan bu ne? şu programda çalışanların hepsi ilkokulda kesirli sayılar anlatılırken hasta mıydı? ben piero yerinde olsam teknolojimden utanır, kendimi kapatırdım.
• o şansal var ya o şansal onun allah bin türlü belasını versin dediğim spor programı.
  
  edit: hepsinin versin lan niye şansal ı ayırdım ki. hele hakan şükür.
• 42.195 metre uzunluğunda yol yarışı.
  
  40 yaşımda hayatımda 100 metreden fazla koşmamış ve sporla hiç alakam olmadığı halde ben bu işi yaparım diyerek koşmaya başladım ve ilk maratonumu barcelonada bu ilk adımdan 18 ay sonra 3 saat 35 dakikada tamamladım. bundan sonra ki hayatımda her sene en az bunlardan 1 tane koşmaya da karar verdim.
  
  maraton koşmanın en zor tarafı gerekli olan antrenmanı yapabilmektir. maraton antrenman planı en az 4 ay sürer ve hedeflediğiniz süreye ve kişiye göre değişecek şekilde ve başalngıçta az sonra artarak en son da azalacak düzende planlanarak en az ayda ortalama 250-300 km koşmayı gerektirir. bunun haricinde güç ve mobilite antrenmanlarıyla, beslenme ve gerekli recovery düzeniyle desteklenmelidir.
  
  tüm bu süreci aşan sporcu için maratonu koşmak hayatının en keyifli şeyidir. çekilen tüm acı yorgunluk ve sakatlıkların karşılığını verir. finishe geldiğiniz de kafanız güzeldir gülümsemenizi kontrol edemezsiniz.
• hakkinda "...herkes 32 kilometre kosabilir, önemli olan sonraki 10 kilometreyi koşabilmektir. ağrılar, acılar, problemler burada gelir, maraton 32. kilometreden sonra başlar..." gibi bir söz vardır.
• 6 kasim 2011 tarihli programinda, uc buyuklerin de puan kaybetmesi uzerine sansal'la marcus arasindaki diyalog soyledir:
  
  sansal: bu hafta trabzona yaradi. fener 3 puan kaybetti, besiktas 3 puan kaybetti, galatasaray 2 puan kaybetti toplam 8 puan eder. trabzon da 3 puan kazandi, onu da ekle 11 puan eder. trabzon spor 11 puan kazanmis oldu. ne dersin marcus??
  
  marcus: sizin hesaplama tekniginizi hic anlamiyorum ama trabzon icin iyi bir hafta oldu.
• ilk modern maraton 42000 metre koşulmuş olsa da günümüzde 42195 metredir.
  
  1908 yılında londra'da koşulan maratonu kraliyet ailesi de izlemiş ve ailenin yarısı koşunun başlangıcı olan windsor şatosu'nda diğer yarısı ise bitiş çizgisi bulunan beyaz şehir stadyumu'ndaymış. başlangıç çizgisi ile bitiş çizgisi arası 42195 metre olduğu için protokolü de taşıyamadıklarından dolayı o günden bugüne 42195 metre olarak kalmıştır.
• dunyanin en komik hacklemesine sahip olmus sitedir.. freedom for armenia & greece nedir lan? birinci dunya savasi sonrasi ormandan kacip gelmis, dunyadan habersiz japon askeri gibi...