metafiction
-
meta-roman denildiği de vakidir.
-
(bkz: flann o brien)
-
türk edebiyatı'nda karşılaşılan ilk örneği, oğuz atay'ın tutunamayanlar'ıdır
-
bu türün dünya edebiyatındaki en önemli eseri james joyce'un ulysses adlı romanıdır. joyce, bu eserinde, dublin'de homeros'un odyssey'sini yeniden yorumlar. milan kundera'nın ölümsüzlük, michael cunningham'ın saatler ve virginia woolf'un mrs. dolloway adlı eserleri de bu türe örnek olarak gösterilebilecek niteliktedir.
-
turkceye (bkz: ustkurmaca) olarak cevrilebilir.
-
bir postmodern tekniğidir. okuyucuya kurgunun kurgu olduğunu hatırlatmak için kullanılır. güzel bir örneği ise ‘lost in the funhouse’dur.
-
filmlerde karakterler kameraya baktığında ve seyirciyle konuştuğunda biliriz ki bu üstkurmacadır. ben kurguyum ve kurgu oldugum için gururluyum bunu saklamıyorum der bize. modern donemde ortaya çıkıp postmodern donemde iyice yerleşen bir edebî türdür. eserlerde gerçekçilik akımının son bulmasıyla kurguya dair beklentiler alt üst olur, gerçek ve kurgu arasındaki ince çizgi de boylece yok olmuş olur ya da bulanıklaşır. çünkü modern dünya algısında artık hiçbir sey sabit degildir, her şey değişkenlik doğasına sahiptir.
-
(bkz: metareference)
-
(bkz: twin peaks)
-
(bkz: ultra comics)
ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap