• 2 gün aradan sonra bu sabah evine gelip çamaşır bulaşık yıkayan, ertesi gün de işe gidecek halkın ta kendisidir. iş çıkışı insan hakları ve özgürlük mücadelesine kaldığı yerden devam edecektir
  • işten çıkınca geri gelip oradaki kardeşlerine katılacaktır.

    sabah uyku iş, akşam direniş.

    uyku kısmı gerektiğinde indirgenebilir.
  • bu eylemin sonu nasıl olur nasıl biter bilmiyorum ama bu önümüzdeki hafta içi boyunca işinden gücünden izin alma rekoru kırılacaktır çalışan direnişçilerin çoğu tarafından.
  • cuma ve cumartesi zaten gündüz kendi işyerini açıp çalışanına " işimiz sağlıkla olmasa kapatırdık kusura bakma" diyerek akşamda taksime giden direnişçidir. pazartesi de böyle olabilir.

    (bkz: kendimden biliyorum)
  • dilerim tahminlerim ve korkularım doğru çıkmaz. dilerim ki "direnişçi sayısının azalmasını fırsat bile hükümet var gücüye tekrar yüklenecek." düşüncesi gerçek olmaz
  • bugün yorgun yüzleri, gözlerinin altı torba torba, asık yüzleri ama heyecanlı gözleri ile göz göze gelip birbirimizi içten içe çok iyi anladığımız grup.

    telepati neymiş, konuşmadan gözlerle nasıl anlaşılırmış bunu çok iyi anlayan grup.

    iş yerinde patronunun,müdürünün, şefinin,ustabaşının, yandaş söylemlerine ve o zehirli dillerinden zerre etkilenmeyecek, iş yerindeki diğer insanları yıllardır uyuduğu uykusundan uyandırmaya başlayacak kişilerdir.

    gerçekleri anlatacak, olayları halka indirgeyecek kişilerdir, o evinde yarışma izleyen kitleye gerçekleri anlatacak kişilerdi.

    kısacası dostlar pazartesi günü işine gidecek olan direnişçi tanrılardan ateşi çalmış, halka dağıtmakta olan kişidir.
  • benim bu. uluslararası bir şirkette çalıştığım için ve bir yıl önceden planlanmış bir seyahat olduğu için taksim'i bırakıp gelmek zorunda kaldım hindistan'a. aklım hep türkiye'nin her köşesinde vicdansızlığa karşı uyanan vicdanlı insanlarla birlikte.

    işe konsantre olamıyorum, devamlı sosyal medya üzerinden bir şeyler paylaşarak yardımcı olmaya çalışıyorum. gelir gelmez ilk işim çeşitli ülkelerdeki çalışma arkadaşlarıma, durumun anlatılandan daha kötü olduğunu anlatan ve haberi yaymaları için yardım etmelerini rica eden bir e-posta yazmak oldu.

    umarım bir işe yarar da şu vicdan azabından kurtulurum bir nebze. direnmeye devam türkiye, çalışanlar da sizinle beraber.
  • işte sosyal medyayı takip edip edip kafayı yiyecek olan direnişçidir aynı zamanda. birkaç saat önce beşiktaş'ta savaşıp dönmüş, şimdi ne yapıyorum ben diye kendini sorguluyordur. hele bir de iş arkadaşlarının umursamazlığını, habersizliğini, mutluluğunu görüp iyice sinirden kuduruyordur.
  • haram parayla evinde yatmadığını ekmek parası kazanmaya çalışan bir emekçi olduğunu gösterir. çalışmak zorunda olmayana acayip gelebilir elbette.

    edit: ben de yelkenliyle açılmak isterdim şu an. evet.
hesabın var mı? giriş yap