• -parola ne?
    -parola neee?
    -mankafa!
    -parola mankafa.
    -hayır sersem. parola şafak!
    -parola sersem şafak!
    -şafak be salak şafak!
    -parola şafak be salak!
    -hayır sade şafak!
    -parola sade şafak!
    -şafaaaaaaaaaak! o kadar. parolayı bilmeyeni geçirmeyeceksin. anladın mı? kumandanın bilmese onu da geçirmeyeceksin.
    -aman efendim estağfurullah.
    -aptal! geçirmeyeceksin. unutma! ben bile bilmesem beni de geçirmeyeceksin! neydi parola?
    -neydi?
    -şafak ulan şafaaaaaaaaaak!
    -evet şafak ulan şafak!
    -ıh! çavuş! al bu sersemi. öğret parolayı dik nöbete.
  • araftır, şafak. büyüdür, büyülüdür. ne güneş gibi parlamaya gücü kudreti yeter, ne de geceye sığınmasını, karanlıkta kaybolmasını bilir. yüzü birazdan doğacak güneşe dönük, aklı yeni günde, umut besler içten içe; ama geçmişin gölgelerini de taşır beraberinde, pare pare.
  • askerde kullanılan bir ölçü birimi. askerin kaç günü kaldığını belirtmenin yanında askerlerin birbirleriyle olan ilişkilerini de düzenler.

    misal diyelim ki elimizde yapılacak bir iş var, herhangi bir iş ne olduğu önemli değil. iki tane de askerimiz var; ahmet'le halit. gene diyelim ki ahmet'in şafağı x, halit'in şafağı da y. komutan bu ikisine "şu işi yapın" dedi ve gitti. yani o iş bir şekilde yapılacak, yapılmazsa ahmet'le halit biliyor ki çarşı izinleri yanacak.

    bu durumda bu herhangi bir işin kim tarafından yapılacağı x ve y arasındaki rakamsal bağlantıya bağlı. x ve y birbirine ne kadar yakınsa bu demektir ki ahmet ve halit aynı oranda emek harcıyacaklar. x ve y farkı ne kadar fazlaysa, harcanan emek fazla olan tarafa doğru artacak. ayrıca;

    eğer ki: x-y>90 ise bu halit'in bu işe hiçbir şekilde karışmayacağı bütün işi alt devre ahmet'in yapacağı demek oluyor. (90 rakamı tamamen bilimsel verilerle elde edilmiş olup, iki devre arasındaki yaklaşık gün miktarıdır)
  • hayatında yol açtığı derin sarsıntılara rağmen sadece bir seyircisi olduğunu söylediği 12 mart'ta sanık sadalyesine oturtulmuş sevgi soysal'ın dördüncü romanı. yazar bu tanıklığın, gerçekçi olmanın yanında şiirsel bir şekilde hikaye etmiştir. baskınlara, sorgu ve işkenceye karşı insanın sesini duyurduğu için bir kuşağa yazarı sevdiren bu roman, hem döneme tanıklık eden hem de bireysel tepkileri tüm karmaşıklığı ile yansıtan bir başyapıttır.
  • genellikle kız kardeşi başak olan unisex bir isim.
  • uzun bir karanlığın, çok uzun bir karanlığın hem de, kör karanlığın (gözü kör olasıca karanlığın) ardından geliyor sanki. başak sarısı bir şafak!
  • (bkz: doğan güneş)

    not: sonunda bitirdik bea.
  • askerin ağzından düşmeyen yegane zaman birimi.
  • şafak tanrıçası; "rosy fingered aurora" olarak da bilinir romalılarca...
    (bkz: http://thanasis.com/eos.htm)
  • askerlikin bitimine kalan gun sayisi..
hesabın var mı? giriş yap