• şüphesiz ki bunu en güzel telaffuz eden insan dean winchesterdır.bi insana da küfür etmek ancak bu kadar yakışır.
  • dean*'den duyduktan sonra sawyer'ın telafuzunun çok sıradan gelmesine sebep olan küfür.
  • sanırım lost'un bir bölümünde "vay şerefsiz" şeklinde altyazılaştırıldığına şahit olduğum küfür. çevirilerde kültürel öğeler de dikkate alınmalı tabii.
  • lost dizisinde sawyer karakterinin çokca sarfettiği cümle. adama dokununca son of a bitch diye atlıyo.
  • küçükken* "sanıbıl biç" şeklinde algıladığım küfür.
  • zannımca şu dünyada en çok james ford sawyer'a yakışan küfür.

    (bkz: lost)

    edit: ayrıca divxplanet çalışanları tarafından hay ebenin örekesi şeklinde çevrildiğini görmüştüm.
  • bizim '' orospu cocugu'' kufurumuz kadar etki vermeyen ingilizce kufur.

    $oyle agiz dolusu orrroooooossspuuu cocuguuuu ! demeden rahat etmez deli gonul.
  • ingilizce olarak sempatik gelen ancak türkçe söylendiğinde çok ağır kaçan ve hatta adam öldürmeye kadar yol açabilecek ciddiyette bir küfür.
  • "orospu çocuğu" anlamına gelmez.

    "bitch", dişi köpek anlamına gelir. dolayısıyla, "kancıkın oğlu" şeklindeki bir çeviri daha doğru.

    tabii, kancık kelimesinde cinsel bir ima yok değil. (1) onunla bununla düşüp kalkan, (2) güvenilmez, (3) azgın bir kadın nazara verilmek isteniyor. ancak ne var ki, türkçedeki kancık kelimesi de zaman zaman benzeri imalarla kullanılıyor. ayrıca, ingilizcede, "orospu çocuğu" ifadesini neredeyse bire bir karşılayan (ve türkçeye/türkiye'ye nazaran çok daha nadir kullanılan) "son of a whore" gibi bir küfür de mevcut.

    --- bu konuda iki not ---

    (1) aynı kullanım, ispanyolca ve fransızcada da mevcut. (bkz: hijo de puta) (bkz: fils de pute) hatta enteresandır, 2005 senesinde türkiye'de, arkasında kocaman hijo de puta yazılı bir tşort giyen bir genç görmüştüm. acaba manasını bilerek mi giyiyordu "kancığın evladı", bilemiyorum.

    (2) yine de, kitap ya da filmlerde çevirmenlerin "son of a bitch" kelimesini türkçeye "orospu çocuğu" olarak çevirmeleri hatalı olmaz. çünkü, tercüme başka, verbatim çeviri başkadır. hatta, tercümenin, verbatim çevirinin ötesine geçerek, yakın ve anlaşılır manalar bulma sanatı olduğu da söylenebilir. (hatta, "orospu çocuğu" ifadesinin asıl anlatılmak istenene daha yakın bir mana ifade ettiği de söylenebilir.) bu nokta şunun için önemli: bu gibi bilgiler, yabancı bir lisanı (ve belki kültürü) daha doğru anlama noktasında önemli. çevirmenlerin bu detayları bilmeleri elbette gerekli. ama bunları biliyor olmaları, doğrudan çevirmemeyi tercih etmelerine engel değil.

    --- bu konuda iki not ---

    bu konuda ayrıca (bkz: motherfucker /@derinsular) (bkz: son of a gun /@derinsular)

    tema:
    (bkz: ingilizce /@derinsular)
hesabın var mı? giriş yap