• otel havuzunun barinda cezvede isittirdigi yayla corbasini icirebilmek icin, bir elinde kasik, bir elinde corba kavanozu, cocugunun pesi sira kosusturur.

    yer ve zaman kavrami tanimaz, mevzubahis cocugunu beslemek olunca.
  • çocuğunun bireyselliğine saygı duymayandır. çocuğu kendine ait bir eşya gibi gördüğü zamanlar dahi olur. çocuğunu asla kendi kişisel zevkleri olan, özel alanları ve özel hayatı olan bir birey olarak yetiştirmeye çalışmaz; çocuğunun farklılıklarını şevklendirmez.

    herhangi bir konudaki genelleme ne kadar doğruysa bu da o kadar doğrudur elbette ancak türk aile yapısındaki ve kafa yapısındaki sorunlardan biri olduğu gerçektir.
  • varlığını çocuklarının varlığına armağan eden annedir. çocuğunun sevmediğini bildiği ama faydalı olduğuna emin olduğu yemeği çocuğuna yedirebilme konusunda inanılmaz yaratıcı ve yeteneklidir o düşünüyorsa muhakkak olacaktır. sanırım oks anneleri diye abuk bir tanım sadece sevgili ülkemizde olabilirdi, o da oldu zaten. evet çocuklarını kendinden bağımsız göremediği için biraz fazla işgalcidir yaşamlarında ama. sevgisi ile bu negatif özelliği her zaman kapatabilme becerisi de sadece türk annelerine özgü bir özellik olarak tarihe geçmeli..
  • en nihayetinde türk kadınıdır.
  • terlik sevdalısıdır.
  • arkadaşlarıyla kilo verme amaçlı yürüyüş yapıp, yürüyüş sonunda yine bu arkadaşlardan birinin evine gidip mantı yapıp yiyebilen insandır. e hani kilo veriyorduk?
  • bizzat kendisine topkapı sarayı'nı ver, yapacağı ilk iş balkonu pimapenleyip mutfağı büyültmek olur.
  • + x'i yalnız bırakıyoruz burda.
    - evladım yapma yazıktır.
  • türk kızının annesidir.
  • yemeği tabağa doldururken sen ısrarla, yeterli, dediğin halde bir kaşık daha koyar.
    kazık kadar kızı yesin de büyüsün.
    canım annem, ellerin dert görmesin. ama tabakta yemek bıraktığım için kızma artık ne olur. ağırıma gidiyor bu yaştan sonra.
hesabın var mı? giriş yap