bricks and mortar

• the jam şarkısı.
  
  bricks and mortar, reflecting social change
  cracks in the pavement, reveal the cravings for success
  why do we try to hide our past ?
  by pulling down houses and building car parks
  windows and mirrors like the two-way glass
  this is progress, nothing stands in its path
  
  yellow bulldozers, the donkey jackets and jcb's
  while hundreds are homeless, they're constructing a parking space
  
  why do they have to knock them down ?
  and leave the site dormant for months on end ?
  who has the right to make that choice ?
  a man whose house has cost forty grand
  
  tear 'em down
  
  bricks and mortar, bricks and mortar, bricks and mortar, bricks and mortar
  
  knock 'em down
• bir şirketin sabit aktifleri için kullanılan konuşma dili terimi
• dogrudan cevirisi; "tuglalar ve cimento"dur.
  ayrica, fiziksel anlamda varolan ve ticareti yogun olarak bu ortamda gerceklestiren firmalar icin kullanilir.
  bu firmalarin internet yani cyberspace de ticaret yapanlari icin genelde clicks and mortar deyimi kullanilir. (bkz: internet business)
• editors'ın kraftwerk'e teğet geçtiği an.
• ingilizce'de "sapla samanı karıştırmak" anlamına geldiği yönünde ciddi şüphelerim olan deyim
• en iyi yatırım aracı nedir sorusuna eskilerin verdiği cevaptır “bricks and mortar”. zarar ettirmez, sizi üzmez. uzun vadede her zaman kazanırsınız.