*

  • bilinen kavurmanin icine cesitli sebzelerin, ozellikle de arpacik soganinin, bazen de mantarin katilmasiyla yapilan yemek, bunun suyuna ekmek banmak da ayri bi zevktir
  • ön şart yüzey alanı geniş derinliği az bir tencerenin bulunmasıdır.
    ardından bu tencereye bir miktar ayçiçek yağı dökülür ve içine özenle minicik doğranmış soğanlar konulur. soğanların rendelenmemesi tercih sebebidir.
    hafifçe soğanlar kızarınca tanınan kasaptan alınan kaliteli kuşbaşı eti tencereye boşaltılır ve karıştırılmaya başlanır. bir süre yavaşça yapılan karıştırma işleminden sonra tencerenin kapağı kapatılır ve beklenir.
    güzel et kokusu burna gelmeye başladıktan sonra kapak tekrar açılır ve bir miktar daha karıştırılır. ardından tuz ve kekik takviyesi yapılır. kapak kapatılıp beklenip arasıra karıştırma işlemi tekrar edilir.
    yaklaşık 10 dakika sonra, tencereye özenle minik doğranmış domatesler dökülür ve tekrar karıştırılır. buna paralel olarak fritöze minik küpler halinde doğranmış tuzlanmış patatesler kızarmak üzere konulur. patatesin normal kızarma süresinin 3/4'ü kadar beklenir ve bu arada arasıra domatesli et hedesi arasıra karıştırılır.
    patatesler fritözden alınır ve direk tencereye boşaltılır. patatesin tencereye homojen dağılımı sağlanır ve kapak kapatılarak bir kaç dakika öyle pişirilir.
    yan tencerede pişirilmiş olan pilav ile birlikte sunulur. bol ekmekle yenmesi tavsiye edilmektedir.
  • kavurmadan önce çobanın kemiklerini çıkarmayı unutmayınız.
  • (bkz: yamyamlik)
  • "patronumun kesene bereket" dedirten yemektir kendisi*.
  • çobanların köylerinden uzakken, ellerindeki imkanla yapabildigi en rahat yemek.
  • yapması kolay gibi görünen ama ince detaylar barındıran yemektir.

    çoban kavurmada, diğer et yemeklerinde de olduğu gibi, et pişmeden tuz atılmamalıdır. zira tuz atıldığında et sertleşiyor ve et ağırlıklı olan bu yemekte ciddi bir fark yaratıyor. tuzu sebzeleri atarken katmak gerek.

    iyi bir çoban kavurma'nın yanındaki bütün sebzelerin ete karışması gerekmektedir. yani başka bir deyişle, pişmiş halde baktığınızda yemekte sebze parçası vs görünmez. salt et gibi durur. bunun için de en az 45 dakika ile 1 saat arasında kısık ateşte pişirilir.

    aşçı gibi konuştum ya la.
  • en tatlısını askerde yediğim yemek. adam sivilde araba tamircisiydi ama bu kavurmayı öyle bi yapardı ki 1 saat sonra 12 saat gece nöbetine çıkacağın bir saniye bile aklına gelmezdi yerken. alt devrem serhat'a buradan selam olsun. senin de askerlik bitti be serhatım. asgasjklg.

    kokusu bile geldi lan burnuma.
  • kuzu kol kuşbaşı (çok iri olmasın)
    arpacık soğanı
    sarımsak
    yaz domatesi
    yeşil köy biberi
    tereyağı ve rafine zeytinyağı (kuyruk yağı olsa daha da güzel olur)
    defne yaprağı
    deniz tuzu
    taze çekilmiş karabiber

    etinizi güzelce ısınmış saç tavaya alın. suyunu salıp çeker çekmez de yağları ekleyip mühürleyin. ardından ayıklanmış bütün halde arpacık soğanları, sarımsakları ve mütenasip kıt'ada doğranmış yeşil köy biberi ile defne yaprağını da ekleyip karıştırarak kavurun. açık havada değil de wokta yapıyorsanız, hoplatarak. yeteri kadar pişince yine kuşbaşı doğranmış domatesleri ve tuzunu karabiberini ekleyip ateşi kısın. domatesler suyunu salıp biraz da çekince yemek hazır demektir.

    defne yaprağını bulup çıkarın. üzerine elinizle top kekik ufalayıp, ağzı kapalı olarak beş dakika kadar dinlendirin ki hem ıtırlı otun rayihası zayi olmasın, hem de pişerken kendini çekmiş olan et yumuşasın. tereyağlı bir pilavın yanına kondurun. geniş bir kasede bol sirkeli çoban salatası olsun. süzme yoğurttan ayran da bu mönüyü tamamlayacak.
hesabın var mı? giriş yap